Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Çocuğun Tanınması”
- Uyuşmazlık: Yabancı mahkemede verilen geçici velayet ve nafaka kararının Türkiye'de tenfizi için gerekli şartların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Türkiye'de daha önce açılmış ve halen derdest olan aynı konulu dava nedeniyle, 1973 tarihli Nafaka Yükümlülüğüne Dair Sözleşme ve 1980 tarihli Çocukların Velayetine İlişkin Kararların Tanınması ve Tenfizi ile Çocukların Velayetinin İadesine Dair Avrupa Sözleşmesi hükümleri uyarınca tenfiz talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunarak, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, soybağı davası mı yoksa nüfus kaydının düzeltilmesi davası mı olduğu ve buna göre görevli mahkemenin hangisi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’ın nüfus kaydındaki baba adının düzeltilmesi talebinin, çocuk ile baba arasında evlilik dışında doğduğu için kurulmamış soybağının tespiti davası niteliğinde olduğu ve bu tür davalara 4787 sayılı Kanun'un 4. maddesi uyarınca Aile Mahkemesi'nin bakması gerektiği gözetilerek, asliye hukuk mahkemesinin görevsizlik kararına ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Velayeti babaya verilen çocuk ile anne arasında yatılı kişisel ilişki kurulup kurulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun üstün yararı ve idrak çağındaki çocuğun beyanına üstünlük tanınması ilkeleri gözetilerek, çocuğun annesinde kalmak istemediği beyanı doğrultusunda yatılı kişisel ilişki kurulmasına ilişkin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Evli olmayan bir kadının dünyaya getirdiği çocuğun, davacı erkek tarafından tanınması talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun annesinin evli olması ve çocuğun nüfus kaydında başka bir erkeğin soyadını taşıması nedeniyle, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 295. maddesindeki tanıma davası şartlarının oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında maddi ve manevi tazminat miktarı ile çocukların velayetinin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Maddi ve manevi tazminatın belirlenmesinde hakkaniyet ilkesi ve kusur durumu gözetilmediği, velayet tespitinde ise çocukların üstün yararı gereği uzman görüşü alınması ve idrak çağındaki çocuğun dinlenmesi gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ortak çocukların velayetinin hangi ebeveyne verileceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların üstün yararı gözetilerek, velayet düzenlemesinde yaşanan gelişmeler, çocuğun görüşleri ve yaşam koşulları da değerlendirilmek üzere uzman heyet incelemesi ve sosyal inceleme raporu alınması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, velayetin kime verileceği, nafaka ve manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin, davacı kadının çocuklara şiddet uyguladığına dair sunduğu hastane raporlarının mahkemece yeterince değerlendirilmediği ve çocukların velayeti hususunda bu hususun önem arz ettiği gözetilerek, hükmün velayet yönünden bozulmasına, diğer konularda ise onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik dışı çocukların tanınması ve kişisel ilişki tesisi davasında, davanın usulüne uygun açılıp açılmadığı, tanıma şartlarının ve kişisel ilişki kurulması için gerekli şartların oluşup oluşmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tanıma beyanının mahkeme huzurunda yapılmış olması, çocukların uzman tarafından dinlenmiş olması, yasal mevzuat ve çocukların yüksek yararı ilkesi gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında ortak çocukların velayetinin kime verileceği hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocukların velayetine ilişkin yapılan incelemenin ve alınan raporun yetersizliği, çocuğun üstün yararı ve 4787 sayılı Kanun'un 5. maddesi gereğince uzman heyet incelemesi ve sosyal inceleme raporu alınması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında çocuğun velayetinin kimde olacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çocuğun velayetinin belirlenmesinde çocuğun üstün yararı ve yeterli araştırma yapılmamış olması gözetilerek, çocuğun bulunduğu ortamın ve idrak çağında olan çocuğun beyanının da değerlendirilmesi için hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirlemesi, maddi-manevi tazminat, yoksulluk nafakası, tedbir nafakası miktarı ve velayet hususlarında yerel mahkeme kararının doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davalı erkeği boşanmaya sebebiyet veren olaylarda davacı kadına nazaran daha ağır kusurlu bulması ve bu kusur belirlemesine dayanarak maddi-manevi tazminat ile yoksulluk nafakasına hükmetmesi, usul ekonomisi gereği temyizi kabule değer bulunmayan tedbir nafakası miktarlarını arttırması ve velayete ilişkin araştırma yükümlülüğünü yerine getirmemesi hatalı görülerek hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasındaki boşanma davasında, ortak çocuğun velayetinin kime verileceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İdrak çağında olan çocuğun görüşünün alınmaması ve sosyal inceleme raporu düzenlenmemesi, çocuğun menfaatinin gözetilmesi ilkesine aykırı olduğundan, velayet düzenlemesi yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararı ortadan kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.