Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Maden Ocağı”
- Uyuşmazlık: Davacının, davalı tarafından başlatılan ilamsız icra takibine konu alacağı ödememiş olduğunun tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket yetkilisinin ceza davasındaki, davacının davalı şirkete yaptığı yatırımlara ilişkin ikrarının, hukuk davasında da delil olarak değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden ocağında meydana gelen heyelan sonucu bir işçinin ölümünden sanığın olası kastla öldürme suçundan sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın, işveren vekili olarak, madendeki heyelan riskine ilişkin resmi uyarılara ve uzman görüşlerine rağmen, işçileri tehlikeli alana göndererek olası neticeyi öngördüğü ve kabullendiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanığa atılı işgal ve faydalanma suçunun manevi unsurunun belirlenmesi bakımından eksik araştırmaya dayalı hüküm kurulup kurulmadığı ve TCK’nın 62. maddesinin uygulanmama gerekçesinin yasal ve yeterli olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın suç tarihinde şirketin temsile ve idareye yetkili yönetim kurulu üyesi olduğu, ormanlık alandan enerji nakil hattı geçirmek ve elektrik direkleri inşa etmek için Orman İdaresinden izin alınması gerektiği, işgal ve faydalanmayı bilen sanığın fiilen iştirak ettiği ve TCK’nın 62. maddesinin uygulanmamasına ilişkin gerekçenin yasal ve yeterli olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalılar Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü ile ... İnşaat ve Ticaret A.Ş. arasında kurulan hukuki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı, yoksa kanunen geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi mi olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Türkiye Taşkömürü Kurumu Ana Statüsü gereğince işin ihale yoluyla üçüncü kişilere verilebilmesi, ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.’nin ekonomik bağımsızlığa ve teknolojik kapasiteye sahip olması, araç gereçlerin bedelsiz kullanılmaması, asıl işverenin aynı işte personel çalıştırmaması ve işe müdahalesinin bulunmaması, davalı şirketin ayrı bir iş organizasyonu kurması gibi hususlar değerlendirilerek, davalılar arasında kanunen geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi olduğu ve muvazaa bulunmadığı kanaatine varılarak direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin işkolunun Çimento, Toprak ve Cam işkolu olarak tespit edilmesine yönelik itirazın reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşkolları Yönetmeliği ve 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu uyarınca, aynı işverene ait farklı işyerlerinin bağımsız olması halinde farklı işkollarına tabi olabileceği, davacıya ait işyerinin bağlı yer olduğuna dair delil sunulmadığı ve işyerinde yapılan işin niteliğinin Çimento, Toprak ve Cam işkoluna girdiğinin tespit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma suçundan sanıklar hakkında eksik araştırma yapılıp yapılmadığı ve hükmolunan hapis cezasının adli para cezasına çevrilip çevrilemeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Eksik araştırmaya ilişkin bozma kararına rağmen, yerel mahkemece olaya ilişkin tüm sorumluların kusur durumlarının ayrı ayrı tespit edilmemiş olması ve bu durumun sağlıklı bir hüküm kurulmasını engellemesi gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesiyle işletilen maden ocağında çalışan işçinin işçilik alacaklarından hangi davalı şirketin hangi oranda sorumlu olduğu uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 3213 sayılı Maden Kanunu'nun Ek 7. maddesi gereğince, kanunun yürürlük tarihinden önceki işçilik alacaklarından ruhsat sahibi ve rödövansçı şirketin müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, yürürlük tarihinden sonraki alacaklardan ise sadece rödövansçı şirketin sorumlu olduğu gözetilerek mahkemenin, önceki Yargıtay kararlarındaki usulü kazanılmış hakkı ihlal ederek ihbar ve yıllık izin ücretinden ruhsat sahibi şirketi de sorumlu tutması hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Rödovans sözleşmesinin feshi nedeniyle kiraya verenin açtığı cezai şart ve tazminat davası ile kiracının açtığı haksız fesih nedeniyle cezai şart ve tazminat davası.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemenin, davacının gelir kaybı istemini aşan miktarda hüküm kurarak taleple bağlılık ilkesini ihlal etmesi ve davalının yemin deliline dayanmasına rağmen yemin teklifini hatırlatmayıp eksik inceleme yapması usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalılar Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü ile ... İnşaat ve Ticaret A.Ş. arasında kurulan hukuki ilişkinin muvazaalı olup olmadığı, dolayısıyla davacının işçilik alacaklarından hangi davalının sorumlu olduğu hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar arasında yapılan sözleşme ve tanık beyanları değerlendirildiğinde, ... İnşaat ve Ticaret A.Ş.'nin davalı kurumdan ekonomik ve teknolojik olarak bağımsız olduğu, kendi iş organizasyonunu kurduğu, araç gereçleri bedel karşılığında kullandığı, davacıya talimatları kendisinin verdiği, asıl işverenin ise denetim faaliyetleri dışında işe müdahil olmadığı, dolayısıyla aralarında kanunen geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu gözetilerek, mahkemenin muvazaa hükümlerine göre verdiği direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket ile TTK Genel Müdürlüğü arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunup bulunmadığı ve buna göre davacının işçilik alacaklarından hangisinin sorumlu olduğunun tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket ile TTK Genel Müdürlüğü arasında geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu ve davalı şirketin işin yürütülmesi için gerekli ekonomik bağımsızlığa ve teknolojik kapasiteye sahip olduğu, asıl işverenin araç ve gereçlerini bedelsiz kullanmadığı, asıl işverenin aynı işlerde personel çalıştırmadığı, kontrol ve denetim görevi dışında çalışan işçisi bulunmadığı gibi hususlar gözetilerek yerel mahkemenin davalı şirketin davacının işçilik alacaklarından sorumlu olduğu yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirket ile alt işveren şirket arasındaki ilişkinin geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi olup olmadığı ve buna bağlı olarak davacının işçilik alacaklarından kimin sorumlu olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun davalılar arasında kanuna uygun asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu yönündeki kararına uyularak, mahkemece yapılan yargılamada davalılar arasındaki ilişkinin muvazaalı olmadığı ve geçerli bir asıl işveren-alt işveren ilişkisi bulunduğu kabul edilerek davacı işçinin alacakları yönünden kısmi kabul kararı verilmesi usul ve yasaya uygun olduğundan temyiz istemlerinin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının birinci çalışma dönemi yönünden davalının asıl işveren olarak sorumluluğunun olup olmadığı, davacının ücreti, yıllık izin ücreti ve hükmedilen vekalet ücretinin miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının bozmaya uygun olduğu, kararda ve kararın gerekçesinde hukuk kurallarının somut olaya uygulanmasında bir isabetsizlik bulunmadığı ve bozmaya uyularak karşı taraf yararına kazanılmış hak durumunu oluşturan hususların yeniden incelenmesine imkan bulunmadığı gözetilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.