Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Miktar.”
- Uyuşmazlık: Haksız fiilden kaynaklanan faiz alacağı davasında, hakkaniyet indiriminin davacı tarafından ıslah edilen talep miktarı üzerinden mi yoksa bilirkişi raporunda belirlenen toplam alacak miktarı üzerinden mi yapılması gerektiği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hâkimin öncelikle zararın gerçek miktarını belirlemesi ve daha sonra bu miktar üzerinden hakkaniyet indirimi yapması gerektiği, davacının talebiyle bağlı kalınmaksızın bilirkişi raporunda tespit edilen zarar miktarı üzerinden indirim yapılması gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı uygun bulunmuş ancak Özel Daire bozma ilamında tazminat miktarını incelemediği için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, kusur belirlemesi, maddi ve manevi tazminat miktarları ile tedbir, yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının yerindeliği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararında, hükmedilen nafaka miktarlarının düşük olduğu, gerekçede belirtilen tazminat miktarı ile hüküm fıkrasında yer alan tazminat miktarı arasında çelişki bulunduğu ve bu hususların usul ve yasaya aykırı olduğu gözetilerek karar, nafaka ve tazminat miktarları yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro tespitinde miktar fazlalığı olduğu iddiasıyla açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitine esas tapu kaydı ile tespit edilen miktar arasında fark olsa da, yapılan keşif ve 22/a uygulaması sonucu oluşan miktarın dayanak tapu kaydının miktarının altında kalması ve fazlalığın önceki kadastro çalışmalarındaki hatalardan kaynaklandığı gözetilerek, Hazine'nin miktar fazlalığı iddiasını ispatlayamadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında, davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin miktarı ile temyiz incelemesinin miktardan reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin 6100 sayılı HMK'nın 341/2. maddesindeki miktar sınırlamasını kamulaştırma davaları yönünden iptal etmesi ve bunun 362/1-a maddesi için de geçerli olması, ayrıca davalı lehine hükmedilen vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13/2. maddesinde öngörülen miktarı aşmaması gerektiği gözetilerek; Bölge Adliye Mahkemesinin miktardan red kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararındaki vekalet ücreti miktarının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yoksulluk nafakasının miktarı dışında tüm hususlar kesinleşmişken, bozma kararına uyan Bölge Adliye Mahkemesi'nin bozmanın amacına uygun karar verip vermediği ve hükmedilen toptan yoksulluk nafakası miktarının hakkaniyete uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve günün ekonomik koşulları gözetilerek hükmedilen toptan yoksulluk nafakası miktarının az olduğu ve hakkaniyet ilkesine uygun daha yüksek bir miktar belirlenmesi gerektiği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, yoksulluk nafakası miktarı yönünden bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, eser sözleşmesinden kaynaklı alacak davasında, hüküm altına alınan miktarın düşük olmasına rağmen asıl alacak miktarının istinaf kesinlik sınırının üzerinde olmasına rağmen istinaf başvurusunu miktar yönünden reddetmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Asıl alacağın toplam miktarının istinaf kanun yoluna başvuru için esas alınması gerektiği, somut olayda asıl alacağın istinaf kesinlik sınırının üzerinde olduğunun Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da kabul edildiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin istinaf başvurusunu miktar yönünden reddeden kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kısmi davada ıslah yoluyla miktar artırımı yapılması halinde, artırılan miktar için zamanaşımının hangi tarihe göre hesaplanacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Islah yoluyla miktar artırımının ek dava niteliğinde olmayıp dava dilekçesindeki miktarın değiştirilmesi olduğu, dolayısıyla artırılan miktar için de zamanaşımının davanın ilk açıldığı tarih esas alınarak hesaplanması gerektiği gözetilerek direnme kararı reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Nafaka artırımı davasında, ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası miktarının yetersizliği nedeniyle Yargıtay'ca bozma kararı verilmesinden sonra, ilk derece mahkemesince yeniden belirlenen iştirak nafakası miktarının yeterli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: İlk derece mahkemesinin, Yargıtay'ın bozma kararında belirtilen ilkeler ve çocuğun ihtiyaçları doğrultusunda yeterli miktarda iştirak nafakasına hükmetmediği, özellikle hakkaniyet ilkesi gözetilerek daha yüksek bir nafaka miktarı belirlenmesi gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının iştirak nafakası miktarı yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İcra takibinde, borçlu tarafından imzalanan ve alacaklı tarafından kabul edilen taahhütnamedeki borç miktarının, takip talebindeki döviz cinsinden belirtilen alacak miktarına göre mi yoksa taahhütnamedeki Türk Lirası cinsinden belirtilen miktara göre mi esas alınacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Alacaklının takip talebinde döviz cinsinden alacak belirtmiş olsa da, hem alacaklı hem de borçlu tarafından imzalanan ve kabul edilen taahhütnamede Türk Lirası cinsinden belirli bir borç miktarı kararlaştırıldığından, artık takip talebindeki döviz kuru üzerinden hesaplama yapılmayıp taahhütnamedeki Türk Lirası miktarının esas alınması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İnşaat sigorta poliçesi kapsamında, çevre binalardaki güçlendirme eksikliğinin zarar miktarına etkisinin nazara alınıp alınmayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Çevre binalarda güçlendirme yapılmamış olmasının zarar miktarını artırdığının bilirkişi raporuyla tespit edilmiş olması ve sigorta şirketinin gerçek zarar miktarıyla sorumlu olması gözetilerek, gerçek hasar miktarının tespitinde bu hususun dikkate alınması gerektiği ve kesin hesaplama yapılamaması halinde tazminat miktarının hakim tarafından takdiren belirleneceği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranları, hükmedilen maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının uygunluğu uyuşmazlık konusudur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadına hükmedilen maddi ve manevi tazminat miktarının az olduğu, davacı kadın vekilinin istinaf dilekçesinde yoksulluk ve iştirak nafakasının miktarına yönelik bir itirazı olmadığı halde Bölge Adliye Mahkemesi'nce yoksulluk ve iştirak nafakası miktarlarının arttırılmasına karar verilmesinin istinaf incelemesinin sınırlarını aştığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının tazminat ve nafaka miktarları yönünden bozulmasına, diğer yönlerden onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasında, ihraca esas teşkil eden aidat borcunun miktarının tespiti ve bu miktarın ihtarnamelerde belirtilen miktarla uyumlu olup olmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporları arasında hesaplamaya esas alınan başlangıç tarihlerinin farklılığına rağmen çelişki bulunmadığı, her iki rapor da dikkate alındığında davacıya gönderilen ihtarnamelerde belirtilen borç miktarının gerçek borç miktarından fazla olduğunun anlaşıldığı ve bu sebeple davacının 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 16. ve 27. maddeleri uyarınca temerrüde düşürülmüş sayılamayacağı gözetilerek, ihraç kararının iptaline dair direnme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.