Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hayatın Olağan Akışı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davalı işverenin, davacının yıllık izin alacağının miktarına itiraz etmesi nedeniyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın önceki bozma kararına uyularak yapılan yargılamada, davacının yıllık izin kullanımı hususunda beyanının alınması ve dosya kapsamında değerlendirilerek hüküm kurulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davacının yıllık izin alacağına hükmeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından davacı aleyhine başlatılan icra takibinin dayanağı olan senedin geçerliliği ve davacının borçlu olup olmadığının tespiti ile kötüniyet tazminatı talebinin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, davacıya yüklü miktarda borç verdiğini iddia etmesine rağmen bunu ispatlayamaması, davacının düşük ücretiyle çalışıyor olması ve davalı işverenin işçiden teminat senedi alması gibi hususlar değerlendirilerek davacının senetten kaynaklı borçlu olmadığının tespitine ve davalı aleyhine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi yönündeki yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalışma süresi boyunca yıllık ücretli izin kullanıp kullanmadığı ve buna bağlı olarak yıllık izin ücreti alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 22 yıllık çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığına dair beyanının hayatın olağan akışına aykırı olduğu gerekçesiyle daha önce bozma kararı verilmiş ise de, bozma sonrası davacının aynı beyanda ısrarcı olması ve mahkemenin bu beyana itibar etmesi usul ve yasaya uygun bulunarak, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı şirketin, davacı işçiye yıllık izin ücreti ödenmesi gerektiği yönündeki yerel mahkeme kararına itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı işçinin beş yıldan fazla süredir çalıştığı halde hiç yıllık izin kullanmadığına dair beyanının hayatın olağan akışına uygun olduğu ve davalı şirketin de aksini ispatlayacak belge sunmadığı değerlendirilerek, yerel mahkemenin davacı lehine yıllık izin ücreti ödenmesine hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada, davacının yıllık izin ücretine hak kazanıp kazanmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının on bir yılı aşan çalışma süresi boyunca hiç izin kullanmadığına dair beyanı ve davalı tarafın izin kullanıldığına dair herhangi bir belge sunmaması gözetilerek, yerel mahkemenin davacının yıllık izin ücretine hak kazandığı yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, ücret, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının olup olmadığı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 20 yıllık çalışma süresi boyunca sadece 68 gün yıllık izin kullanmış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olması ve hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü gereği davacının çalışma süresi boyunca kullandığı yıllık izin gün sayısının tespiti gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin, davalı işverenin alt işverenleri nezdinde çalıştığı dönemdeki yıllık izin ücretlerinin davalıdan talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının alt işveren nezdinde çalıştığı dönemde hiç yıllık izin kullanmadığının kabulünün hayatın olağan akışına aykırı olması ve bu hususun davacıdan beyan alınarak aydınlatılması gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kurulması nedeniyle, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının davalı şirket nezdinde geçen hizmet süresi, aldığı ücret, kıdem ve ihbar tazminatı, fazla mesai, ulusal bayram ve genel tatil ücreti ile yıllık izin ücreti alacaklarının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 21 yıl boyunca hiç yıllık izin kullanmadığının kabulü ile yıllık izin ücretinin hesaplanmasının hayatın olağan akışına aykırı olması ve davalı tarafından izin kullanıldığına dair belge sunulması nedeniyle, mahkemenin davayı aydınlatma yükümlülüğü gereği davacının yıllık izin kullanıp kullanmadığı hususunu araştırması gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin işyeri hekimliği ücreti alacağı talebiyle açtığı davada, davalı işverenin davacının aldığı ücretin hem acil doktorluğu hem de işyeri hekimliği için ödendiğini iddia etmesi nedeniyle işyeri hekimliği ücreti alacağının bulunup bulunmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çalışma dönemi boyunca aldığı ücretin, diğer acil doktorlarının aldığı ücretlerden daha yüksek olması, farklı işyerlerinde de işyeri hekimi olarak çalışması ve sekiz yıl boyunca işyeri hekimliği ücretini talep etmeden çalışmasının hayatın olağan akışına aykırı olması hususları değerlendirilerek davacıya ödenen ücretin hem acil doktorluğu hem de işyeri hekimliği için olduğu ve bu nedenle işyeri hekimliği ücreti alacağının bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı yerinde görülerek dosyanın Hukuk Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı işçinin iş sözleşmesinin feshi nedeniyle kıdem, ihbar, yıllık izin ve fazla mesai alacaklarına ilişkin açtığı davada, yıllık izin alacağının hesaplanmasında eksik inceleme yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının beş yıldan fazla çalıştığı işyerinde hiç yıllık izin kullanmamış olmasının hayatın olağan akışına aykırı olması ve hakimin davayı aydınlatma yükümlülüğü gözetilerek, davacının yıllık izin kullanımı konusunda beyanının alınması ve sonucuna göre yeniden değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının işe iade kararına rağmen işe başlatılmaması nedeniyle talep ettiği yıllık izin ücreti alacağının miktarına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının uzun yıllar hiç yıllık izin kullanmadığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olması ve banka kayıtları incelenerek ücret bordrolarındaki yıllık izin ücreti tahakkuklarına ilişkin değerlendirme yapılması gerektiği hususunda bozma kararı verilmesi üzerine, mahkemece yapılan inceleme sonucu hesaplanan yıllık izin ücreti alacağının doğru olduğu değerlendirilerek, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının iş akdinin feshi nedeniyle talep ettiği yıllık izin ücreti alacağının miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 12 yıllık çalışma süresi boyunca hiç yıllık izin kullanmadığı iddiasının hayatın olağan akışına aykırı olması ve mahkemenin davayı aydınlatma yükümlülüğü kapsamında davacının beyanını alıp tüm delilleri değerlendirerek karar vermesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurması gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.