Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hizmet Katkı Payı”
- Uyuşmazlık: Organize Sanayi Bölgesi'nde (OSB) davalı şirkete tahsis edilen taşınmaza ait hizmet katkı payı bedelinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının OSB’ye ait ticari defter kayıtları ve Yönetim Kurulu kararları doğrultusunda belirlenen hizmet katkı payı borcunun ödenmesi gerektiği, davalının bu konudaki itirazlarının hukuki dayanaktan yoksun olduğu ve davacı OSB'nin kamu alacakları kapsamında olmadığı için 6183 sayılı Kanun'un uygulanamayacağı gözetilerek, kabul edilen alacağa yasal faiz yerine avans faizi yürütülecek şekilde düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katkı payı ve katılma alacağı davasında, davanın niteliği (kısmi dava veya belirsiz alacak davası), zamanaşımı, kişisel mal savunmasının ispatı, alacak miktarı, katkı payı oranının tespiti ve faiz başlangıcı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın 1086 sayılı HUMK döneminde açılmış olması ve fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması nedeniyle kısmi dava olarak nitelendirilmesi, ıslahla artırılan miktar yönünden zamanaşımının dolduğu, davalı erkeğin kişisel mal savunmasının ispat yüküne uygun olarak değerlendirildiği ve diğer temyiz itirazlarının da yerinde olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ölümle sona eren evlilik birliğinde, edinilmiş mallara katkı payı alacağı istemine ilişkin yargılamada, katkı payı oranının belirlenmesi, tasfiyeye dahil edilecek mallar, malların değerinin tespiti ve miras payının mahsubu hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiyeye konu bazı taşınmazların mal rejimi sona ermeden önce elden çıkarılmış olması, katkı payı oranının belirlenmesinde eşin ilk evliliğinden olan çocuklarının giderlerinin dikkate alınmaması, taşınmaz değerlerinin tespitinde davanın açıldığı tarihin esas alınmaması ve terekeye ait alacak miktarından davalıların miras payı oranında hak sahibi olduğunun gözetilmemesi nedeniyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu evlilik birliğinde, eşin ev işleri ve eşinin işyerinde çalışmasının, edinilen mallara katkı olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği ve bu kapsamda katkı payı ile değer artış payı talep edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, mal ayrılığı rejiminin hüküm sürdüğü dönemde edinilen mallara katkı payı alabilmesi için para veya para ile ölçülebilen maddi bir değer veya hizmet ile katkıda bulunması gerektiği, davacının ise bu katkısını ispatlayamadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katkı payı alacağı davasında, katkı payı oranının belirlenmesi, tasfiye konusu taşınmazların edinme tarihlerinin tespiti ve hangi taşınmazlar üzerinden katkı payı alacağına hükmedileceği hususlarında yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, kadının hizmet döküm belgesinin tercümesinin yapılmaması, bilirkişi raporunda somut veriler yerine varsayımsal gelirlerin esas alınması, tasfiye konusu taşınmazların tapu kayıtlarının eksik incelenmesi ve bazı taşınmazların edinme tarihlerinin hatalı tespit edilmesi nedeniyle eksik inceleme yapıldığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu dönemde edinilen taşınmaza kadın eşin ziynet eşyaları ile katkı yapıp yapmadığı ve bu katkı nedeniyle katkı payı alacağına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının düğün takıları ile ilk önce araç alındığı, bu aracın satılarak 4 numaralı bağımsız bölümün kadın adına alındığı, sonrasında bu taşınmazın satılarak elde edilen gelirle 14 numaralı bağımsız bölümün alındığı, davalı erkeğin kadına ziynet eşyası aldığına dair iddiasını ispatlayamadığı ve hayatın olağan akışına göre kadının ziynetleri ile 14 numaralı bağımsız bölüme katkı yaptığı kabul edilerek katkı payı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Miras bırakan eşin, evlilik birliği içerisinde edinilen taşınmaza yaptığı katkının belirlenmesi ve katkı payı alacağının tespiti davasında, katkı oranının belirlenmesi ve mirasçıların tereke borcundan sorumluluk oranlarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı mirasçısının taşınmaza yaptığı katkının ispatlanmış olmasına rağmen, taşınmaz bedelinin tamamının davacı tarafından karşılandığının ispatlanamaması ve katkı oranının mevcut delillerle belirlenememesi nedeniyle, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesi ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, davacının çalışarak yaptığı katkı göz önünde bulundurularak hukuk ve hakkaniyete uygun bir katkı oranı takdir edilerek hesaplanacak katkı payı alacağına hükmedilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması ve davalı mirasçıların tereke borcundan sorumlu olacakları miktarın ayrı ayrı gösterilmemesi hatalı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma sonrasında mal ayrılığı rejimi altında edinilen taşınmazlar için katkı payı alacağı ve bağış iddiası ile alacağın hesabında taşınmazın hangi tarihteki değerinin esas alınacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı adına tescil edilen taşınmaz devrinin bağış sayılabilmesi için bağış iradesinin açık olması gerektiği, davada ise böyle bir iradeye ilişkin delil bulunmadığı, ayrıca katkı payı hesaplanırken tarafların gelirleri, ekonomik durumları ve çalışma süreleri dikkate alınarak daha gerçekçi bir katkı oranı belirlenmesi gerektiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ek kararın usulüne uygun olup olmadığı, ihbar olunanın temyiz hakkı olup olmadığı, davanın niteliği, faizin başlangıç tarihinin doğru belirlenip belirlenmediği, eklenecek değer bulunup bulunmadığı, tasfiye konusu malların değerinin usulüne uygun belirlenip belirlenmediği ve katkı payı oranı ve miktarının eksik belirlenip belirlenmediği hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Belirsiz alacak davasında talep miktarını açıklama dilekçesinin ıslah dilekçesi olarak değerlendirilemeyeceği ve katkı payı alacağının tamamına dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının faiz başlangıç tarihi yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında, mal ayrılığı rejimi altında edinilen taşınmaza davacı erkeğin katkısının oranı ve katkı payı alacağının belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı kadının taşınmazın edinildiği tarihten önce çalışıp çalışmadığının ve gelir elde edip etmediğinin yeterince araştırılmadığı ve bu hususta eksik inceleme yapıldığı gözetilerek, katkı payı oranının tespiti yönünden Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına ve İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında, mal ayrılığı rejimi döneminde edinilen taşınmazın satış bedeli için kullanılan kredi ödemelerine eşlerin katkı oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacağı taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Mal ayrılığı rejimi döneminde taşınmazın edinimi için kullanılan kredi ödemelerine eşlerin düzenli gelirleriyle katkı oranlarının belirlenmesi, 01.01.2002 tarihinden önce ve sonra yapılan ödemelerin ayrı ayrı değerlendirilerek katkı payı, değer artış payı ve artık değere katılma alacaklarının hesaplanması gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında edinilmiş mallara ilişkin katkı payı ve katılma alacağı davalarında, kişisel mal savunması, katkı payı ispatı, zina nedeniyle katılma alacağının kaldırılması ve delillerin değerlendirilmesi hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacı-davalı kadının taşınmaz ediniminde kullandığı konut kredisinin bir kısmının kişisel malından karşılandığı gözetilerek, kişisel mal denkleştirmesi yapılarak artık değerin ve katılma alacağının yeniden hesaplanması gerektiği gerekçesiyle, İlk Derece Mahkemesi kararının erkeğin açtığı birleşen dava yönünden bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.