Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tanıma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Belirsiz alacak davasında davacıya talebini tam ve kesin olarak belirlemesi için yasal süre verilip verilmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 7251 sayılı Kanun ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 107/2. maddesi gereğince, belirsiz alacak davasında davacıya talebini tam ve kesin olarak belirlemesi için iki haftalık kesin süre verilmesi gerekirken bu süre tanınmadan hüküm kurulması usul hatası olarak değerlendirilerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Libya mahkemesince verilen bir kararın Türkiye'de tanınması ve tenfizi talebi üzerine, yerel mahkemenin tanımaya karar vermesi davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay’ın daha önceki bozma ilamında tanıma talebinin şartlarının incelenmesi gerektiği belirtilmiş olup, yerel mahkemece yapılan incelemede tanıma şartlarının oluştuğu ve davalıya yapılan tebligatın da usulüne uygun olduğu gözetilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilen bir mahkeme kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizi talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine giren bir dava olmaması, gıyabi kararın ilgili ülkenin kanunlarına uygun olması, kamu düzenine aykırı olmaması ve 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un tanıma ve tenfiz koşullarını taşıması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tanıma ve tenfizine ilişkin davada, davalının usulüne uygun tebligat yapılmadığı ve savunma hakkının ihlal edildiği iddiasıyla yabancı mahkeme kararının tenfizinin reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının, tarafların vekiller aracılığıyla temsil edildiği, kararın vekile tebliğ edilerek kesinleştiği ve 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un 54. maddesindeki tenfiz şartlarının oluştuğu gözetilerek, davalının temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilen ve kesinleşen bir mahkeme kararının Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının, Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmeyen bir konuda verildiği, davalıya usulüne uygun tebligat yapıldığı, davalının savunma hakkının kısıtlanmadığı ve kararın kamu düzenine aykırı olmadığı gözetilerek, 5718 sayılı Milletlerarası Özel Hukuk ve Usul Hukuku Hakkında Kanun'un ilgili hükümleri uyarınca yabancı mahkeme kararının tanınması ve tenfizine yönelik yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Almanya'da verilen ve kesinleşen bir alacak davası kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yabancı mahkemede usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen savunma hakkını kullanmamış olması, kararın Türk mahkemelerinin münhasır yetkisine girmemesi ve kamu düzenine aykırı olmaması gözetilerek, tanıma ve tenfiz talebinin yasal koşulları taşıdığı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının Türkiye'de tanınması ve tenfizi için gerekli şartların oluşup oluşmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının davalıya usulüne uygun tebliğ edildiği, Türkiye ile kararın verildiği devlet arasında karşılıklılık esasının bulunduğu ve kararın kamu düzenine aykırı olmadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin yabancı mahkeme kararının tenfizine ilişkin kararının, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesi dışında, onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fransa'da verilmiş bir boşanma, velayet ve nafaka hükmünün Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfiz şartlarını taşıdığı, Türk kamu düzenine aykırı olmadığı ve davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmediği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkeme kararının (Hollanda Gelderland Mahkemesi boşanma kararı) Türkiye'de tanınması ve tenfizi için gerekli şartların oluşup oluşmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının usulüne uygun olarak Türkçeye çevrildiği, kesinleştiği, kamu düzenine aykırı olmadığı ve tanıma ve tenfiz için diğer yasal koşulların da yerine getirildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının istinaf incelemesi sonucu onanması ve davalı vekilinin temyiz isteminin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkemece verilmiş bir kayyım tayin kararının Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararının Türk vatandaşlarına yük getireceği, 5718 sayılı Kanun'un amacına aykırı olacağı, adil yargılanma hakkını engelleyeceği, yabancı kararın tenfizi neticesinde Türk kamu düzenini ihlal etmediği ve millî hukuka aykırı olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davanın ıslah yoluyla tanıma ve tenfiz davasına dönüştürülmesinin, yabancı mahkeme kararının tanıma ve tenfiz koşullarının oluşup oluşmadığının ve karşı tarafın boşanma davasının tefrik edilmesinin hukuka uygun olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu, davalı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürdüğü nedenlerin kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yabancı mahkemede görülen anlaşmalı boşanma davasında tarafların aynı avukat tarafından temsil edilmesinin Türk kamu düzenine açıkça aykırı olup olmadığı ve bu kararın Türkiye'de tanınıp tenfiz edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Yabancı mahkeme kararında, tarafların aynı avukatla temsil edilmesinin, Türk hukuk sistemindeki vekilin taraflara sadakat ve menfaat çatışmasından kaçınma yükümlülüğü ile Tebligat Kanunu'ndaki hasma tebligat yasağı hükümlerine aykırı olmasına rağmen, bu durumun Türk kamu düzenine açıkça aykırılık oluşturmadığı ve yabancı mahkeme kararının hukuki güvenilirliği zedelemediği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.