Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hakaret”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: İşçinin sosyal medya paylaşımındaki ifadeleri nedeniyle yapılan feshin haklı olup olmadığı ve işe iade edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: İşçinin hakaret içeren sosyal medya paylaşımının, muhatabı asıl işverenin yöneticileri olduğunun ceza mahkemesi kararıyla sabit olduğu ve bu durumun 4857 sayılı Kanun kapsamında haklı fesih nedeni oluşturduğu; ancak Anayasa Mahkemesi'nin ifade özgürlüğünün ihlal edildiğine dair verdiği karara uyulması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilmesi nedeniyle kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, iş arkadaşları ve işvereni hakkında ağır hakaret ve suçlamalar içeren yazıları yazdığının Adli Tıp Kurumu raporuyla tespit edilmesi ve bu durumun iş sözleşmesinin haklı feshi için yeterli bir sebep teşkil etmesi gözetilerek, davacının kıdem ve ihbar tazminatı taleplerinin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika yöneticisine verilen bir yıl süreyle geçici olarak yöneticilik görevinden uzaklaştırma cezasının hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sendika yöneticisinin sosyal medya paylaşımlarının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi ve sendika tüzel kişiliğine yönelik hakaret içermediği, ayrıca disiplin cezasına dayanak gösterilen gerekçelerin somut olmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin iş sözleşmesinin fesih nedeninin haklı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının genel müdür yardımcısının yokluğunda diğer işçilerin bulunduğu ortamda küfürlü sözler kullanmasının iş sözleşmesinin haklı feshi için yeterli bir sebep olduğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşçinin işveren tarafından iş akdinin haksız yere feshedildiği iddiasıyla açtığı işe iade davasının reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bölge amirine hakaret etmesi ve sonrasında işyerini terk ederek devamsızlık yapması fiillerinin 4857 sayılı İş Kanunu'nun 25/II-d ve g bentleri uyarınca haklı fesih sebebi oluşturduğu değerlendirilerek, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı erkeğin eşinin hakaret ve tehditleri nedeniyle açtığı boşanma davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin, eşinin hakaret ve tehditlerine dair iddiasını ispatlayamaması ve tanık beyanlarının da bu iddiaları desteklememesi gözetilerek, davalı kadına yüklenebilecek bir kusur olmadığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi, maddi ve manevi tazminat talepleri ile yoksulluk nafakası talebinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının erkeğe yönelik hakaretlerinin süreklilik arz etmesi nedeniyle, boşanmaya sebep olan olaylarda kadının erkeğe göre daha ağır kusurlu olduğu, bu husus gözetilmeden tarafların eşit kusurlu olarak kabul edilmesinin ve buna bağlı olarak erkeğin tazminat taleplerinin reddinin ve kadına yoksulluk nafakasına hükmedilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının kısmen bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Karşılıklı boşanma davasında, tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak maddi-manevi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadının evi terk etmesinin tek başına kusur olarak değerlendirilemeyeceği, erkeğin de hakaret içeren sözler sarf ettiği ve kadına şiddet uyguladığı hususları gözetilerek, tarafların boşanmaya sebebiyet veren olaylarda eşit kusurlu oldukları kabul edilerek, yerel mahkemenin kusur belirlemesi ve erkeğe tazminata hükmetmesi yönünden bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında, evlilik birliğinin temelinden sarsılıp sarsılmadığı, sarsıldıysa hangi tarafın daha kusurlu olduğu ve boşanmaya karar verilip verilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı erkeğin sadakatsiz davranışları nedeniyle davalı kadının kıskançlık ve hakaretlerinin tepkisel olduğu, davalı tarafın kusurunun ispatlanamadığı ve taraflar arasındaki evlilik birliğinin temelinden sarsıldığı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı erkeğin, evlilik birliğinin temelden sarsılması nedeniyle boşanma davasının reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının temyizi üzerine, boşanma koşullarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı erkeğin şiddet, hakaret ve aşağılama gibi pek kötü muamele ve onur kırıcı davranışlarının kanıtlanması ve evlilik birliğinin temelden sarsıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle, davalı erkeğin temyiz talebi reddedilerek bölge adliye mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna bağlı olarak tazminata hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, davalı-karşı davacı kadının ağır kusurlu olduğunu kabul ederken, kadının hakaret vakıasına dayandığı halde karşı davacı erkekten "hakaret etmek" kusurunu çıkartarak yanılgılı değerlendirme yapması ve tarafların eşit kusurlu olduğunun gözetilmemesi nedeniyle bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Boşanma davasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı kadının kayınvalidesine hakaret etmesi ve ailesi ile yemek yememesi gibi davranışlarının da boşanmada kusurlu olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davalı erkeği tam kusurlu sayan kararının gerekçesi düzeltilmiş ve davalı erkeğin ağır, davacı kadının ise az kusurlu olduğuna karar verilerek hüküm onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.