Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İç Yönerge”
- Uyuşmazlık: Yönetim planının bazı maddelerinin ve iç yönergenin iptali istemine ilişkin davada, bozma kararına uyularak verilen feragat kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü gerekçelerin, usul ve yasaya uygun bulunan mahkeme kararının bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek yerel mahkemenin feragat nedeniyle reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirket yönetim kurulu üyelerinin, şirketin yönetim kurulu kararı ve iç yönergesinin tescil işleminin iptali ve sicilden terkini istemlerine ilişkin dava açma ehliyetlerinin bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret Sicil Yönetmeliği ve 6102 sayılı TTK hükümleri uyarınca, şirket iç yönergesi ve yönetim kurulu kararlarının tescilini talep etme hakkı kime ait ise terkinini de ancak o kişinin talep edebileceği, davacıların şirketin temsil ve ilzamına ilişkin yetkilerinin olmaması sebebiyle tescil talebinde bulunma hakları olmadığı gibi terkin talebinde bulunma haklarının da bulunmadığı ve bu nedenle aktif dava ehliyetlerinden yoksun oldukları gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirket ortaklarının, şirketin yönetim kurulu kararının tesciline ilişkin ticaret sicil müdürlüğü kararına itirazda aktif husumetlerinin bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ticaret sicil kararına itirazda, Türk Ticaret Kanunu ve Ticaret Sicil Yönetmeliği uyarınca itiraz yetkisinin "ilgililer"e ait olduğu, davacı ortakların bu sıfatı taşımadığı gözetilerek, davacıların aktif husumetlerinin olmadığı ve ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya haber verilmeden yapılan ve temsil yetkisini kaldıran yönetim kurulu kararının batıl olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, ilk kararında temsil yetkisinin devrine dair esas sözleşmede hüküm bulunmadığı gerekçesiyle kararın batıl olduğuna hükmettiği, Özel Daire'nin bozma ilamında ise TTK'da toplantıya çağrı usulüne ilişkin düzenleme olmadığı ve kararın butlanını gerektirecek bir durum bulunmadığı gerekçesiyle kararı bozduğu, yerel mahkemenin ise bozma sonrası davacının toplantıya çağrıldığının ispatlanamaması sebebiyle kararın yok hükmünde olduğuna karar vererek direnmesi üzerine, direnme kararının ilk karardan farklı gerekçeye dayandığı ve yeni hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek, dosyanın Özel Daire'ye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı avukatın, davalı bankada çalıştığı dönemde vekâlet ücretlerinden yapılan kesintilerin hukuka uygun olup olmadığı ve bu kesintiler nedeniyle bankadan alacak talep edebileceği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında gerekçe ile hüküm arasında çelişki bulunduğu ve davacının ... sözleşmesinin fesih şeklinin hatalı değerlendirildiği gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: ... Şirketi çalışanlarının iş sözleşmelerinin fesih nedeninin haklı olup olmadığına ve işe iade gerekip gerekmediğine ilişkin Bölge Adliye Mahkemeleri kararları arasında uyuşmazlık bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Her ne kadar iş sözleşmelerinin feshine konu olay aynı gibi görünse de her bir işçinin iç yönergeyi ihlal etme şekli, sıklığı ve diğer koşulların dosyalardaki delillerden farklı olduğu ve Bölge Adliye Mahkemelerince dosya kapsamındaki delillerin ayrı ayrı değerlendirilerek karara esas alındığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararları arasında 5235 sayılı Kanun’un 35. maddesi kapsamında bir uyuşmazlık olmadığına ve uyuşmazlığın giderilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anonim şirkette genel kurulda alınan bir kararın iptali davasında, davacının karara muhalefet şartını yerine getirip getirmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türk Ticaret Kanunu'nun 446/1-a maddesi uyarınca genel kurul kararının iptali davası açabilmek için davacının karara olumsuz oy kullanmasının ve bu muhalefetini tutanağa geçirmesinin şart olduğu, somut olayda davacı vekilinin gündem maddesinin görüşülmesi sırasında olumsuz eleştirilerde bulunmasının ve olumsuz oy kullanmasının bu şartı karşılamadığı, zira kanun maddesindeki "karara muhalefet" ifadesinin kararın alınmasından sonraki olumsuz tavır beyanını ifade ettiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ödenmesi gereken ücret benzeri alacaklardan yapılan kesintinin çalışma koşullarında esaslı değişiklik olup olmadığı, kesintinin davacıya ödenmesi gerekip gerekmediği ve davacı lehine hükmedilecek vekâlet ücreti miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, davacı avukatın ücretinden yaptığı kesintinin çalışma koşullarında esaslı bir değişiklik oluşturduğu ve davacının yazılı onayı olmadığı gözetilerek alacak davasının kabulüne ve belirlenen işçilik alacakları toplamına göre hesaplanan vekâlet ücretinin düzeltilerek davacıya ödenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Limited şirket genel kurulunda alınan bazı kararların iptali talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, genel kurul kararlarından bazılarının iptaline, bazılarının ise reddine ilişkin kararında usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek istinaf başvurusunun esastan reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kullandığı konut kredisine ilişkin olarak davalı banka tarafından tahsil edilen dosya masrafı ve erken kapatma komisyonunun iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka tarafından tahsil edilen masrafların, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ve Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmelik hükümleri uyarınca haksız şart niteliğinde olduğu ve tüketici ile müzakere edilmediği gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine verdiği karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tazminat davasında davalıya husumet yöneltilip yöneltilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede satıcı olarak görünen davalı şirketin, sözleşmenin 14.10 maddesindeki tazminat taleplerinin muhatabının sadece yüklenici şirket olacağı yönündeki düzenlemenin 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 6. ve 31. maddeleri ile Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmeliğin 7. maddesi uyarınca geçersiz olduğu ve bu nedenle davalı şirkete husumetin düştüğü gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut kredisi kullanımı ve yapılandırılması sırasında banka tarafından tahsil edilen ücret ve masrafların haksız şart niteliğinde olup olmadığı ve tüketiciye iadesi gerekip gerekmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Banka tarafından alınan kredi kullanım ve refinansman komisyon bedellerinin kredinin kullanımı için zorunlu, makul ve belgeli masraflar olup olmadığının tespiti için uzman bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.