Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aile Birliğine Müdahale”
- Uyuşmazlık: Evli bir kadının, evlilik birliği devam ederken, kocasının soyadı yerine sadece kızlık soyadını kullanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Evli kadının kocasının soyadını taşıma zorunluluğunun AİHS'nin 8. ve 14. maddeleri ile Anayasa'nın 17. maddesine aykırı olduğu, Anayasa'nın 90. maddesi gereğince temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelerin kanunlara göre üstünlüğü ve kadının kızlık soyadını kullanmasının aile birliğine zarar vermeyeceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun belirlenmesi, boşanma davasının kabul edilip edilmemesi ve maddi-manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebebiyet veren olaylarda kusurlu olmadığı, aksine davalı erkeğin babasının evliliğe müdahalesi, kadına ve ailesine yönelik olumsuz sözleri ve müşterek konutun kilidinin değiştirilmesi gibi eylemleriyle tam kusurlu olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının kadın yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, erkeğin açtığı birleşen boşanma davasının kabulü ve kusur belirlemesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının ailesinin evliliğe müdahalesine sessiz kalmasının evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına katkıda bulunduğu ve bu nedenle erkeğin ağır, kadının az kusurlu olduğu değerlendirilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında boşanma davası, bu davaya bağlı fer'ileri olan yoksulluk nafakası, manevi tazminat ve ziynet alacağı davalarının hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin davacı kadına şiddet uyguladığının ve hakaret ettiğinin mahkemece sabit görülmesi, davalının aile birliğinin devamına engel teşkil eden kusurlu davranışlarının tespiti ve ziynet eşyalarının akıbetine ilişkin ispat yükünü yerine getirememesi gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerinde ipotek tesis eden eşin ölümü halinde, sağ kalan eşin TMK m. 194’te düzenlenen aile konutu korumasından yararlanıp yararlanamayacağı ve buna bağlı olarak ipoteğin kaldırılması davasının konusuz kalıp kalmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliğinin ölümle sona ermesiyle, TMK m.194’te düzenlenen aile konutu korumasının da kendiliğinden ortadan kalktığı ve bu nedenle ipoteğin kaldırılması davasının konusuz kaldığı gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Müşterek çocuğun özel okul eğitimiyle ilgili olarak, eğitim kurumu ile baba arasında imzalanan sözleşmede taraf olmayan annenin, çocuğun eğitim giderlerinden sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel okula kayıt işleminin ve eğitim giderlerinin ailenin sürekli ihtiyaçları kapsamında değerlendirilmesi, annenin de 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 188. maddesi uyarınca evlilik birliğini temsil yetkisi kapsamında sorumlu tutulmasını gerektirmesi ve annenin eşinin temsil yetkisini aştığı iddiasıyla yasal yollara başvurmaması gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Erkeğin, eşinin terk etmesi nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkin istinaf başvurusunun esastan reddine dair temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Erkeğin, eşini eve dönmeye çağırdığı evin, ailesiyle birlikte yaşadığı ev olduğu ve eşine bağımsız bir konut temin etmediği gözetilerek, 4721 sayılı TMK'nın 164. maddesi kapsamında terk nedeniyle boşanma davasının yasal şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve manevi tazminatın hüküm altına alınıp alınmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, toplanan deliller ve tanık beyanları değerlendirilerek davacı-karşı davalı kadının kök ailesiyle kararlar alması ve ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kalması kusur olarak değerlendirilmiş, ancak davalı-karşı davacı erkeğin kadına uyguladığı fiziksel şiddet ve aşağılayıcı davranışlarının daha ağır kusurlu olduğunun anlaşılması üzerine Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında boşanma davasında ortak hayatı temelinden sarsacak derecede geçimsizlik bulunup bulunmadığı, kusurun kimde olduğu ve boşanma ile birlikte talep edilen maddi-manevi tazminat, nafaka ve velayet hususlarının nasıl hüküm altına alınacağı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin annesinin müdahaleleri ve erkeğin annesiyle aynı binada yaşamaları nedeniyle kadının manevi anlamda bağımsız bir konutta yaşamadığı, bu durumun evlilik birliğini temelinden sarstığı ve erkeğin kusurlu olduğu gözetilerek boşanmaya ve diğer taleplerin kısmen kabulüne karar veren istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilmeyeceği ve iştirak nafakası miktarı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının eşine karşı sorumsuz davranışları yanında, davacı erkeğin de ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kalması ve bu durumun tanık beyanlarıyla ispatlanması nedeniyle tarafların eşit kusurlu oldukları, davalı kadının herhangi bir geliri ve mal varlığı bulunmadığından boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıkların mağdureye yönelik eylemlerinin nitelikli yağma mı yoksa kasten yaralama suçu mu oluşturduğu, sanık ...'e atılı nitelikli yağma suçunun sabit olup olmadığı ve tüm sanıklar yönünden TCK’nın 150/1. maddesinin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mağdureye ait ziynet eşyalarının kişisel mal niteliğinde olduğu, sanık ... ile mağdure arasında edinilmiş mallara katılma rejimine dayalı bir hukuki ilişkinin kurulamayacağı, diğer sanıkların da mağdure ile herhangi bir hukuki alacak ilişkisi bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve erkeğin açtığı boşanma davasının kabulünün isabetli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanmaya sebep olan olaylarda erkeğin tam kusurlu olduğu, kadına yüklenen kusurların ise soyut iddialardan ibaret olması ve kimsenin kendi kusuruna dayanarak boşanma kararı alamayacağı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.