Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İnfaz Kabiliyeti”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, zorunlu dava arkadaşlığının bulunup bulunmadığı ve kısmi kamulaştırmada kararın infaz kabiliyeti hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırma Kanunu'nun 14. maddesi gereğince tapu maliki davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı ve mahkemenin, lehine oluşan fark bedeli depo edilmeyen davalı yönünden davayı reddederken diğer davalılar yönünden kabul etmesinin hukuka uygun olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan hakem protokolü uyarınca verilen hakem kararının iptali talebi üzerine, hakem kararının iptalinin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hakem kararında, davacı ve davalı tarafın kim olduğunun belirlenmemiş olması, tahkime elverişli olmayan bir taşınmazın devrine karar verilmiş olması ve kararın infaz kabiliyetinin bulunmaması nedeniyle kamu düzenine aykırılık teşkil ettiği gözetilerek, yerel mahkemenin hakem kararının iptaline ilişkin direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rödovans sözleşmesinden kaynaklanan alacakların tahsili için başlatılan icra takibine itiraz üzerine açılan menfi tespit davasında, davacının borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, davacının borçlu olmadığına karar verirken, HMK'nın 297. maddesine aykırı olarak, takip dosyasına konu alacak kalemlerini tek tek değerlendirmeyip, davacının sorumlu olduğu ve kabul ettiği tutarları hükümde açıkça göstermemesi ve infaza elverişli bir hüküm kurmaması nedeniyle, yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mahkemenin bozma kararına uymasına rağmen, hüküm fıkrasında bozma ilamına uyulmasına karar verildiğinin belirtilmesi ve önceki kısmi kabul hükmünün ortadan kalktığı halde yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığının belirtilmesi nedeniyle hükmün HMK 297'ye aykırı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: HMK'nın 297. maddesi gereğince hükmün açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde yazılması gerekirken, mahkemece bozma kararına uyulmasına rağmen önceki kısmi kabul hükmünün ortadan kalktığı halde yeniden hüküm kurulmasına yer olmadığı belirtilerek çelişkili ve infaza elverişsiz bir hüküm kurulduğu gözetilerek hükmün bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, onaylanan protokolde çocuğun yararına kararlaştırılan nafakanın belirsiz olduğu ve hükmün infaz kabiliyetinin bulunmadığı iddiası.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların anlaşmalı boşanma protokolünde çocuğun nafakasına ilişkin hususun belirsiz de olsa, taraf iradesine uygun ve her zaman yeniden nafaka belirlenmesi talebinde bulunulabileceği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasçılar arasında rızai taksim yapıldığı iddiasıyla açılan kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, hükmün infaz kabiliyetinin olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece rızai taksim yapıldığı kabul edilerek hüküm kurulması isabetli olmakla birlikte, çekişmeli taşınmazlar üzerinde bazı mirasçıların elbirliği mülkiyeti bulunduğu gözetilerek hükmün infaz kabiliyetinin olmadığı ve bu husus araştırılmadan karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle devredilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesi kararının davacı talebini aşan bir hüküm içermesi ve infazda tereddüt yaratacak şekilde düzenlenmesi nedeniyle, hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tescil dışı bırakılan taşınmazın zilyetlikle kazanım yoluyla tescili davasında, taşınmazın dava sürecinde Hazine adına tescil edilmesi nedeniyle davanın tapu iptal ve tescil davasına dönüşüp dönüşmediği ve hükmün infaz kabiliyeti.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın dava sürecinde Hazine adına tescil edilmesi nedeniyle davanın tapu iptal ve tescil davasına dönüştüğü, bu nedenle mahkemece HMK 297. maddesine uygun infazı kabil bir karar verilmesi gerektiği, ancak verilen kararda Hazine adına kayıtlı parselin hangi kısmının davacıya tescil edileceğinin belirtilmemesi nedeniyle hükmün infazının mümkün olmadığı gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı parsel içerisinde mükerrer olarak görülen kooperatife ait parsellerin tapu kaydının iptali ve Hazine adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mükerrer tapu kaydının iptali yeterli iken, yeniden mükerrerliğe yol açacak şekilde Hazine adına tescile karar verilmesinin doğru olmadığı, hükmün infaz kabiliyetinin olmaması ve doğru sicil ilkesine aykırılık oluşturduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması suretiyle ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapusuz taşınmazın zilyetlikle iktisabı davasında, tescile konu taşınmazın sınırları ve konumu ile davacı adına tesciline karar verilen taşınmazın niteliğinin belirlenip belirlenmediği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davacı adına tesciline karar verilen taşınmazın hangi parsellerde kaldığı ve ne kadarlık kısmının tescil harici alanda olduğu hususlarını belirlemeden, taşınmazın niteliğini tespit etmeden hüküm kurması, hükmün infazında tereddüt yaratacağı ve doğru bir karar olmadığı gözetilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi zilyetliğe dayalı tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulması nedeniyle hükmün infazında tereddüt oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın imar uygulamasına tabi tutulması ve yeni parsellerin oluşması nedeniyle, hükmün bu haliyle infazının mümkün olmadığı ve HMK’nın 297. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca infazı kabil bir karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Ehliyetsizlik nedeniyle yapılan bağış işleminin iptali ve taşınmazın davacı adına tescili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın imar uygulaması nedeniyle hüküm tarihinden önce farklı parseller haline gelmesi ve davalı adına kayıtlı payın yeni parsellerdeki durumunun tespit edilmemesi nedeniyle, hükmün infazının mümkün olmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.