Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İcranın İadesi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kesinleşmemiş kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında verilen ilâma dayalı olarak icra marifetiyle tahsil edilen paranın, Yargıtay'ca bozma kararı üzerine istirdadı talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay'ın bozma kararının görev nedeniyle olması ve davacının hiç veya o kadar borcu olmadığına dair esasa ilişkin kesin bir hüküm bulunmaması nedeniyle İİK m.40/2'nin uygulanamayacağı, davacı idarenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre dava açma hakkı saklı kalmakla birlikte icranın iadesi yoluna başvurmasının mümkün olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkeme kararıyla ödenen vekalet ücreti, yargılama gideri ve asıl alacağın faiziyle birlikte tahsili için başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ve borçlu olunmadığının tespiti talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Bekletici mesele yapılan Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2018/344 E., 2018/328 K. sayılı kararı ile davacı lehine, önceki karar gereği davalı tarafından ödenen ve iadesi istenen bedelden daha fazlasına hükmedildiği gözetilerek davalı vekilinin temyiz itirazları reddedilmiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kesinleşmeden icraya konulan ve ödenen bir ilamın, Yargıtay'ca bozulması ve davanın reddine karar verilmesinin ardından, davacının icra dosyasına yaptığı ödemenin faiziyle birlikte iadesi talebiyle açtığı davanın hukuki yarar sorunu.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 40. maddesi uyarınca icranın iadesi mümkün olsa da, ödenen paranın kullanılamadığı süreye ilişkin faiz talebinin İİK'nın 40. maddesi kapsamında olmadığı ve ayrı bir dava konusu oluşturduğu, dolayısıyla davacının hukuki yararının bulunduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkeme kararına dayanılarak yapılan ödemenin, kararın bozulmasıyla iadesi için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali ve ödenen miktar için açılan menfi tespit davası.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 40. maddesi uyarınca icra dosyasına yapılan ödemenin dayanağı olan karar bozulduğunda, ödenen miktarın iadesi için ayrıca bir hükme gerek olmadığı, ancak işlemiş faizin İİK 40. madde kapsamında olmadığı ve genel hükümlere göre talep edilebileceği; birleşen menfi tespit davasında ise tarafların hukuki dinlenilme hakkı gözetilmeden davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hacizli olarak satın alınan bir taşınmaz üzerindeki haczin, tebliğ tarihinin düzeltilmesi nedeniyle kaldırılmasının ardından, alacaklının talebiyle eski tarihle tekrar haciz konulup konulamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hacizli taşınmazı satın alan kişinin haczin hukuki sonuçlarına katlanması gerektiği, tebliğ tarihinin düzeltilmesine ilişkin icra mahkemesi kararının bozulmasının alacaklı lehine hak doğurduğu ve icra işlemlerinin eski haline getirilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: İdari yargıda ortadan kaldırılan bir kararın icrası neticesinde yapılan ödemenin sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak geri istenip istenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İİK'nın 40. maddesinde icra edilen hükmün kaldırılması halinde icranın eski haline iade edileceğinin düzenlenmiş olması ve davacının bu yola başvurma imkanının bulunması gözetilerek davanın hukuki yarar yokluğundan reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası sonrasında açılan katılma alacağı davasında, edinilmiş mal statüsündeki taşınmazın alımında kullanılan paranın kaynağı olan bir başka taşınmazın kişisel mal olup olmadığı ve davalı tarafından ödeme yapıldığı iddia edilen alacağın akıbeti uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davalının kişisel mal savunması kapsamında ileri sürdüğü hususların araştırılması ve davalı tarafından yapılan ödeme iddiasının icranın iadesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.