Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Şahsi Hak”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Muvazaalı işlemin iptali davasında hangi mahkemenin görevli olduğuna ilişkin yetki uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusu taşınmaz olsa dahi, muvazaalı işlemin iptali davasının ayni hakka değil şahsi hakka dayanması ve davalıların yetki itirazında bulunmaması gözetilerek, davanın açıldığı İzmir 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tasarrufun iptali davasında yargı yeri uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tasarrufun iptali davalarında İİK'da özel bir yetki kuralı öngörülmediğinden HMK'nın genel yetki kurallarının uygulanması, iptal davalarının şahsi hakka dayanması sebebiyle ayni hakka ilişkin özel yetki kuralının uygulanmaması ve davada zorunlu dava arkadaşlığının bulunması sebebiyle tüm davalıların yetki itirazında bulunması gerektiği gözetilerek yargı yerinin davanın açıldığı İstanbul Anadolu 14. Asliye Hukuk Mahkemesi olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İpoteğin kaldırılması davasında hangi mahkemenin görevli ve yetkili olduğuna ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, eşin rızası olmadan aile konutuna ipotek konulması nedeniyle açılan ve şahsi hakka ilişkin bir dava olması, genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği, ayrıca yargı yeri belirlenmesi için HMK 21. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı gözetilerek dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalılar adına oluşan tapu kaydının kısmen iptali ve tescil talebinin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın 6292 sayılı Kanun uyarınca davalılara satılıp tapuya tescil edilmesinden sonra açılan davanın, şahsi hak niteliğindeki şerhe ilişkin olması ve daha önce aynı iddialarla açılan davanın reddinin kesinleşmiş olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 6292 sayılı Kanun uyarınca satışı yapılmış taşınmazda, davalı adına oluşan tapu kaydının kısmen iptali ve taşınmazın davacı adına tescili talebinin kabul edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kullanım kadastrosu kesinleşerek tapuya tescil edilen taşınmazın, 6292 sayılı Kanun uyarınca dava tarihinden önce satışı yapılan ve tapuda mülkiyeti belirlenen taşınmaz hakkında açılan davanın, şahsi hak niteliğindeki şerhe ilişkin olduğundan ve satış işleminden önce Hazine'ye yöneltilerek açılmamış olmasından dolayı dinlenemeyeceği gerekçesiyle mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kira sözleşmesine aykırı olarak kiralananın alt kiraya verilmesi nedeniyle tazminat isteminin hukuki dayanağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kira sözleşmelerinin şahsi hak doğuran sözleşmeler olması ve davalı alt kiracının kira bedelini kendi kiraya verenine ödemesi gerektiği, ayrıca alt kiracının malike karşı bir ödeme yükümlülüğü bulunmadığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davası kapsamında, edinilmiş mallara ilişkin tasfiye talebinde bulunan eşin, taşınmaz üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kaydı yoluyla mı yoksa alacak hakkı olarak mı talep edebileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mal rejiminin tasfiyesi kapsamında edinilmiş mallara ilişkin hak talebinin, ayni hak değil, şahsi alacak hakkı niteliğinde olduğu ve davacının ilk derece mahkemesinde tapu iptali ve tescil talebinde bulunmasının hukuki dayanaktan yoksun olduğu gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Anlaşmalı boşanma protokolü gereğince taşınmazın 1/2 kuru mülkiyetinin ve intifa hakkının davacıya verilmesine rağmen, davalı eski eşin taşınmazı babasına devretmesi üzerine açılan tapu iptal ve tescil davasında görevli mahkemenin belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı eski eşin taşınmazı babasına devretmesinin şahsi hakka dayalı muvazaa iddiasına dayandığı ve bu nedenle davanın yasal dayanağının Türk Borçlar Kanunu'nun 19. maddesi olduğu, bu durumda Aile Mahkemesi'nin değil genel mahkemelerin görevli olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tespit edilen taşınmazın bir bölümünün davacı tarafından daha önceki bir tarihte satın alındığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının iyi niyetli olup olmadığı ve davacının şahsi hakkını kime karşı ileri sürmesi gerektiği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazı davalıya satan ara kişinin, davacının mülkiyet iddiasından haberdar olmadığı ve iyi niyetli olduğu, dolayısıyla davalının da iyi niyetli üçüncü kişi sayılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İnançlı işlem hukuki nedenine dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince devrettiği taşınmazlar üzerindeki şahsi hakkının ayni hakka üstünlük sağlayıp sağlayamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kat karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı hakkının şahsi hak niteliğinde olduğu ve ayni hakkın önüne geçemeyeceği gözetilerek, davacı adına kayıtlı olmayan taşınmazlar yönünden davanın reddine, diğer taşınmazlar yönünden ise tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulüne, harç ve vekalet ücretine ilişkin düzeltmeler yapılarak kararın onanmasına hükmedilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki sebebe dayalı tapu iptali ve tescili davasında hak düşürücü süre ve mirasçıların dava ehliyeti hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, mirasbırakanın terekesine dahil taşınmazlar üzerindeki şahsi hakka dayalı tapu iptali ve tescil talebinde bulunması ve terekenin elbirliği mülkiyetine tabi olması sebebiyle tek başına dava ehliyetinin bulunmaması ve davalıların da ayni hak sahibi olmaları nedeniyle davanın dinlenebilme olanağının bulunmaması gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının gerekçesi düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene ve kadastro sonrası şahsi hakka dayalı olarak tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin kararın temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların kadastro öncesi nedene dayalı taleplerinin hak düşürücü süreye uğramış olsa da kadastro sonrası şahsi hakka dayalı taleplerinin de bulunduğu ve mahkemece bu hususta inceleme yapılmadığı gözetilerek, eksik inceleme nedeniyle karar bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.