Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Boşanmanın Ekleri”
- Uyuşmazlık: Boşanma davasının eki niteliğindeki velayet, kişisel ilişki ve nafaka konularında Bölge Adliye Mahkemesinin verdiği kaldırma ve gönderme kararına karşı yapılan temyiz başvurusu.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davası ve eklerinin birbirinden ayrılmaz bir bütün olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesinin boşanmaya karar vermesine rağmen velayet, kişisel ilişki ve nafaka konularında eksikliklerin giderilmesi için dosyayı kısmen ilk derece mahkemesine göndermesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek temyiz edilen karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının istinaf incelemesinde, Bölge Adliye Mahkemesi'nin yoksulluk nafakası yönünden eksik inceleme gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararını kaldırıp dosyayı geri gönderirken, manevi tazminat yönünden ise esastan hüküm kurmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davası ve eklerinin birbiriyle bağlantılı ve sonuçları birbirlerini etkileyen nitelikte olması, bu nedenle de birlikte değerlendirilmesi gerektiği; aksi halde sağlıklı ve infazı kabil kararlar verilemeyeceği ve usul ekonomisine aykırılık oluşacağı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin yoksulluk nafakası yönünden verdiği gönderme kararı dışında manevi tazminat yönünden esastan hüküm kurması hatalı bulunarak temyiz edilen hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafça dilekçelerin karşılıklı verilmesi aşamasının tamamlanmasından sonra ön inceleme duruşmasında ileri sürülen yoksulluk nafakası talebinin, HMK’nın 141. maddesi karşısında, serbestçe ileri sürülüp sürülemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yoksulluk nafakasının boşanma davasında fer'i talep olarak ileri sürülebilmesi ve şartları oluştuğu takdirde boşanma kararının ferisi olarak kararda yer alması sebebiyle uygulamada boşanmanın eki olarak görülmesi ve boşanma kararı olmadan tek başına yoksulluk nafakası davası açılmasının mümkün olmaması, yoksulluk nafakası talebinin iddia ve savunmanın değiştirilmesi veya genişletilmesi niteliğinde olması ve aksi halde karşı tarafın ispat hakkı elinden alınarak hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilmesi gözetilerek mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, velayet düzenlemesi yönünden verilen kaldırma ve gönderme kararının hatalı olup olmadığı, tedbir nafakası koşullarının oluşup oluşmadığı ve miktarının uygunluğu ile kusur belirlemesi uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davası ve eklerinin birbirinden ayrılmaz bir bütün olduğu ve velayet, nafaka gibi hususların boşanma kararını etkileyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin velayet düzenlemesi yönünden verdiği kaldırma ve gönderme kararının, diğer hususlarla birlikte değerlendirilmesi gerekirken ayrılarak verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken kadın tarafından açılan nafaka ve tazminat davasının boşanma davasıyla birleştirilip birleştirilmeyeceği ve iştirak nafakasının başlangıç tarihinin ne olacağı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davası ile boşanmadan kaynaklanan nafaka ve tazminat davası arasında bağlantı bulunduğundan, davaların birleştirilerek görülmesi gerektiği, ayrıca iştirak nafakasının boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren başlaması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kusur belirleme ve tazminat miktarına ilişkin istinaf incelemesinin kapsamı ve Bölge Adliye Mahkemesinin kararının kaldırılıp gönderilmesi hususunda usul hatası yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davasında, boşanma kararı ve eklerinin bir bütün olarak değerlendirilmesi gerektiği, velayet, nafaka ve tazminat gibi hususların birbirini etkileyen nitelikte olduğu ve Bölge Adliye Mahkemesinin eksiklikleri gidermesi veya davanın tamamını ilk derece mahkemesine geri göndermesi gerektiği, aksi halde usul ekonomisine aykırı bir durum oluşacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası devam ederken davacı tarafından yapılan maddi tazminat talebinin, boşanma davasının eki niteliğinde olup olmadığı ve bu talebin harca tabi olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının maddi tazminat talebinin, boşanma davasının eki niteliğinde olmayıp ayrı bir dava konusu teşkil ettiği ve bu nedenle usulüne uygun harç yatırılmadan hüküm kurulamayacağı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davacı kadının davadan feragat etmesinin ardından, Bölge Adliye Mahkemesinin boşanma hükmünün kesinleştiği gerekçesiyle feragati sadece fer'ilere ilişkin kabul ederek ek karar vermesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin boşanma hükmünü de içeren ilk derece mahkemesi kararının tamamını istinaf etmiş olması nedeniyle boşanma hükmünün kesinleşmediği, bu nedenle davacı kadının feragatinin tüm davayı kapsaması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin ek kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma hükmünün kesinleşmesinin ardından, boşanmanın eki niteliğindeki taleplerin hangi mahkemede görüleceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesinin, ilk derece mahkemesinin görev ve yetkisi hakkında verdiği kararlar ile yargı yeri belirlenmesine ilişkin kararlarının kesin olması ve temyiz edilememesi gözetilerek, temyiz isteminin reddine ve ek kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasının eki niteliğindeki taleplerin kısmen kabul edildiği istinaf kararından sonra, davacı vekiline ayrıca vekalet ücreti takdir edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma davasının eki niteliğindeki taleplerin kabulü veya reddine bağlı olarak ayrıca vekalet ücreti takdir edilemeyeceği, istinaf mahkemesinin duruşmalı olarak yeniden yargılama yapıp kısmen kabul kararı vermiş olsa dahi, bu durumun davacı vekiline ayrıca vekalet ücreti takdir edilmesini gerektirmediği gözetilerek, davacı kadın vekilinin temyiz talebi reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan karşılıklı boşanma davalarının reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi üzerine, davaların birleştirilip birleştirilmeyeceği hususunda uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Karşılıklı boşanma davaları arasında, tarafların kusurlarının belirlenmesi ve boşanmanın eki niteliğindeki taleplerin doğru değerlendirilmesi için gerekli bağlantı bulunduğu gözetilerek, 6100 sayılı HMK'nın 166. maddesi uyarınca davaların birleştirilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.