Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hüküm Kurma Usulü”
- Uyuşmazlık: Yargıtay'ın bozma kararına rağmen mahkemenin bozma kapsamı dışındaki konularda hüküm kurmaması ve bozma konusu hususta da eksik inceleme yapması nedeniyle kararın bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay, önceki bozma kararında davacının ücret farkı, ikramiye ve bayram yardımı alacakları ile yakacak yardımı alacağının hesabına ilişkin eksiklikler bulunduğunu belirterek mahkemeyi bu konularda hüküm kurmaya yönlendirmiş, ancak mahkeme bozma dışındaki konularda hüküm kurulmasına yer olmadığına ve yakacak yardımında da önceki karardaki gibi eksik hüküm kurduğuna göre, mahkemenin bozma kararına uyma yükümlülüğünü yerine getirmediği ve usuli kazanılmış hak ilkesine aykırı davrandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, Bölge Adliye Mahkemesi'nin aleyhe hüküm kurma yasağı nedeniyle ilk hükümde tespit edilen bedel üzerinden hüküm düzeltmesi yaparken, taşınmazın alanını hatalı hesaplaması nedeniyle uyuşmazlık çıkmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nce, ilk derece mahkemesinin kararını istinaf incelemesinde düzeltirken, aleyhe hüküm yasağı gözetilmiş ancak taşınmazın gerçek alanı dikkate alınmayarak hatalı hesaplama yapıldığı, davacı idarenin usulüne uygun kazanılmış hakkı olan metrekare birim bedelinin uygulanması gerektiği gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Elektrik abonelik sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında, mahkemenin davacının müterafik kusurunu gözetmeden hüküm kurması nedeniyle davalının usulü kazanılmış hakkının ihlal edilip edilmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından itiraz edilmeyen bilirkişi raporunda davacının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle müterafik kusurunun bulunduğu ve hesaplanacak faiz üzerinden indirim yapılması gerektiği belirtilmişken, mahkemenin bu hususu dikkate almadan hüküm kurması suretiyle davalının usulü kazanılmış hakkını ihlal etmesi nedeniyle hüküm bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı reşit olmayanla cinsel ilişki suçu bakımından, CMK’nın 251. maddesinde düzenlenen basit yargılama usulünün uygulanmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünün asliye ceza mahkemelerine hasredilmiş özel bir muhakeme usulü olması ve kanun koyucunun bu usulün uygulanıp uygulanmayacağını hakimin takdirine bırakması gözetilerek yerel mahkemenin basit yargılama usulü uygulamamasına ilişkin direnme kararının yerinde olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yerel mahkemenin, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun usule ilişkin bozma kararından sonra, direnme kararından dönerek esas hakkında hüküm kurmasının hukuki olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Direnme kararının verilmesiyle usulü kazanılmış hak doğduğu, direnme kararından dönmenin ve Hukuk Genel Kurulu’nun usule ilişkin bozma kararına aykırı olarak esas hakkında hüküm kurmanın mümkün olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan verilen mahkûmiyet hükmünde basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünün asliye ceza mahkemelerine hasredilmiş olması ve kanun koyucunun açık düzenlemesi gereğince ağır ceza mahkemelerinde uygulanmasının mümkün olmaması gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçilik alacakları davasında, alt işverenlik ilişkisi içerisinde devreden alt işverenin sorumluluk sınırı ve usulü kazanılmış hak ile hükümde maddi hata bulunup bulunmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın önceki bozma kararında devreden alt işverenin sorumluluğunun belirli bir tarih aralığı ve ücret seviyesiyle sınırlı olduğu belirtilerek usulü kazanılmış hak doğduğu, mahkemenin ise bu sınırı aşarak hüküm kurmasının hatalı olduğu ve ayrıca hükümde yer alan maddi hatanın düzeltilmesi ve birleşen davalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kadastro öncesi zilyetlikle edinildiği iddia edilen mera vasfındaki taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, hava fotoğraflarından usulünce yararlanmaması, hüküm kurmaya elverişsiz bilirkişi raporu ile yetinmesi ve çekişmeli taşınmazın niteliği ile üzerindeki zilyetliğin süre ve niteliğini kesin olarak belirlememesi, bozma ilamına uyulmaksızın eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İpoteğin fekki davasında, mahkemece alınan çelişkili bilirkişi raporlarına rağmen hüküm kurulup kurulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece alınan bilirkişi raporlarının birbiriyle çelişkili olması ve Özel Daire'nin bozma kararında bu raporların hükme dayanak yapılamayacağının kabul edilmiş olması gözetilerek, hükme esas alınan rapor hüküm kurmaya elverişli olmadığından direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Müteahhitten satın alınan konutlarda bulunan asansörün ayıplı olmasından kaynaklanan alacak davasında, birleştirilen davalar ve ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan davacılar yönünden hüküm kurulması usulü uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl ve birleşen davalarda her bir davacı yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, toplu olarak hüküm kurulması ve bazı davacılarla müteahhit arasında sözleşmesel ilişki bulunmaması hususları gözetilerek karar, sonuca etkili olmamak üzere bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı cinsel taciz suçu bakımından CMK'nın 251. maddesiyle getirilen basit yargılama usulünün uygulanmasının zorunlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Basit yargılama usulünün yargılama sırasında uygulanmasının zorunlu bir süreç olmayıp hakimin takdirine bırakıldığı, her halükarda sanık lehine sonuç doğuracak hükümler içermediği ve Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararları da gözetilerek basit yargılama usulünün uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin değerlendirme yapılması gerektiği değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararının isabetli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İlk derece mahkemesi kararının bölge adliye mahkemesince kaldırılıp esas hakkında yeniden hüküm kurulduktan sonra, bölge adliye mahkemesi kararının Yargıtayca bozulması ve bozma ilamına uyularak ilk derece mahkemesi kararının benimsenmesi hâlinde, istinaf başvurusunun esastan reddedilip edilemeyeceği ve yeniden hüküm kurulması gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge adliye mahkemesinin ilk derece mahkemesi kararını kaldırarak hüküm mahkemesi sıfatıyla yeniden esas hakkında hüküm kurmasıyla ilk derece mahkemesi kararının hukuki varlığını yitirmesi ve Özel Daire bozma ilamına uyan bölge adliye mahkemesince uyulan bozma kararı doğrultusunda uyuşmazlığı sona erdirecek infaza elverişli bir hüküm kurulması gerekirken, hayatiyetini kaybetmiş ilk derece mahkemesi kararı ile ilgili istinaf incelemesi yapılarak istinaf başvurularının esastan reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.