Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tüketici Mahkemesi Görevi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Ayıplı taşınmaz nedeniyle açılan alacak davasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmazın müteahhidin payına düşen bir taşınmaz olduğunun taraflarca kabul edilmesi ve 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un konut ve tatil amaçlı taşınmazları da kapsamına alması gözetilerek görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğuna ve yerel mahkemenin görevsizlik kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Devremülk sözleşmesinden cayma nedeniyle açılan davanın hangi tüketici mahkemesinin görevli olduğu hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Devremülk sözleşmesinden kaynaklanan cayma hakkının kullanılması sebebiyle açılan davanın, taşınmazın aynına ilişkin bir dava niteliğinde olmadığı ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73/5. maddesi uyarınca tüketicinin yerleşim yerindeki mahkemenin görevli olduğu gözetilerek davanın ilk açıldığı yer mahkemesi olan ... 5. Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğuna karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Devre mülk sözleşmesinin iptali ve bedel iadesi davasında, taşınmazın aynına ilişkin bir talep olmadığı halde yetkisizlik kararı veren asliye hukuk mahkemesi ile tüketici mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Devre mülk hakkının Kat Mülkiyeti Kanunu'nda düzenlenen taşınmazın müşterek mülkiyet payına bağlı bir hak olması ve davanın taşınmazın aynına ilişkin olmayıp, tüketici işlemi niteliğinde bir sözleşmeden kaynaklanması nedeniyle, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73/5. maddesi gereğince tüketici mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, ilk dava açılan yer mahkemesi olan ... 7. Tüketici Mahkemesi'nin yargı yeri olarak belirlenmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kredi kartı borcundan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında görevli mahkemenin tüketici mahkemesi mi yoksa ticaret mahkemesi mi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 3. ve 83/2. maddeleri uyarınca, kredi kartı sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıya ait tekel bayiden satın alınan votkanın yol açtığı iddia edilen metil alkol zehirlenmesi nedeniyle oluşan zararların tazmini talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın, tüketici işlemi niteliğindeki bir satış sözleşmesinden kaynaklanması ve davanın açıldığı tarihte yürürlükte olan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 23. maddesi gereğince görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olması gerektiği gözetilerek, asliye hukuk mahkemesince esasının incelenmesi ve bölge adliye mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararlar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kapatılan bir özel eğitim kurumuna verilen senede dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasında görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olup olmadığı ve hükmedilen vekalet ücretinin miktarı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının eğitim hizmeti karşılığında senedi verdiği kurumun kapatılması ve Maliye Hazinesi'nin alacağa halef olması nedeniyle davalının tüketici konumunda olduğu ve uyuşmazlığa bakma görevinin Tüketici Mahkemesi'nde olduğu, ayrıca hükmedilen vekalet ücretinin karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesini aştığı gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı bankanın, konut kredisinin ödenmesi karşılığında ipotek fekki taahhüdünde bulunmasına rağmen, borç ödendikten sonra ipoteği fek etmemesi nedeniyle açılan ipoteğin fekki davasında görevli mahkemenin belirlenmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Konut finansmanı sözleşmelerinden kaynaklanan uyuşmazlıklarda, davacının taşınmazı satın alan kişi ve dolayısıyla kredi borcunun ödenmesiyle ipoteğin fekkini talep eden konumda bulunması sebebiyle tüketici sıfatına haiz olduğu ve bu nedenle 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 73. maddesi uyarınca davaya bakma görev ve yetkisinin Tüketici Mahkemesinde olduğu gözetilerek, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Ödenmeyen araç kredisi borcundan kaynaklanan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi sözleşmesinin ticari amaçla kullanılan bir araç alımı için yapılmış olması ve tarafların ticari işletmeler olması sebebiyle, uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi’nde değil Asliye Ticaret Mahkemesi’nde çözümlenmesi gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesinin görevsizlik kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı doktorun tıbbi uygulama hatası nedeniyle hastanın ölümünden sorumlu tutulup tutulamayacağı ve tazminat ödenip ödenmeyeceğine ilişkin hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın vekalet akdine dayanması ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle Tüketici Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin esasa girerek karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Avukatlık ücret sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasında görevli mahkemenin tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekalet akdinin 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında olduğundan ve davanın bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin esasa ilişkin karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Özel hastanede gerçekleştirilen gebelik takibi sürecinde tıbbi ihmal iddiasıyla açılan tazminat davasında görevli mahkemenin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalı doktor ve özel hastane arasındaki ilişkinin vekalet akdi niteliğinde olması ve vekalet akdinin 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında bulunması nedeniyle, uyuşmazlığa Tüketici Mahkemesi'nin bakması gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kentsel dönüşüm kapsamında yapılan sözleşmede, davacının daha küçük bir daire verilmesi ve dairenin değerinin daha yüksek belirlenmesi nedeniyle mağdur edildiği iddiasıyla açılan menfi tespit davasında tüketici mahkemesinin görevli olup olmadığı ve davanın esası.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın esasının, tüketici mahkemesinin görev alanına girmediği, ayrıca davacının tüketici sıfatıyla harçtan muaf olduğu gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı, harç iaadesi yönünden düzeltilerek onanmıştır.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.