Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kadim Sınır”
- Uyuşmazlık: 7406 sayılı Kanun ile TCK'nın 86/2. maddesine eklenen "suçun kadına karşı işlenmesi halinde cezanın alt sınırı altı aydan az olamaz" hükmünün, 18 yaşından küçük kadınlara karşı işlenen basit yaralama suçlarında uygulanıp uygulanmayacağı konusunda bölge adliye mahkemeleri ceza daireleri arasında görüş ayrılığı bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 7406 sayılı Kanun'un gerekçesinde kadına karşı şiddetin önlenmesi amacıyla yapılan değişiklikte mağdurun yaşıyla ilgili bir sınırlama yapılmadığı, nüfus kaydında kadın olarak kayıtlı herkesin bu düzenlemenin korumasından yararlanması gerektiği ve Anayasa Mahkemesi’nin de bu düzenlemenin eşitlik ilkesine aykırı olmadığı yönündeki kararı gözetilerek, 18 yaş altı kadın mağdurlar için de TCK 86/2’deki ceza alt sınırının uygulanması gerektiği yönündeki görüş doğrultusunda uyuşmazlık giderilmiştir. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucunda taşınmaz sınırlarının hatalı belirlendiği iddiasıyla açılan davada, sınır tespitinin doğru yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, dinlenen tanık ve bilirkişi beyanları ile hava fotoğrafları ve ortofoto görüntüleri gibi delillerin birlikte değerlendirilmesi sonucu, taşınmazlar arasındaki sınırın kadimden beri mevcut olan su arkı olduğu ve bu doğrultuda uygulama kadastrosu tespitlerinin iptali ile yeni sınır tespitine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek, istinaf mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa kasten yaralama suçundan verilen cezada, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren ve kadına karşı işlenen suçlarda cezanın alt sınırını artıran kanun değişikliğinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun işlendiği tarihte kadına karşı işlenen kasten yaralama suçunda cezanın alt sınırını artıran kanun değişikliği yürürlükte olmadığı ve lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin sanığı daha ağır cezaya mahkûm eden kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Uygulama kadastrosu sonucu taşınmazın yüzölçümünün azalması nedeniyle eski hale getirilmesi talebiyle açılan uygulama kadastrosuna itiraz davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece yapılan keşif, bilirkişi raporları ve hava fotoğrafları incelenerek, uygulama kadastrosunun mevzuata uygun yapıldığı ve taşınmaz sınırlarının kadimden beri değişmediği, eski tapu kaydındaki sınırların hatalı olduğu, bu hataların güncelleme çalışmalarıyla düzeltildiği ve yüzölçümü düşüşünün bu düzeltmeden kaynaklandığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Orman arazisi içindeki bir alanın kullanım hakkının hangi köye ait olduğu ve bir köyün diğer köyün kullanımına müdahale edip etmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu yerin orman vasfında olması ve 6831 sayılı Orman Kanunu uyarınca orman arazilerinin kullanımının Orman İdaresinin yetkisinde olması gözetilerek, sınır tespiti ve el atmanın önlenmesi taleplerinin reddine ve yerel mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, davalıya tespit edilen taşınmazın kendi eski tapu kayıtları kapsamında olduğunu iddia ederek açtıkları kadastro tespitine itiraz davasında, tapu kayıtlarının hukuki geçerliliği ve davalının zilyetliğinin kazanım koşullarını sağlayıp sağlamadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandığı tapu kayıtlarının miktarı ile geçerli tapu kayıtları niteliğinde olduğu, davalı tarafın zilyetliğinin tapu kaydının hukuki değerini ortadan kaldıracak nitelikte olup olmadığının tespiti için tapu kayıtlarının kapsamının belirlenmesi gerektiği, bu hususta eksik inceleme yapıldığı gözetilerek mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davacıya ait tapulu taşınmazın yüzölçümünün eksik tespit edildiği iddiasıyla komşu parsellerin tapu kayıtlarının iptali ve eksik tespit edilen miktarın davacıya ait tapuya tesciline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay'ın bozma kararında belirtilen hususlara uygun olarak, keşif ve bilirkişi raporları doğrultusunda, davacıya ait taşınmaz ile komşu parseller arasında belirgin sınırlar bulunduğu ve davacı taşınmazının sınırlarında genişleme olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığın eyleminin kadına karşı kasten yaralama suçunu oluşturup oluşturmadığı, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve verilen cezanın kanuna uygun olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın boşanma aşamasında olduğu eşine karşı basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde kasten yaralama eyleminde bulunduğu, ancak temel cezasının kadına karşı işlenen suçlarda öngörülen alt sınıra göre belirlenmediği, ayrıca sanığın tekerrür hükümlerine tabi tutulması için gerekli şartların oluşmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Köy tüzel kişilikleri arasında mera sınırlarının tespiti, muarazanın giderilmesi, tazminat ve müdahalenin meni istemlerine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki kararda kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle reddettiği davayı, Yargıtay'ın bozma ilamına uyarak yaptığı yargılamada, fen bilirkişi raporu, mahalli bilirkişi ve tanık beyanları ile önceki Yargıtay kararının kapsamını da değerlendirerek davayı reddetmesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro tespitinde hata yapıldığını iddia ederek komşu parseldeki bir kısmın kendi parseline eklenmesi talebiyle tapu iptali ve tescil davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın usulden reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında açılan tedbir nafakası ve boşanma davalarında, boşanmaya sebep olan olaylarda kusurun kimde olduğu, nafaka ve tazminat taleplerinin hukuka uygunluğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu, davalı-davacı erkek tarafından ileri sürülen temyiz nedenlerinin kararı bozmaya yeterli olmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.