Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Nitelik Farkı”
- Uyuşmazlık: Taraflar arasında yazılı sözleşme bulunmayan durumlarda, faturaya "bedelin belirli bir sürede ödenmemesi halinde vade farkı ödenir" ibaresinin konulması ve karşı tarafça Türk Ticaret Kanunu'nun 23/2. maddesi uyarınca sekiz gün içinde itiraz edilmemesi halinde vade farkının ödenip ödenmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Faturanın, sözleşmenin ifa aşamasıyla ilgili olup sözleşmeyi değiştiren veya diğer tarafın durumunu ağırlaştıran kayıtların faturanın olağan içeriğinden sayılamayacağı, vade farkı kaydının da faturanın zorunlu içeriğinden olmayıp yasal sürede itiraz edilmediği gerekçesiyle kabul edilmesinin ağır bir sonuç doğuracağı ve faturanın sözleşme niteliği taşımadığı gözetilerek, faturaya itiraz edilmemesinin vade farkı ödenmesi konusunda borç doğurmayacağına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari sözleşmeden kaynaklanan yemek hizmet alımında asgari ücret artışları nedeniyle yüklenici firmanın talep ettiği fiyat farkı ve sözleşmenin uyarlanması talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Asgari ücretin kamu düzeni niteliği gereği fiyat farkı istenebileceği, ancak davanın açıldığı tarihte muaccel olmayan alacaklar için hüküm kurulamayacağı ve sözleşmenin uyarlanması talebinin ise sadece muaccel olmayan dönemler için mümkün olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin dava tarihinden sonraki dönemlere ilişkin alacaklar için hüküm kurması usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı belediyenin, taraflar arasında imzalanan imarlı arsa sözleşmesi hükümlerine uygun şekilde edimlerini yerine getirip getirmediği ve davacının teslim edilen daireler ile diğer daireler arasında nitelik farkından kaynaklanan bir zararının bulunup bulunmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu kentsel dönüşüm projesinin tek etaptan oluştuğu, bu etabın kendi içinde 16 konut bölgesine ayrıldığı ve davacıya sözleşme hükümlerine uygun olarak noter kurasıyla belirlenen 1. Etap içerisindeki dairelerin teslim edildiği gözetilerek, davacının değer farkından kaynaklanan tazminat talebinin reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile tazminat talebinin kabulüne karar verilmesi doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacının emsal işçilere nazaran daha düşük ücret alıp almadığı, buna bağlı olarak fark ücret, sendikal tazminat veya kötüniyet tazminatına hak kazanıp kazanmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sendikal ayrımcılığa maruz kaldığına dair somut delil bulunmaması, eşit davranma ilkesinin ihlal edildiğinin kanıtlanamaması, kıdem tazminatı ödendikten sonra yeni bir sözleşme ile çalışmaya devam etmesi ve emsal işçilerle kıdem ve emeklilik durumu gibi hususlarda farklılıklar bulunması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Paylı mülkiyetteki bir payın trampa yoluyla devrinde, trampanın muvazaalı olup gerçekte satış işlemi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak önalım hakkının kullanılıp kullanılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Trampaya konu taşınmazların değer ve nitelik farkı, trampanın hemen akabinde trampa yoluyla edinilen payın satılması, davalının sonrasında başka paylar da satın alması ve ortaklığın giderilmesi davası açması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek, işlemin gerçek bir trampa olmayıp önalım hakkından kaçınmak için yapılan muvazaalı bir satış olduğu ve davacının önalım hakkının bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının, aşçıbaşı olarak görevlendirildiği dönem için ücret farkı ve kıdem tazminatı alacaklarına hak kazanıp kazanmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kadroya geçişinden önceki hizmet alım sözleşmelerinde aşçıbaşı unvanının bulunmaması, kadroya geçiş unvanının aşçı olması ve yapılan görevlendirmenin idari nitelikte olması gözetilerek, davacının ücret farkı ve kıdem tazminatı taleplerinin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının açtığı belirsiz alacak davasında, dava konusu alacak kalemlerinden hangilerinin belirsiz alacak kapsamında değerlendirileceği, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinin ispatı ve hesaplanması, uygulanacak hukuk ve hükmedilen harç, vekalet ücreti ile faiz tutarlarının doğru olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının son aylık ücreti, sadakat primi, ücret farkı ve yıllık izin alacaklarının belirlenebilir nitelikte olması ve belirsiz alacak davası açma şartlarını taşımaması, hafta tatili ücretinin hesaplanmasında tanık beyanlarının doğru değerlendirilmemesi ve fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücretlerinden indirim yapılmaması hatalı bulunarak, ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İdari sözleşmede fiyat farkı verilmeyeceği kararlaştırılmasına rağmen, sonradan çıkan Bakanlar Kurulu kararına dayanılarak fiyat farkı talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşme ve eki belgelerde fiyat farkı verilmeyeceği açıkça kararlaştırılmış ise, Bakanlar Kurulu kararının sözleşmeye müdahale niteliğinde olması ve taraflar arasındaki sözleşme serbestisini zedelemesi nedeniyle fiyat farkı talebinin sözleşmeye dayandırılamayacağı, ancak Borçlar Kanunu'nun 365/2. maddesindeki şartların varlığı halinde bedelin artırılabileceği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hizmet sözleşmesinden kaynaklanan asgari ücret fiyat farkı alacağının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Asgari ücretin kamu düzeni niteliği haiz olduğu ve sözleşmelerde asgari ücret farkının ödenmesini engelleyen hükümlerin geçersizliği gözetilerek, davacı lehine hükmedilen fiyat farkı alacağının tahsiline ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçen davacıya, kadroya geçişte yapılan belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücret farkı, ikramiye farkı ve faiz oranının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Sürekli işçi kadrosuna geçişten sonraki ücretin belirlenmesinde bireysel iş sözleşmesinin esas alınması gerektiği, ancak Yüksek Hakem Kurulu kararı ile belirlenen toplu iş sözleşmesinin davacının yararlandığı bir toplu iş sözleşmesi niteliğinde olmadığından ikramiye farkının ve yüksek işletme kredisi faizinin uygulanamayacağı gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçiye, kadroya geçiş tarihini müteakip, belirsiz süreli iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ödenmesi gereken ücret farkı, ikramiye ve ilave tediye alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23. madde uyarınca sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin ücretlerinin tespitinde uygulanacak toplu iş sözleşmesi hükümleri, 6356 sayılı Kanun’da öngörülen toplu iş sözleşmesi niteliğinde olmadığından, ikramiye farkı alacağına 6356 sayılı Kanun’un 53. maddesindeki en yüksek işletme kredisi faizi yerine en yüksek mevduat faizi uygulanması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamuda sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin ücret, ikramiye ve ilave tediye farkı alacaklarına ilişkin taleplerinin dayanağı ve faiz oranlarının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile 375 sayılı KHK'ye eklenen geçici 23. madde kapsamında belirlenen kurallar ve Yüksek Hakem Kurulu kararının bağlayıcı niteliği gözetilerek; ikramiye farkı alacağına en yüksek işletme kredisi faizi yerine en yüksek banka mevduat faizinin, ücret ve ilave tediye farklarına ise arabuluculuk tarihini takip eden günden itibaren faiz işletilmesi gerektiği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.