Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kooperatif Ödemeleri”
- Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan mal rejiminin tasfiyesi davasında, edinilmiş mallara katılma rejimine tabi mallara ilişkin davacı kadının katkı payı alacağının miktarı, faizin başlangıç tarihi ve usuli kazanılmış hak oluşup oluşmadığı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı lehine hükmedilen katılma alacağına ilişkin faizin, ilk hükmedilen miktar yönünden ilk karar tarihinden itibaren işlemesi gerektiği, davacı lehine oluşan usulü kazanılmış hakkın göz ardı edilerek son karar tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalı kooperatife üyeliğinin tespiti talebi üzerine açılan davada, kooperatif üyeliğinin zımnen kabul edilip edilmediği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kooperatife düzenli ödemeler yapması ve kooperatifin uzun süre bu ödemeleri kabul etmesi karşısında sessiz kalması, davacının kooperatif üyeliğinin zımnen gerçekleştiği kabul edilerek, davalı kooperatifin istinaf başvurusunun reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında, kooperatif yoluyla edinilen taşınmaz için davacı kadının mal rejiminin tasfiyesi kapsamında ileri sürdüğü alacak talebinin hukuki niteliğinin belirlenmesi ve buna göre karar verilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatife yapılan ödemelerin bir kısmının mal ayrılığı, bir kısmının ise edinilmiş mallara katılma rejiminin geçerli olduğu dönemlerde yapılmış olması ve mahkemenin davacı kadının talebini sadece katkı payı alacağı olarak değerlendirmesinin hatalı hukuki nitelendirme olması gözetilerek, davacının 01.01.2002 tarihinden sonra yapılan ödemeler yönünden katılma alacağı talebinin olduğu kabul edilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında boşanma sonrasında mal rejiminin tasfiyesine ilişkin olarak katkı payı, değer artış payı ve katılma alacağı davasında, davalı erkeğin, davacı kadının alacak miktarının belirlenmesinde ve bazı malların edinilmiş mal kapsamına girip girmediği konusunda itiraz etmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin temyiz sebeplerinin, mahkeme kararını bozmayı gerektirecek nitelikte olmadığı, Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek, direnme kararı 6100 sayılı HMK'nın 370. maddesinin birinci fıkrası uyarınca onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kooperatif ortaklığından istifa eden ortakların çıkma payı alacaklarının ödenmesinin ertelenmesine ilişkin kararın hangi genel kurulda alınması gerektiği, istifa eden ortakların yerine yeni ortak alınıp alınmadığı ve çıkma payı ödemesinin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürüp düşürmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun 17. maddesi ve tip anasözleşmenin 15. maddesi uyarınca, çıkma paylarının ödenmesinin ertelenmesine ilişkin kararın istifa eden ortakların yerine yeni ortak alınıp alınmadığının tespiti ve kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürüp düşürmeyeceğinin araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kooperatif ortaklığından istifa eden ortağa yapılacak çıkma payı ödemesinin ertelenmesine ilişkin genel kurul kararının hangi tarihte alınması gerektiği ve bu kararın ortağı bağlayıp bağlamadığı hususundaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kooperatifler Kanunu'nun 17/1. maddesi ve anasözleşme hükümleri uyarınca, ortaklıktan ayrılan ortağa yapılacak ödemenin, ayrıldığı yılın bilançosunun genel kurulca kabulünden sonraki bir ay içinde yapılması gerektiği, kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürecek durumlar dışında bu ödemenin ertelenmesine ilişkin kararın da aynı genel kurulda alınması gerektiği, somut olayda ise erteleme kararının istifa tarihinden sonraki bir genel kurulda alındığı ve bu kararın davacıyı bağlamadığı gözetilerek, mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden kaynaklı konut teslim edilmemesi nedeniyle tazminat isteminin reddi üzerine açılan temyiz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların kooperatife yapmış oldukları ödemelerin tamamının hesaplanarak, iade edilen bedeller düşüldükten sonra eksik ödeme tutarının belirlenmesi ve 6'lı formül ile tazminat hesaplaması yapılması gerektiği gözetilerek, davacıların temyiz başvuruları kabul edilmiş ve ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katkı payı ve katılma alacağı davasında, davanın niteliği (kısmi dava veya belirsiz alacak davası), zamanaşımı, kişisel mal savunmasının ispatı, alacak miktarı, katkı payı oranının tespiti ve faiz başlangıcı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın 1086 sayılı HUMK döneminde açılmış olması ve fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması nedeniyle kısmi dava olarak nitelendirilmesi, ıslahla artırılan miktar yönünden zamanaşımının dolduğu, davalı erkeğin kişisel mal savunmasının ispat yüküne uygun olarak değerlendirildiği ve diğer temyiz itirazlarının da yerinde olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katkı payı ve katılma alacağı davalarında, edinilmiş mallara katkı oranlarının belirlenmesi ve hesaplama yöntemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, edinilmiş mallara katkı oranlarının belirlenmesinde ve özellikle kooperatif ödemelerinin güncellenmesinde, tarafların çalışma ve gelir durumlarını yeterince değerlendirmeyerek hatalı hesaplama yaptığı, ayrıca mal rejiminin uygulanma tarihi ve usulü kazanılmış haklar gözetilmeden karar verdiği gerekçesiyle kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı kooperatif üyeliği için yaptığı ödemelerin davalılardan iadesini ve uğradığı zararın tazminini talep etmektedir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kooperatif hissesi devri için yaptığı ödemelerin davalı kooperatife değil, hisse devreden 3. kişiye yapıldığı, davalı kooperatif yöneticilerinin uhdelerinde para tuttuğunun ispatlanamadığı ve davacının devraldığı hisselerin rayiç bedeli ile nominal bedeli arasındaki farktan dolayı bir zararının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Evlilik birliği içerisinde bedeli davacı (erkek) tarafından ödenerek satın alındığı iddia edilen taşınmazın tapu kaydının davalı (kadın) adına tescil edilmesinin bağış sayılıp sayılmayacağı ve mal rejiminin tasfiyesi.
Gerekçe ve Sonuç: Evlilik birliği içinde edinilen malvarlığına diğer eşin katkısının bağış olarak nitelendirilemeyeceği, davacı erkeğin taşınmaza katkısının belirlenmesi için kooperatif üyeliği ve ödemelerine ilişkin tüm delillerin toplanıp değerlendirilmesi, mal ayrılığı ve edinilmiş mallara katılma rejimlerinin uygulandığı dönemlere göre davacı alacağının ayrı ayrı hesaplanması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı kooperatifin, davalı kooperatif adına yaptığı iddia edilen ödemeler ve ortak giderlerden davalı kooperatifin tasfiye memurundan talepte bulunmasının hukuki sonuçlarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tasfiye memurunun görevinin kooperatifin mal varlığından borçları ödeyip kalanı ortaklara dağıtmak olduğu, dolayısıyla ihya edilen kooperatifin tüzel kişiliği hakkında hüküm kurulması gerekirken tasfiye memuru aleyhine hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olması gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.