Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Aile Konutu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İpoteğin kaldırılması davasında hangi mahkemenin görevli ve yetkili olduğuna ilişkin yargılama.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, eşin rızası olmadan aile konutuna ipotek konulması nedeniyle açılan ve şahsi hakka ilişkin bir dava olması, genel yetki kurallarının uygulanması gerektiği, ayrıca yargı yeri belirlenmesi için HMK 21. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı gözetilerek dosyanın mahalline iadesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Geçerli bir şekilde kurulan ancak sonradan yargı kararıyla iptal edilen taşınmaz satışı nedeniyle alıcı tarafından yapılan ödemelerin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre satıcıdan tahsili isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın alıcı tarafından resmi satış işlemiyle satın alındığı, sonrasında aile konutu olması sebebiyle tapu kaydının iptaline ve satıcı adına tesciline karar verildiği, bu nedenle alıcının taşınmaz bedeli ve hacizlerin kaldırılması için yaptığı ödemeler ile alıcının babası tarafından satıcıya gönderilen paranın sebepsiz zenginleşme hükümleri uyarınca alıcı tarafından talep edilebileceği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait evin geçersiz ipoteğe dayalı olarak cebri icra yoluyla satışı nedeniyle davalının sebepsiz zenginleştiği iddiasıyla açılan alacak davasında, davacının ipoteği bizzat tesis ettirmiş olmasının dürüstlük kuralına aykırılık oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, bizzat tesis ettirdiği ipotek nedeniyle aile konutu olan taşınmazın satılmasından sonra sebepsiz zenginleşme davası açmasının dürüstlük kuralına aykırı ve hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğu değerlendirilerek, İlk Derece Mahkemesi kararının davalı yararına bozulmasına ve istinaf başvurusunun reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti davasında, davaya konu taşınmazın ihale yoluyla satışı nedeniyle davanın konusuz kalıp kalmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın satışı nedeniyle aile konutu tespiti davasını açmakta hukuki yararının kalmadığı ve davanın konusuz kaldığı gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerinde, eşin rızası olmadan yapılan satış ve sonrasında kurulan ipoteğin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu olan taşınmazın, eşin rızası olmadan devrinin 4721 sayılı TMK’nın 194. maddesi gereğince kesin hükümsüz olması ve bu hükümsüzlüğün, sonradan tapu maliki olan kişi adına tesis edilen ipoteği de etkilemesi gözetilerek, ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan muvazaalı işlemler nedeniyle başlatılan icra takibinin iptali istemli davada, boşanma davasının kesinleşmesiyle davanın konusuz kalıp kalmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında görülen boşanma davasının kesinleşmesiyle, aile konutuna ilişkin muvazaalı icra takibinin iptali davasının konusuz kaldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Aile konutu tapusunun iptali ve tescili davasında, tapu iptali yerine bedel tahsiline karar verilip verilemeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının, aile konutu şerhi bulunan taşınmazın icra yoluyla satışı nedeniyle tapu iptali ve tescili yerine bedel talep etme hakkının bulunmadığı, 4721 sayılı TMK'nın 194. maddesinin malik olmayan eşin barınma hakkını koruduğu ve bu hakkın taşınmazın parasal değerini talep etmeyi içermediği gözetilerek, yerel mahkemenin bedel tahsiline hükmeden kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Aile konutu olarak kullanılan bir taşınmazın, malik eş tarafından satışında diğer eşin rızasının alınıp alınmadığı ve bu satış işleminin geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 194. maddesi uyarınca aile konutu üzerindeki tasarruf işlemlerinin diğer eşin açık rızasına bağlı olduğu, davalıların bu rızanın varlığını ispatlayamadıkları gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı kadın, kredi borcu için eşinin aile konutu üzerine ipotek koydurmasına rızası olmadığını iddia ederek ipoteğin kaldırılmasını ve aile konutu şerhi konulmasını talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın ipotek tesis edildiği tarihte aile konutu olarak kullanılmadığı, davacı kadının mernis adresinin farklı olduğu ve taşınmazın iş yeri olarak kiraya verildiği tespit edilerek, davacı kadının ipotek işlemine rızasının olmadığı iddiasının ispatlanamaması ve aile konutu şerhi konulması için gerekli şartların oluşmaması gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan tapu iptali ve tescil davasının, boşanma nedeniyle konusuz kalması üzerine, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği ve hükmedilecekse miktarının nasıl belirleneceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın konusuz kalmasına rağmen, davacı tarafından açılmasında haklılık bulunduğu ve davalıların aile konutu şerhi bulunan taşınmazı davacının rızası olmadan sattıkları gözetilerek, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinde Bölge Adliye Mahkemesi kararında bir isabetsizlik bulunmadığı değerlendirilerek karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Eşin rızası olmadan aile konutu olduğu iddia edilen taşınmaz üzerine konulan ipoteğin kaldırılması talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın ipotek tesis edildiği tarihte aile konutu olarak kullanılmadığının tespit edilmesi ve davacıların bu durumu ispatlayamaması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin ipoteğin kaldırılması talebini reddeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konusuz kalan aile konutu şerhi konulması davasında yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesinin doğru olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava açıldığı tarihte evliliğin devam etmesi ve davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması gözetilerek, yargılama giderlerinin davalıya yüklenmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.