Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Parselasyon.”
- Uyuşmazlık: Paydaşlar arasında yapılan özel parselasyon planına rağmen, davacının payına düşen kısma tecavüz edildiği iddiasıyla açılan elatmanın önlenmesi ve yıkım davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planına ve muvafakatnameye rağmen, tüm paydaşların parselasyon planındaki kullanıma uymadığı, bazı paydaşların zeminde yeri olmadığı, bazı kişilerin ise paydaş olmadığı halde zeminde yer kullandığı ve bu nedenle fiili durum ile özel parselasyon planı arasında uyumsuzluk bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon sonucu oluşan ve yol olarak kullanılan parselin bedeli için eski malikler tarafından açılan kamulaştırmasız el atma tazminatı davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu parselin özel parselasyon planına göre maliklerin talebiyle yol olarak ayrıldığı ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca özel parselasyon sonunda malikin muvafakatiyle kamu hizmetleri için ayrılan yerler için eski malikler tarafından bedel talebinde bulunulamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon planı sonucu yol olarak terkin edilen hissenin bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın özel parselasyon planına tabi tutularak yol vasfı kazandığı ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi gereğince özel parselasyon sonunda malikin muvafakati ile kamu hizmet ve tesisleri için ayrılmış yerler için eski malikleri tarafından bedel istenemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon planı sonucu yola terk edilen taşınmazın bedelinin kamulaştırmasız el atma iddiasıyla tahsili isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planı ile yola terk edilen taşınmazlar için 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi gereğince mülkiyet iddiasında bulunulamayacağı ve bedel talep edilemeyeceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon planı sonucu yola terk edilen taşınmazın kamulaştırmasız el atma kapsamında değerlendirilerek bedelinin davacıya ödenip ödenmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planı sonucu yola terk edilen taşınmazın, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca, malikin muvafakatiyle kamu hizmetine ayrılan yerlerden sayıldığı ve bu nedenle kamulaştırmasız el atma hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı kooperatifin, davalı idarelerce kamulaştırmasız el konulduğunu iddia ettiği taşınmaz bedeli talebiyle açtığı davada, taşınmazın özel parselasyon planında yol ve yeşil alan olarak ayrılıp bedelsiz terk edildiğinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planında yol ve yeşil alan olarak ayrılan dava konusu taşınmazın davacı kooperatif yetkilisi tarafından imzalanan muvafakatname ile bedelsiz terk edildiği ve fiilen de imar adaları arasındaki yollarda kaldığı gözetilerek, 2942 sayılı Kanun'un 35. maddesi uyarınca bedelsiz terk edilen yerler için bedel talebinde bulunulamayacağı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon planında yol olarak ayrılan ve fiilen yol olarak kullanılan taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı iddiasıyla bedelinin tahsili istenmesi üzerine, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca bedel talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Özel parselasyon planında yol olarak ayrılan ve fiilen yol olarak kullanılan taşınmazların 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi kapsamında bedelsiz olarak terkedilmesi gerektiği ve bu nedenle bedel talep edilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, yol geçirilmek suretiyle fiilen el konulan taşınmazları için kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilmesine karşın, davalı idarelerin parselasyon planı gereği söz konusu alanın zaiyat olarak ayrıldığını ve bedel talep edilemeyeceğini savunmaları nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın, parselasyon planının kesinleştiği tarihte yürürlükte olan 2290 sayılı Belediye Yapı ve Yollar Kanunu'nun 6. maddesi uyarınca zaiyat olarak ayrıldığı ve bu durumun günümüz imar uygulamalarındaki düzenleme ortaklık payı kesintisi mahiyetinde olduğu gözetilerek, taşınmazın bedelinin talep edilemeyeceği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Özel parselasyon sonucu yola ayrılan taşınmaz için kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 35. maddesi uyarınca, özel parselasyonla malikin rızasıyla yola ayrılan taşınmazlar için kamulaştırmasız el atma tazminatı talep edilemeyeceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Organize sanayi bölgesinde (OSB) parsel sahibi olan davalıya yönetim ve altyapı aidatı (katılım payı) tahakkuk ettirilmesinin mevzi imar ve parselasyon planlarının kesinleşmesine bağlı olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 4562 sayılı OSB Kanunu'nun 4. ve 20. maddeleri ile 5807 sayılı Kanun ile değişik 3. maddesi birlikte değerlendirildiğinde, altyapı aidatı tahakkuk ettirilebilmesi için mevzi imar ve parselasyon planlarının kesinleşmesinin ve davalının "katılımcı" sıfatını haiz olmasının yasal zorunluluk olduğu, davalının dava tarihinde katılımcı sayılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.