Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Eşit Gelir”
- Uyuşmazlık: Davalı erkek, 2002 yılından önce kooperatif hissesi ile edinilen taşınmaz üzerinde davacı kadının katılma alacağı talebinin reddini isterken, davacı kadın, evlilik birliği boyunca eşit gelire sahip olduklarını ve taşınmazın ediniminde katkısı olduğunu ileri sürerek katılma alacağı talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın edinimi 2002 yılından önce başlamış olsa da, eşlerin evlilik birliği boyunca eşit gelire sahip olmaları ve davalı erkeğin ailenin geçiminden sorumlu olması nedeniyle davacı kadının taşınmazın ediniminde katkısının olduğu, bu nedenle 2002 öncesi dönem için katkı payı, sonrası için ise yasal katılma alacağı hakkı bulunduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, davalı-birleşen davada davacı eş yararına yoksulluk nafakası koşullarının oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları değerlendirilerek, her iki tarafın da eşit gelire sahip oldukları ve davalı-birleşen davada davacı eşin boşanma nedeniyle yoksulluğa düşmeyeceğinin anlaşılması üzerine, yoksulluk nafakası koşullarının oluşmadığı gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Ölümle sona eren evlilik birliğinde, edinilmiş mallara katkı payı alacağı istemine ilişkin yargılamada, katkı payı oranının belirlenmesi, tasfiyeye dahil edilecek mallar, malların değerinin tespiti ve miras payının mahsubu hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiyeye konu bazı taşınmazların mal rejimi sona ermeden önce elden çıkarılmış olması, katkı payı oranının belirlenmesinde eşin ilk evliliğinden olan çocuklarının giderlerinin dikkate alınmaması, taşınmaz değerlerinin tespitinde davanın açıldığı tarihin esas alınmaması ve terekeye ait alacak miktarından davalıların miras payı oranında hak sahibi olduğunun gözetilmemesi nedeniyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadına hükmedilen yoksulluk nafakası miktarının fazla olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Boşanma nedeniyle yoksulluğa düşecek tarafın, kusuru daha ağır olmaması koşuluyla diğer taraftan mali gücü oranında yoksulluk nafakası isteyebileceği ve davalı kadının boşanmada eşit kusurlu olduğu, düzenli bir gelirinin bulunmadığı, davacı erkeğin ise çalıştığı ve yurtdışına sık sık giriş çıkış yaptığı dikkate alınarak takdir edilen yoksulluk nafakası miktarında bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan ve “ortaklık sözleşmesi” olarak adlandırılan sözleşmenin hukuki niteliğinin ne olduğu ve buna bağlı olarak hangi mahkemenin görevli olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme metninde kullanılan ifadelere, tarafların yükümlülüklerine ve sözleşmenin amacına bakıldığında, sözleşmenin gerçekte bir adi ortaklık sözleşmesi değil, bir kira sözleşmesi niteliğinde olduğu; dolayısıyla dava tarihi itibarıyla yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK'nun 8. maddesinin 2. bendi gereğince görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi değil, sulh hukuk mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yersiz ödendiği iddia edilen gelir aylıkları nedeniyle yapılan icra takibine itirazın iptali ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, 506 sayılı Kanun'un 92. maddesi ve 5510 sayılı Kanun'un 96. maddesi uyarınca yersiz ödenen aylık miktarını hesaplayarak ve davalının Kurumu yanıltıcı beyanı olup olmadığını değerlendirerek hüküm kurması gerektiği, bozma kararına uyularak verilen ikinci kararın ise bu hususları gözettiği anlaşıldığından, temyiz itirazlarının reddiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında tarafların kusur oranları, velayet, nafaka ve tazminat miktarlarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları gözetilerek, usul ve yasaya uygun bulunan bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davalarında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, kadının güven sarsıcı davranışlarda bulunup bulunmadığı, tedbir nafakası ve tazminat koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının, güven sarsıcı davranışlarda bulunduğuna dair iddiaların aksinin ispatlanamadığı ve erkeğin alkol kullanımı, hakaret ve fiziksel şiddet gibi davranışlarının boşanmaya sebep olduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin erkeği tam kusurlu bulan ve kadına tedbir nafakası ile maddi-manevi tazminata hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında kadının boşanma nedeniyle yoksulluğa düşüp düşmediği ve bu nedenle yoksulluk nafakasına hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının çalıştığı ve düzenli gelirinin bulunduğu, boşanmakla yoksulluğa düşmeyeceği, 4721 sayılı Kanun'un 175. maddesi koşullarının gerçekleşmediği gözetilerek, yoksulluk nafakası yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait işletmede davacılar tarafından vekaletsiz olarak yapılan tadilat ve iyileştirme masraflarının davalıdan tahsili.
Gerekçe ve Sonuç: Vekaletsiz iş görme hükümleri çerçevesinde, davacılar tarafından yapılan tadilat ve harcamaların davalıya fayda sağladığı ve davalının bu harcamaları ödememiş olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların alacak isteminin kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma sonrası verilen katkı payı alacağı davasında, davacının alacak miktarını ilk dilekçesinde belirtmemesi ve sonradan yaptığı açımlamanın ıslah mı yoksa yeni bir talep mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının dava dilekçesinde alacak miktarını belirtmeyip harca esas değeri göstermesi, sonradan bilirkişi incelemesi sonucu alacak miktarını açıklaması ve Yargıtay'ın önceki bozma kararında davacının bu açımlamasının ıslah değil talep açımlaması olduğu yönündeki görüşü gözetilerek yerel mahkemenin katkı payı alacağına hükmettiği kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, boşanmaya sebep olan olaylarda kimin kusurlu olduğu, nafaka ve tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, erkeğin kadına fiziksel şiddet uyguladığına ve başka bir kadınla duygusal içerikli mesajlar paylaşarak sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiğine dair delillerin varlığı ve erkeğin bu husustaki savunmasının yetersizliği gözetilerek, yerel mahkeme kararının hukuka uygun olduğu gerekçesiyle, istinaf ve temyiz incelemesi sonucunda karar onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.