Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Kurumlar Vergisi Beyannamesi”
- Uyuşmazlık: Sanık hakkında sahte fatura kullanma suçundan verilen hükümde zincirleme suç hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve katılan vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerekip gerekmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kurumlar vergisi beyannamesinin yıllık olarak düzenlenip tek seferde vergi dairesine verilmesi ve sanığın kullandığı sahte faturaların tamamının 2010 yılına ait olup tek bir beyannameye konu edilerek kullanılması nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanma şartlarının oluşmadığı, ancak sanık hakkında mahkûmiyet kararı verildiği hâlde katılan vekili lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi usul ve yasaya aykırı olduğundan, Özel Daire kararının kısmen düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra İflas Kanunu'nun 345/a maddesinde düzenlenen "sermaye şirketinin iflasını istememe" suçundan yapılan şikayetin süresinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Suçun oluşumu için iflas koşullarının oluştuğu tarihin tespiti gerektiği, yerel mahkemenin ise bu tespiti yapmadan icra takibinin kesinleştiği tarihi suç tarihi olarak kabul edip eksik incelemeyle şikayet hakkının düştüğüne karar vermesi isabetsiz görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanıkların eylemlerinin nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını oluşturup oluşturmadığı ve resmi belgede sahtecilik suçundan beraat kararında eksik araştırma olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanıkların katılan bankayı hileli davranışlarla aldattıklarının kabulü için, bankanın kendi inceleme ve denetim yükümlülüğünü yerine getirmemesinin sanıkların lehine değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle sanıkların eylemlerinde dolandırıcılık suçunun unsurlarının oluşmadığı, ancak resmi belgede sahtecilik suçlaması yönünden ise, kullanılan belgelerin asıllarının ve sahteliğin aldatma kabiliyetinin incelenmemesi nedeniyle eksik araştırma yapıldığı gözetilerek, nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat kararının onanmasına, resmi belgede sahtecilik suçundan verilen beraat kararının ise bozulmasına, ancak dava zamanaşımının gerçekleştiği anlaşıldığından kamu davasının düşmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacıya ait taşınmazların kiraya verilmesi sebebiyle elde edilen kira gelirlerinin davacıya ödenmesi gerektiğine ilişkin alacak davası ve davalının taşınmazlar için yaptığı masrafların tahsili istemine ilişkin karşı dava.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporunda gelir vergisi beyannameleri ve tahakkuk fişleri gibi belgeler dikkate alınarak hesaplama yapılmasına rağmen, raporda yeterli bilimsel dayanak ve gerekçe gösterilmediği, vergi hukuku konusunda uzman bilirkişi görüşüne başvurulmadığı ve tarafların itirazlarının değerlendirilmediği gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşkolunun tespitine ilişkin davada, satış ofisinin fabrika işyerine bağlı bir işyeri olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, satış ofisinin fabrika işyerine özgülenip özgülenmediğinin ve başka işyerleri ile ilgili faaliyetlerinin olup olmadığının, yerinde inceleme yetkisi verilen bilirkişi tarafından yapılacak inceleme ile açıklığa kavuşturulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının, yangın nedeniyle uğradığı ve sigorta tarafından karşılanmayan zararın miktarını ispat edip edemediği noktasında oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sigorta kapsamı dışında kalan zararını ispatlayamadığı ve dosya kapsamında bu yönde yeterli delil bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı mali müşavirin, davacı şirket adına yaptığı işlemler nedeniyle şirketi zarara uğratıp uğratmadığı ve tazminat ödeyip ödemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından verilen düzeltme beyannamelerinin şirketin zararına kasıtlı bir işlem olmadığı, yasal hakların kullanılmasına yönelik olduğu ve davalının ihmal veya kusurunun ispatlanamaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının sigorta şirketinden aldığı tazminattan daha fazla zarara uğradığını ispat edip edemediği ve ispat edememesi halinde mahkemenin Borçlar Kanunu'nun 42/2. maddesi uyarınca değerlendirme yapıp yapmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararında değinilen BK’nın 42. maddesini ilk kararında tartışmamış olmasına rağmen, direnme kararında bu maddeyi tartışarak yeni bir hüküm tesis etmesi ve bu durumun eylemli uyma olarak nitelendirilmesi gözetilerek, dosyanın yeni hükmün temyizen incelenmesi için Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bayilik sözleşmesinin davalı tarafından feshedilmesi üzerine davacının talep ettiği cezai şart ve kâr kaybı isteminin miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kâr kaybının hesaplanmasında, aynı bölgede yeni bir istasyon kurup kurmadığı, yeni bayi ile sözleşme yapıp yapmadığı ve yeni sözleşme yapılmamışsa makul sürenin ne kadar olduğu hususları gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gerekçesiyle bozma kararı, usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Haksız tutuklama nedeniyle hükmedilen maddi tazminat miktarının hesaplanmasında vergi kaydının esas alınmasının doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Haksız tutuklama tazminatında maddi zararın hesaplanmasında, gerçek zararın tespiti esası gözetilerek, vergi kaydıyla sınırlı kalınmayıp, tutukluluk süresince işyerinin açık olup olmadığı, gerçek gelir ve kazanç kaybının belirlenmesi; mümkün olmaması halinde ise en düşük net asgari ücretin esas alınması gerektiği değerlendirilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketler tarafından üretilen ve satılan ürünlerde davacı şirketin markasının veya benzerinin kullanılıp kullanılmadığı ve bu kullanımın marka hakkına tecavüz teşkil edip etmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin marka hakkına tecavüzle elde ettiği cironun tespiti için gerekli ticari defter ve kayıtların incelenmesi yapılmadan, takdiri maddi tazminata hükmedilmesi doğru görülmeyerek, bozma kararı verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin taşınmazlarının, sahte bonolara dayalı icra takibi sonucu davalıya satılması nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının iyiniyetli üçüncü kişi olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazların satışına dayanak olan bonolarla ilgili ceza davasında yargılamanın yenilenmesi talebinin kabul edilmiş olması ve bu davanın sonucunun eldeki davayı etkileyeceği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.