Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“SMK 6/6”
- Uyuşmazlık: Davacı eğitim kurumunun, davalı şirketin tescil ettirmeye çalıştığı markanın, kendi daha önce kullandığı tescilsiz markasıyla benzerlik taşıdığı ve bu nedenle hükümsüzlüğüne karar verilmesi talebiyle açtığı davada, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu (YİDK) kararının iptali ile marka tescilinin hükümsüz sayılması ve sicilden terkinine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalı şirketin marka başvurusundan önce "Şekil+..." ibareli markayı eğitim ve öğretim hizmetleri ile bağlantılı olarak kullandığına dair yeterli delil sunması ve bu kullanımın 6769 sayılı SMK'nın 6/3. ve 6/6. maddeleri kapsamında öncelikli kullanım hakkı oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesinde onanması ve bu onama kararının da temyiz incelemesinde onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından daha önce kullanılan "Afratafra.org" alan adına dayalı olarak, davalı şirketin "AFRA TAFRA" marka başvurusuna yapılan itirazın reddi üzerine açılan, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasında, davacının alan adı kullanımının marka kullanımına denk olup olmadığı ve davalı şirketin marka başvurusunun kötü niyetli sayılıp sayılmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, davacının alan adı kullanımının bazı hizmet sınıfları bakımından marka kullanımına denk olduğunu kabul ederek davayı kısmen kabul etmesi ve davalı şirketin kötü niyetli marka başvurusunda bulunduğuna dair yeterli delil bulunmadığına karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurularını esastan red kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı şirkete ait marka tescil başvurusunun davacının tescilli markaları ve ticaret unvanı ile benzerlik teşkil edip etmediği, tescil başvurusunun kötü niyetli olup olmadığı ve Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali ile markanın hükümsüzlüğüne karar verilip verilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, İlk Derece Mahkemesi'nin davalı şirketin marka tescil başvurusunun davacının bazı tescilli markaları ve ticaret unvanıyla benzerlik taşıdığı gerekçesiyle kısmi hükümsüzlüğüne karar vermesini, davacının diğer taleplerini ise reddetmesini onaması, taraf markalarının kapsamındaki mal ve hizmetlerin benzerliği, davacının ticaret unvanı ile davalı markası arasındaki benzerlik ve davalı şirketin kötü niyetinin ispatlanamaması hususları değerlendirilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kullanılan "..." ibaresinin tescilsiz marka hakkı kapsamında korunup korunmadığı, davalı şirketin "... TARIM" marka başvurusunun bu hakkı ihlal edip etmediği ve davalı şirketin marka başvurusunun kötü niyetli olup olmadığı hususunda YİDK kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi'nin, davacının "..." ibaresini 2008 yılından beri tarım makineleri satışı hizmetleri kapsamında yoğun ve ciddi bir biçimde kullandığını ve davalı şirketin başvurduğu "... TARIM" markasının bu kullanımla iltibas yarattığını tespit ederek, davacının SMK'nın 6/3 ve 6/6. maddeleri uyarınca korunmaya hakkı olduğunu ve davalı şirketin marka başvurusunun kısmen iptaline karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından tescil ettirilmek istenen markanın, davacının tescilli markalarıyla benzerlik teşkil edip etmediği ve bu benzerliğin haksız rekabete yol açıp açmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Markalar arasında görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik bulunmadığı, davalı markanın davacının tanınmış markalarının itibarından haksız yararlanma kastı taşımadığı ve davalı tarafından kötüniyetli bir başvuru yapılmadığı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Kurumun YİDK kararının iptali ve diğer davalının başvuru markasının hükümsüzlüğü istemine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı ve HMK'nın 369/1 ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici bir neden de bulunmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait tescilli markalar ile davalının marka tescil başvurusu arasında iltibas yarattığı iddiasıyla açılan marka hükümsüzlüğü davasında, davalının başvurusunun reddine ilişkin Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı markasının hükümsüz kılındığına ve sicilden terkin edildiğine dair kesinleşmiş mahkeme kararı bulunduğu gözetilerek, bu hususun değerlendirilmesi yapılmadan eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya ait marka ile aynı hizmetleri kapsayan, davalıya ait markanın tescili nedeniyle açılan marka hükümsüzlüğü ve Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali davasında, markalar arasında benzerlik ve iltibas olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markaları arasında görsel, işitsel ve anlamsal olarak bıraktıkları genel izlenim itibariyle iltibas tehlikesi bulunmadığı ve tek harften kaynaklanan baskın anlamsal farklılığın yeterli ayırt ediciliği sağladığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin marka tescil başvurusuna davacı şirketin yaptığı itirazın reddi üzerine açılan davada, taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesinin bulunup bulunmadığı ve davalı başvurunun kötü niyetli olup olmadığı hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesince verilen kararda isabetsizlik bulunmadığı, taraf markaları arasında karıştırılma tehlikesi bulunduğu, ancak davalı başvurunun kötü niyetli olduğuna dair yeterli delil bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı şirketin ticaret unvanının bir kısmını içeren bir markayı tescil ettirmesinin haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı ve davalı şirketin kötüniyetli olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin, davacı şirketten önce faaliyette bulunduğu, marka kullanım hakkını saklı tuttuğu ve davacı şirketin marka üzerindeki kullanımını sınırlayan bir protokolün varlığı gözetilerek, davalı şirketin kötüniyetli olmadığı ve haksız rekabet oluşturmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından tanınmış markasına tecavüz iddiasıyla, davalı marka tescil kararının iptali ve hükümsüzlüğü istemine ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davacının SMK m.6/6'ya dayalı iddiasını da inceleyip değerlendirmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararını kaldırmasına ve yeniden hüküm kurarak davanın kısmen kabulüne karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından tescil ettirilen markanın, davacının tescilsiz kullanımından doğan marka hakkına tecavüz edip etmediği ve davalının internet sitesinde davacı ile ticari ilişki varmış izlenimi yaratan kullanımlarının haksız rekabete yol açıp açmadığı hususunda marka hükümsüzlüğü, marka hakkına tecavüzün ve haksız rekabetin tespiti ve önlenmesi talepli uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, dava konusu markanın tescilinden önce Türkiye'de SMK'nın 6/3. maddesi kapsamında hak doğuracak nitelikte ve yoğunlukta kullanımının bulunduğu ve davalının bu markayı kötü niyetle tescil ettirdiği gözetilerek, marka hükümsüzlüğüne ve davalının internet sitesinde davacı ile ticari ilişki varmış izlenimi yaratan kullanımlarının haksız rekabet oluşturduğuna ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.