Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Depo İşyeri”
- Uyuşmazlık: Davacı şirketin depo işyerinin hangi işkoluna girdiğine ilişkin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın işkolu tespit kararına yapılan itirazın kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı tarafından dava dilekçesinde talep edilmeyen teknik servis işyerinin işkolusu hakkında hüküm kurmasının taleple bağlılık ilkesine aykırı olması ve davanın yalnızca dava konusu olan depo işyerinin işkolu tespiti ile sınırlı olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Farklı işkollarında kayıtlı işyerlerinin tek bir işletme olarak kabul edilip edilmeyeceği ve buna bağlı olarak toplu iş sözleşmesi yetki tespitinin işyeri mi yoksa işletme düzeyinde mi yapılacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Farklı işkollarında kayıtlı birimlerin tek bir işyeri veya işletme olarak kabulünün mümkün olmadığı, işkolu tespit taleplerinin yetki uyuşmazlığında dikkate alınamayacağı ve yetki tespit başvurusu tarihinden sonra ileri sürülen işkolu itirazının hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkelerine aykırı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının sonucu itibariyle isabetli olması nedeniyle onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin deposunun işkolu tespitine itiraz davasında, mahkemenin taleple bağlılık ilkesine uygun karar verip vermediği.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı tarafından talep edilmeyen teknik servis işyerinin işkoluna ilişkin hüküm kurması ve davaya katılma talebi olmayan sendikaların taraf teşkili yapılmaksızın işin esasını incelemesi taleple bağlılık ve usul ekonomisi ilkelerine aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, Bakanlıkça yapılan işkolu tespit kararına karşı, işyerlerinin tamamının gıda sanayi işkolunda yer aldığı iddiasıyla açtığı işkolu tespiti iptal davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin market ve depo olarak kullanılan işyerlerinin, üretim faaliyetinden ayrı bir organizasyon yapısıyla ticari faaliyet gösterdiği, dolayısıyla Bakanlıkça yapılan işkolu tespitinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlığın yaptığı işkolu tespitine davacının itiraz etmesi üzerine, davacı şirketin işyerinin hangi işkoluna dahil olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: İşkolları Yönetmeliği'nin ilgili hükümleri ve işyerinde yürütülen asıl işin depolama faaliyeti olduğu gözetilerek, davacı şirketin işyerinin 16 sıra numaralı gemi yapımı ve deniz taşımacılığı, ardiye ve antrepoculuk işkoluna dahil olduğuna ve ilk derece mahkemesi ile bölge adliye mahkemesi kararlarının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlığın işkolu tespit kararına karşı açılan davada, davacı şirketin depolama faaliyetlerinin hangi işkoluna dahil olduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin depolama faaliyetlerinin, asıl işine yardımcı nitelikte olduğu ve aynı yönetim altında örgütlenen mağazalarla aynı amaca yönelik faaliyet gösterdiği gözetilerek, işyerinin 10 sıra numaralı ticaret, büro, eğitim ve güzel sanatlar işkolunda yer aldığının tespitine ilişkin ilk derece mahkemesi kararı ile bu kararı onayan istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirket, davalı sendikanın işletme toplu iş sözleşmesi yapma yetkisine sahip olup olmadığına dair davalı Bakanlığın yetki tespitine itiraz etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı sendikanın, davacı işletmenin işkolu tespit davasının bekletici mesele yapılmasının mümkün olmadığı, davalı sendikanın işletme düzeyinde %40’dan fazla üyesi bulunduğu ve usul/kanuna aykırılık bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı işçinin, işverenden talep ettiği taban ücret farkı, fazla mesai ücreti, hafta tatili ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, yemek yardımı, yakacak yardımı, ilave tediye, ikramiye, ek ikramiye, sorumluluk zammı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti ve gıda yardımı alacaklarının belirsiz alacak olup olmadığı ve belirsiz alacak davası açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, talep ettiği alacak kalemlerinin tam ve kesin olarak belirlenebilmesi için işverenin sunduğu belgelere ve tahkikata ihtiyaç duyması, taban ücretinin tespitinin dahi üç bilirkişi incelemesinden sonra yapılabilmiş olması, işverenin işçiye ücret ve eklerini gösteren yazılı belge vermemiş olması ve işçinin eğitim ve sosyal durumu gözetilerek davanın belirsiz alacak davası olarak açılmasında hukuki yarar bulunduğu gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İşveren vekilinin işçinin fazla mesai yapması sonucu geçirdiği iş kazasındaki kusurunun taksirle ölüme sebebiyet verme suçunu oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, işçiye kanuni süreyi aşan mesai yaptırması, dinlenme yeri sağlamaması, iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini denetlememesi ve araç giriş çıkışlarını düzenlememesi gibi kusurlu eylemlerinin, işçinin ve tır şoförünün kusurlarıyla birlikte ölüm neticesine neden olduğu, işçinin ve tır şoförünün kusurlarının illiyet bağını kesmediği gözetilerek yerel mahkeme hükmünün onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin işverence haklı nedenle feshedilip feshedilmediği ve buna bağlı olarak kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı işverenin, feshin haklı nedenine dayandığını ispatlayamadığı, iç denetim raporunda yer alan iddiaları destekleyen tanık beyanlarının bulunmadığı ve davacının uzun süreli çalışması boyunca herhangi bir şikayet veya disiplin cezası almadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak hüküm altına alınan alacakların miktar yönünden temyiz incelemesinin yapılması için dosya Özel Daireye gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işveren, davalı sendikanın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından verilen yetki tespit kararına dayalı yetkisinin bulunmadığını ileri sürerek yetki tespit kararının iptalini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, hangi sebep veya sebeplerle verildiğine ilişkin açıklamanın dosya içeriği ile örtüşmediği, gerekçesinde farklı tarih ve sayıdaki yetki tespit kararı ile dosya kapsamıyla ilgisi olmayan işyeri sicil numaraları ve işkolu tespit kararına ilişkin açıklamalara yer verildiği, bu nedenle de Anayasa'nın ve 6100 sayılı HMK’nın aradığı anlamda bir gerekçe oluşturulmadığı gözetilerek usulden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nın verdiği yetki tespit kararına karşı açılan itiraz davasında, işverenin aynı işletmeye bağlı farklı işkollarındaki işyerlerinin de yetki tespitinde dikkate alınması gerektiği iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: İşverenin, yetki tespiti başvurusunda işletme toplu iş sözleşmesi yetkisi için gerekli olan yüzde kırk çoğunluğun sağlanamadığını iddia etmesine rağmen, temyiz aşamasında farklı işkollarındaki birimlerin tek bir işyeri olduğunu ileri sürmesinin dürüstlük kuralına ve önceki eylemiyle çelişkili davranma yasağına aykırı olması ve 6356 sayılı Kanun'un 5. maddesi gereğince farklı işkollarındaki işyerlerinin yetki tespitinde dikkate alınamaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.