Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İbra Protokolü”
- Uyuşmazlık: İnanç sözleşmesi kapsamında devredilen aracın iadesi yerine bedelinin tahsili istemine ilişkin alacak davasında, taraflar arasında imzalanan ibra ve feragat protokolünün dava konusu alacağı da kapsayıp kapsamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu aracın devrinin taraflar arasındaki sözleşme ilişkisi çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiği, taraflar arasında imzalanan ibra ve feragat protokolü ile sözleşme ilişkisinden kaynaklanan tüm alacak ve borçların tasfiye edildiğinin kabulü gerektiği, ancak İlk Derece Mahkemesince davacı aleyhine yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılarak İlk Derece Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davasının akabinde tazminat davasına dönüşmesi ve ayrıca davalı aleyhine başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebiyle açılan davanın derdestlik nedeniyle reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, asıl davada, dava konusu taşınmazın üçüncü kişiye devredilmesi üzerine davacının tazminat talebinde bulunması ve taraflar arasında yeni bir sulh ve ibra protokolü düzenlenmesine rağmen, bu hususlar değerlendirilmeksizin karar verilmesi, birleştirilen davada ise derdestlik koşulları oluşmamasına rağmen davanın usulden reddine karar verilmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi nedeniyle kararlaştırılan cezai şart alacağının, davalı birliğin fesih sözleşmesinden kaynaklanan asıl borcunu ifa etmesiyle birlikte sona erip ermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, cezai şart alacağı için başlattıkları icra takibini sulh ve ibra protokolüne dahil etmemeleri ve bu takiplere protokolde yer vermemeleri, cezai şart bedelini isteme haklarını Türk Borçlar Kanunu'nun 131/1. ve 179/2. maddeleri kapsamında saklı tuttuklarını gösterdiğinden, istinaf mahkemesinin davacıların cezai şart alacaklarının sona ermediği yönündeki kararının onanmasına, ancak birleşen davada davacı yüklenici şirketin talep edebileceği cezai şart tutarının fesih sözleşmesinde belirlenen toplam tutarı aşamayacağı gözetilerek, birleşen davanın kısmen kabulü ile itirazın iptaline ve takibin 3.500.000,00 TL üzerinden devamına karar verilmesi gerekirken, birleşen davanın tam kabulünün hatalı olması nedeniyle bu hususta bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu kaydının iptali nedeniyle uğranılan zararın tazmini davasında, davacı ile diğer davalılar arasında yapılan sulh ve ibra protokolünün Hazine'nin sorumluluğuna etkisinin ne olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile diğer davalılar arasında yapılan sulh ve ibra protokolünün, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun müteselsil sorumluluk hükümleri gereğince zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olan Hazine'yi de borçtan kurtardığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından başlatılan icra takibine karşı açılan menfi tespit davasında, davalının kötü niyet tazminatına mahkum edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında yapılan sulh ve ibra protokolü ile davalının mahkeme kararının tüm sonuçlarından feragat etmesine rağmen, davalının bu feragate aykırı olarak icra takibi başlatması kötü niyetli kabul edilerek, davacı yararına kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi doğru görülmediğinden, ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya gönderilen paranın ödünç mü yoksa daha önce fazla ödenen bir bedelin iadesi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, havale yoluyla gönderilen paranın borç olarak verildiğini ispatlayamaması ve havalenin kural olarak bir ödeme vasıtası olarak kabul edilmesi, havalede açıklayıcı bir ifade bulunmaması ve ispat yükünün davacı tarafta olması gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesine dayanarak satış ve müdürlük primi alacaklarının davalı işverenden tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, mahkemece istenen satış ve tahsilat raporlarını ibraz etmemesi nedeniyle, davacının sunduğu satış sözleşmelerine göre prim alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekil olarak takip edilen davanın taraflarının sulh olması nedeniyle, vekilin akdi ve karşı yan vekalet ücreti alacağının hangi miktar üzerinden hesaplanacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sulh sözleşmesinin uzun süre inkar edilip daha sonra sunulmasının dürüstlük kuralına aykırı bulunması ve davalı tarafın akdi vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağına dair Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı gözetilerek, mahkeme kararındaki vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısım düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Fesih protokolü gereği yapılan ödeme sonrasında davacıya icra takibi başlatılması üzerine, davacının borçlu olmadığının tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Fesih protokolünde belirtilen ödeme şartının davacı tarafından yerine getirildiği ve protokolün tarafları ibra ettiğinin anlaşılması gözetilerek, davacının borçlu olmadığının tespitine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalı şirket ile imzaladıkları kira sözleşmesinden kaynaklanan fazla kira ödemeleri, masraflar ve haksız tahsil edilen bedellerin tespiti ve iadesi ile borcu olmadığının tespiti talepli menfi tespit, alacak ve tazminat istemlerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında imzalanan 17.03.2015 tarihli sulh protokolü ile kira sözleşmesinden doğan tüm ihtilafların karşılıklı olarak ibra edildiği, protokolün tarafları bağlayıcı nitelikte olduğu ve hükmedilen vekalet ücretinde herhangi bir hata bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Erken feshedilen kira sözleşmesi nedeniyle peşin ödenen kiranın iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmesinin fesih protokolünde, fesih tarihinden sonra kiracıdan kira bedeli alınmayacağına dair hüküm ve davalının ihtarname ile temerrüde düştüğü gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye iş bedelinin tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında icra takibi ve dava tarihinden sonra düzenlenen protokolün hükme esas alınması gerektiği, ayrıca davacı yüklenicinin TBK m.472 uyarınca ayıptan sorumlu olduğu ve yargılama sonucu alacağa ulaşılıp talep edilen alacağın likit olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.