Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi”
- Uyuşmazlık: Erteli cezanın infazına ilişkin karar verme yetkisinin, infaz hakimliğinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7242 sayılı Kanun'un 9. maddesi ile değişik 5237 sayılı TCK'nın 51. maddesi ve 4675 sayılı İnfaz Hakimliği Kanunu'nun geçici 2. maddesi hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, ertelenen cezanın infazına ilişkin karar verme yetkisinin infaz hakimliğinde olduğu gözetilerek, asliye ceza mahkemesinin erteli cezanın infazına dair kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK'dan 5237 sayılı TCK'ya geçiş nedeniyle kasten öldürmeye teşebbüs suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün uyarlanması ve yeni kanuna göre cezanın belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında 765 sayılı TCK'ya göre verilen ve kesinleşen mahkûmiyet hükmünün, 5237 sayılı TCK'nın yürürlüğe girmesiyle sanık lehine olan hükümlerinin uygulanması amacıyla yapılan uyarlama yargılamasında, yeni TCK hükümlerine uygun ceza tayin edildiği gözetilerek yerel mahkemenin mahkûmiyet hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK'dan hüküm giyip cezası kesinleşen hükümlülere 5237 sayılı TCK'ya göre yeniden yargılama yapılıp uyarlama hükümleri verilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın yürürlüğe girmesiyle birlikte, 765 sayılı TCK'dan hüküm giyen hükümlüler hakkında 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesi ve 5252 sayılı Kanun'un 9. maddesi uyarınca lehe ve aleyhe yasa değerlendirilmesi yapılarak yeniden yargılama yapılması ve uyarlama hükümleri verilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin bu doğrultuda verdiği hükümler onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanığın iki kişiyi öldürmesi eyleminde 765 sayılı TCK'nın 450/5. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı ve lehe kanun değerlendirmesinin nasıl yapılacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın iki maktulü aynı kasıt altında öldürdüğünün anlaşılamaması, dolayısıyla 765 sayılı TCK'nın 450/5. maddesinin uygulanamayacağı ve lehe kanun değerlendirmesinin 765 sayılı TCK'nın 448. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 81. maddesi karşılaştırılarak yapılması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK’dan hüküm giyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK’ya uyarlama yapılarak verilen hapis cezasının miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Uyarlama yargılamalarında aleyhe bozma yasağının uygulanmayacağı ve 5237 sayılı TCK’nın 7/2. maddesi ile 5252 sayılı Kanun'un 9. maddesi uyarınca yapılan uyarlamada hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin hükmü onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hükümlünün 765 sayılı TCK'dan 5237 sayılı TCK'ya uyarlama yargılaması sonucu verilen cezanın hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: 5237 sayılı TCK'nın 7. maddesinin ikinci fıkrası ve 5252 sayılı Kanun'un 9. maddesi uyarınca yapılan yeniden duruşma sonucu verilen hükümde hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tek taraflı trafik kazasında sürücünün de vefat etmesi halinde, destekten yoksun kalma tazminatı davasında 2918 sayılı KTK’nın 109/2. maddesindeki ceza davası zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Tek taraflı trafik kazasında sürücünün de vefat etmesi halinde, ölüme neden olan eylemin aynı zamanda yaralanmaya da neden olması ve bu nedenle de TCK'nın 89/4. maddesinde düzenlenen taksirle yaralama suçunu oluşturması, KTK'nın 109/2. maddesi uyarınca ceza zamanaşımı süresinin uygulanmasını gerektirmesi ve davanın da bu süre içerisinde açılmış olması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Tek taraflı trafik kazasında sürücünün ölümü halinde, destekten yoksun kalma tazminatı davasında 2918 sayılı KTK’nın 109/2. maddesindeki ceza zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sürücünün tek taraflı kusuruyla gerçekleşen trafik kazasındaki eyleminin 5237 sayılı TCK'nın 179/2. maddesinde düzenlenen "trafik güvenliğini tehlikeye sokma" suçunu oluşturduğu ve bu suç için öngörülen sekiz yıllık ceza zamanaşımı süresinin 2918 sayılı KTK'nın 109/2. maddesi uyarınca destekten yoksun kalma tazminatı davası için de geçerli olduğu gözetilerek, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 765 sayılı TCK'dan 5237 sayılı TCK'ya geçiş sürecinde, nitelikli hırsızlık ve ruhsatnamede sahtecilik suçlarından verilen hükümlerin uyarlanması sırasında, lehe kanun uygulaması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması hususunda yerel mahkeme ile Yargıtay arasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hükümlünün nitelikli hırsızlık suçunda, çalınan aracın değerinin yüksekliği gözetilerek 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel cezanın alt sınırdan uzaklaştırılması gerektiği, ruhsatnamede sahtecilik suçunda ise hükmün açıklanmasının geri bırakılması kurumunun uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Trafik kazası neticesinde taksirle anne ve babasının ölümüne ve başkalarının da yaralanmasına neden olan sanık hakkında TCK'nın 22/6. maddesindeki şahsi cezasızlık halinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Taksirli hareket sonucu meydana gelen neticenin sanığın kişisel ve ailevi durumu bakımından ceza verilmesini gereksiz kılacak derecede mağduriyetine yol açması halinde ceza verilmeyeceği ancak sanık dışındaki kişilerin de aynı olayda yaralanması durumunda bu hükmün uygulanamayacağı, olayda sanığın asli kusurlu hareketiyle anne ve babasının ölümüne neden olması ve aynı olayda başkalarının da yaralanması sebebiyle TCK'nın 22/6. maddesinin uygulanmasının mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kanun yararına bozma kararı üzerine yapılan yargılamada dava zamanaşımının nasıl hesaplanacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kanun yararına bozma kararının verildiği tarih ile temyiz edilmeksizin kesinleşen hüküm tarihi arasında geçen sürenin dava zamanaşımına dahil edilmemesi, 765 sayılı TCK’nın lehe hükümlerinin uygulanması ve bu kapsamda zamanaşımının dolduğu gözetilerek Özel Daire’nin kamu davasının düşürülmesine ilişkin kararının sonucu itibarıyla doğru olduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itirazının reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın mağdurdan para üstü almak bahanesiyle cüzdanını alıp içindeki parayı çalmasının dolandırıcılık mı yoksa hırsızlık mı olduğu, hırsızlık ise nitelikli mi yoksa basit hırsızlık mı olduğu ve uzlaştırma kapsamına girip girmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın hileli davranışlarının mağdurun cüzdanı geçici olarak teslim etmesine değil cüzdanın çalınmasını kolaylaştırıcı bir ortam yaratmaya yönelik olduğu, mağdurun cüzdanı sanığa rızaen teslim etmediği ve cüzdanın mağdurun elinde olması sebebiyle eylemin TCK'nın 141/1. maddesindeki basit hırsızlık suçunu oluşturduğu, ayrıca suç tarihinden sonra hırsızlık suçunun uzlaştırma kapsamına alındığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.