Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Alan Adı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalının, davacının tescilli markasını içeren alan adını kullanması nedeniyle marka hakkına tecavüzün tespiti, önlenmesi ve manevi tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacıya ait tescilli markayı içeren alan adı kullanımı ile marka hakkına tecavüz oluşturduğu, davacının temyiz ettiği manevi tazminat miktarının kesinlik sınırı altında kalması nedeniyle temyiz isteminin miktardan reddine, davalı tarafından yapılan temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, bir internet sitesi ve alan adı üzerinde eser sahipliğinin tespiti ile haklarına tecavüzün men'i ve ref'ini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirketin dava konusu alan adı ve internet sitesi üzerinde hak sahibi olmadığı, davacıların davayı yanlış kişiye karşı açtığı ve davalının pasif husumetinin bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından daha önce kullanılmaya başlanan ve tanınmış hale gelen "..." ibaresinin, davalı tarafından kötü niyetle tescil ettirilerek haksız kullanımının engellenmesi ve tescilli markanın hükümsüzlüğüne karar verilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, davalıdan önce uzun süredir yurt dışında ve Türkiye'de fiili kullanım ve tescil yoluyla “...” ibaresini marka olarak kullandığı, sektörde tanınmış hale getirdiği, davalının ise bu durumu bilerek kötü niyetli tescil yaptığı kanaatine varılarak davalı adına tescilli markanın hükümsüzlüğüne ve alan adının iptaline karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: WIPO idari hakem kararının iptali talebinin hukuken mümkün olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: WIPO tarafından verilen kararın 4686 sayılı Milletlerarası Tahkim Kanunu ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu kapsamında bir hakem kararı olmadığı, UDRP kapsamında verildiği ve bu kararların iptaline ilişkin bir yasal düzenleme bulunmadığı gözetilerek, davanın usulden reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin kullandığı ticaret unvanı ve alan adının, davacı şirketlerin tescilli markasına tecavüz teşkil edip etmediği ve haksız rekabete yol açıp açmadığı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taraf markaları arasında görsel, işitsel ve anlamsal benzerlik bulunmadığı, karıştırılma ihtimalinin olmadığı ve davalının kötüniyetinin ispatlanamadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı reddeden kararını onayan istinaf mahkemesi kararının da onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalıya ait internet alan adının davacının tescilli markasına tecavüz oluşturduğu iddiasıyla açılan davada, davalının kötü niyetli alan adı tahsisi yapıp yapmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya ait alan adının, fiilen kullanılmak veya gerçek bir ihtiyacı karşılamak üzere değil, alan adlarına sahip firmaların kendisine veya rakiplerine satmak niyetiyle kötü niyetli olarak tahsis edildiği hususunun değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: İnternet alan adının devri sözleşmesinden kaynaklanan alacak ve internet alan adına müdahalenin önlenmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, sözleşmeye dayalı alacak talebini ispatlayamaması ve fuarın düzenlendiğine dair delil sunulamaması, davalı tarafından internet sitesine erişimin engellendiğine dair iddianın ispatlanamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalının, davacıya ait tescilli "Uğur" markasına tecavüz edip haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, marka tecavüzü ve haksız rekabeti ispatlayacak delil sunamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması, Yargıtay tarafından da uygun görülerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalının tescilsiz alan adı kullanımının davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının alan adı başvurusunun davacının marka tescilinden önce yapıldığı, davalının alan adını kötü niyetle aldığına dair bir delil bulunmadığı ve davacının marka hakkının alan adı başvurusu tarihinden önceki kullanımını kanıtlayamadığı gözetilerek, davalının alan adı kullanımının marka hakkına tecavüz veya haksız rekabet oluşturmadığı gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tescilli bir marka ile benzerlik gösteren bir ticaret unvanı ve alan adı kullanımının marka hakkı ihlali ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6769 sayılı SMK'nın marka hakkına tecavüz ve haksız rekabeti kapsayan özel hükümler öngörmesi ve davacının da bu özel hükümlere dayanması nedeniyle, haksız rekabet hükümlerinin SMK ile birlikte uygulanmasına gerek olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının haksız rekabetin tespiti ve men'ine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalının marka, ticaret unvanı ve alan adı kullanımlarının davacının marka hakkına tecavüz ve haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi’nin, davalının fiili kullanımlarının davacının marka hakkına tecavüz oluşturduğu, ancak davalı marka, ticaret unvanı ve alan adı kullanımlarında tecavüz ve haksız rekabetin bulunmadığı yönündeki kararında usul ve yasaya aykırılık görülmediğinden, İlk Derece Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından daha önce kullanılan "Afratafra.org" alan adına dayalı olarak, davalı şirketin "AFRA TAFRA" marka başvurusuna yapılan itirazın reddi üzerine açılan, Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali ve marka hükümsüzlüğü davasında, davacının alan adı kullanımının marka kullanımına denk olup olmadığı ve davalı şirketin marka başvurusunun kötü niyetli sayılıp sayılmayacağı hususları.
Gerekçe ve Sonuç: İlk Derece Mahkemesinin, davacının alan adı kullanımının bazı hizmet sınıfları bakımından marka kullanımına denk olduğunu kabul ederek davayı kısmen kabul etmesi ve davalı şirketin kötü niyetli marka başvurusunda bulunduğuna dair yeterli delil bulunmadığına karar vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurularını esastan red kararı onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.