Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Maden İşletme Ruhsatı”
- Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan haczi yasaklı mallar arasında maden işletme ruhsatının bulunmaması, aksine kanunun 27, 39 ve 43. maddelerinde ruhsatın devredilebilir, rehnedilebilir ve ipotek edilebilir olduğunun düzenlenmesi ve 38. maddesinde ruhsat üzerindeki haciz işlemlerinin maden siciline işleneceğinin belirtilmesi karşısında, maden işletme ruhsatının haczedilebilir olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun 40. maddesinde sayılan haczedilemez mallar arasında maden işletme ruhsatının yer almaması ve aynı Kanun'un 27, 39 ve 43. maddelerinde ruhsatın devredilebilir, rehnedilebilir ve icra yoluyla satılabilir olduğunun düzenlenmesi gözetilerek, maden işletme ruhsatının haczedilebileceği gerekçesiyle mahkemenin direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden ruhsatının devrine ilişkin satış vaadi sözleşmesinde, devir şartı olarak öngörülen iptal davasının kesinleşmesinden sonra açılan maden ruhsatının devri davasında, iptal davasının yargılama aşamasında kesinleşmesinin hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Her davanın açıldığı tarihteki vakıalara göre hüküm kurulması gerektiği ve hükmün, uyuşmazlığın başladığı tarihten davanın açıldığı tarihe kadar gerçekleşmiş olayları kapsadığı, olay tarihinde ise iptal davasının kesinleşmemiş olması nedeniyle, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalılar arasında rödövans sözleşmesi mi yoksa asıl işveren-alt işveren ilişkisi mi bulunduğu ve buna bağlı olarak davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü'nün 24.06.2010 tarihinden önceki dönem için işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar arasında geçerli bir rödövans sözleşmesi bulunduğu, rödövans sözleşmesinin asıl işveren-alt işveren ilişkisinin unsurlarını taşımadığı ve 3213 sayılı Maden Kanunu'nun Ek 7. maddesindeki düzenlemenin yürürlük tarihinden önceki dönem için de ruhsat sahibinin işçilik alacaklarından sorumlu olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanıklar hakkında eksik araştırma ile hüküm kurulup kurulmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık ...’ın ruhsatsız veya ruhsata aykırı saha aşımı yaparak maden arama ve işletme faaliyetinde bulunmasına göz yumduğu, bu hususta tutanak düzenlenmesini engellediği, sanık ...'in usulsüz eylemlerine yol gösterdiği ve karşılığında menfaat temin ettiği anlaşıldığından, yerel mahkemenin sanıklar hakkında rüşvet suçundan mahkûmiyet hükmü kurmasına ilişkin direnme kararının isabetli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 Sayılı Maden Kanunu'nun ilgili maddelerine göre, maden işletme ruhsatının devredilebilir, ipotek edilebilir ve icra dairesince satışı yapılabileceğinden, haczedilebilir nitelikte olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin aksine karar veren direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Maden işletme ruhsatının haczedilip haczedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, direnme kararı sırasında bozmaya konu olmayan kısım yönüyle ilk hükümdeki gibi karar vermemesi ve HMK'nın 297. maddesine aykırı şekilde hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesiyle devredilen maden işletmesinde çalışan işçinin işçilik alacaklarından, ruhsat sahibi şirketin ve rödövansçı şirketin hangi şartlarda sorumlu olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ve dahili davalı arasında geçerli bir rödövans sözleşmesi bulunduğu, davalıya tanınan yetkilerin denetim ve koordinasyon sınırlarını aşmadığı ve taraflar arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı ruhsat sahibi ile yaptığı rödovans sözleşmesi kapsamındaki maden işletme ruhsat alanının genişletilmemesi nedeniyle uğradığı iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, basiretli bir tacir olarak sözleşme öncesi gerekli araştırmaları yapması gerektiği, işletme riskinin davacıya ait olduğu ve rödovans sözleşmesinde davalıya işletme izin alanının genişletilmesi yükümlülüğü getirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, maden ruhsatı olan arazinin değerinin nasıl belirleneceği ve ağaç bedeli ile çıplak arazi değeri hesabındaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bozma kararında belirtilen hususlara rağmen, taşınmazın maden ruhsatı ve işletme iznine ilişkin belgeler getirtilerek, tarafsız bilirkişi kurulu eşliğinde keşif yapılmadan ve maden gelirine göre değer biçilmesi gerektiği hususu gözetilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesine konu maden sahası işletme ruhsatının kiraya veren tarafından yenilenmemesi sebebiyle kiracının uğradığı zararın tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kiraya verenin, kiralananı sözleşme amacına uygun kullanılmaya elverişli halde bulundurma yükümlülüğünü ihlal ederek, maden ruhsatının yenilenmemesi sebebiyle sona ermesinde kusurlu olduğu ve kiracının gelir kaybı tazminatına hak kazanabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazların bedelinin tespitinde, taşınmazların tarım arazisi mi yoksa maden sahası mı olarak değerlendirilmesi gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, taşınmazların maden ruhsatı ve işletme izni verilen bölgede bulunup bulunmadığını araştırdıktan ve komşu parsellerle değerlendirme farklılıklarını inceledikten sonra, dava tarihi itibarıyla taşınmazların maden sahası içinde olup olmadığının tespiti ve buna göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.