Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tespit Dışı Bırakma”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kıyı kenar çizgisinde kalması nedeniyle tespit dışı bırakılan taşınmazın bedelinin tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının tapulu taşınmazının bir kısmının kıyı kenar çizgisinde kalması sebebiyle tespit dışı bırakıldığı, kadastro mahkemesinin görevsizlik kararı vermesi üzerine genel mahkemede açılan tazminat davasında, taşınmazın bedelinin net gelir metoduna göre hesaplanmasında isabetsizlik görülmediği, ancak faizin dava tarihinden itibaren işletilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol boşluğu olarak tespit dışı bırakılan taşınmazın mülkiyeti iddiasıyla açılan tescil davasının kabulü.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın fiilen yol olarak kullanılmadığı, davacıların taşınmaz üzerinde zilyetlik koşullarını sağladığı ve kadastro öncesi hukuki sebeplere dayalı tescil davalarında süre sınırlaması olmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu yol olarak tespit dışı bırakılan taşınmazın davacı tarafından zilyetlikle iktisap edildiği iddiasıyla açılan tescil davasında, davacı lehine zilyetliğin oluşup oluşmadığı ve davanın süresinde açılıp açılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle edinim koşullarının oluştuğunun tespit edilmesi ve Yargıtay’ın önceki bozma kararında kadastro öncesi nedenlere dayanarak hakkında tutanak düzenlenmeyen yerlerle ilgili açılan davalara ilişkin yasalarda süre sınırı bulunmadığının belirtilmesi gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine tescile hükmettiği karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacılar ile Hazine arasında, kadastro çalışmaları sonucu tespit dışı bırakılan bir taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme, davacıların taşınmaz üzerindeki zilyetliklerini kazandırıcı zamanaşımı yoluyla ispatladıkları ve Hazine vekilinin temyiz itirazının kararın bozulması için yeterli bir sebep teşkil etmediği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol olarak tespit dışı bırakılan bir alanın davacıya ait parselin bir parçası olduğunu iddia ederek tescilini istediği uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu alanın davacının zilyetliğinde ve tasarrufunda olduğu, kadastro çalışmaları sırasında hatalı olarak yol vasfıyla tespit dışı bırakıldığı ve davacıya ait parsele dahil olduğunun tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkemenin davayı kabul kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan taşınmazın olağanüstü zamanaşımı yoluyla kazanılıp kazanılmadığı ve tescil edilip edilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, taşınmazın mülkiyetinin kazanımı için gerekli olan tüm delilleri toplamadan, komşu parsellerin durumunu, dere yatağının etkisini, hava fotoğraflarını ve kadastro sınırlamalarını yeterince incelemeden hüküm kurması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan bir taşınmazın tapu kaydına tescil edilip edilmeyeceği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmaz üzerinde yirmi yıldan uzun süredir malik sıfatıyla zilyetliğini aralıksız ve çekişmesiz olarak sürdürdüğünün tespit edilmesi ve kadastro tespitinin hatalı olduğunun anlaşılması gözetilerek, mahkemenin tescile ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında yol olarak terkin edilen taşınmazın tapuya tescili davasında, taşınmazın mülkiyetinin tespiti yerine tapuya tesciline karar verilip verilemeyeceği ve yargılama giderlerinden kimin sorumlu olacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu taşınmaz bölümü kadastro tespitinden sonra belediyece fiilen yol olarak açılıp kamu hizmetine sunulmuş olması ve davacıların zilyetliğinin de kabulü ile davacılar lehine mülkiyetin tespitine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, Hazine'nin yasal hasım sıfatı ve davacıların zilyetliğinin kabul edilmiş olması gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir kısmının davacı adına tescili istemiyle açılan davanın, kesinleşmiş mahkeme kararı nedeniyle reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın aynı taraflar arasında, aynı konuda ve aynı sebebe dayanarak açılmış bir önceki davada verilen kararın kesin hüküm oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakılan ve davacılar tarafından mülkiyetleri iddia edilen bir alanın tapuya tescili talebi üzerine, Hazine'nin yargılama giderlerinden sorumlu tutulup tutulmayacağı hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu tescil davalarında Hazine ve ilgili kamu tüzel kişilerinin TMK m.713/3 uyarınca yasal hasım konumunda olmaları ve bu nedenle yargılama giderlerinden sorumlu tutulamayacakları gözetilerek, yerel mahkeme kararının Hazine aleyhine hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderlerine ilişkin kısmı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında taşlık olarak tespit dışı bırakılan taşınmazların davacı adına tescili talebiyle açılan davada, yargılama giderleri ve harçların kimden alınacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı Hazine'nin yasal hasım sıfatıyla davada yer alması ve harçlardan muaf olması nedeniyle, yargılama giderleri ve harçların davacıdan alınması gerektiği gerekçesiyle, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tapu iptal ve tescil davasında, davaya konu taşınmazın kadastro çalışmaları sırasında tespit dışı bırakıldığı ve sonradan Hazine adına tescil edildiği bir durumda, davacıların imar ve ihya yoluyla zilyetlik iddiasının kabul edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Çalılık ve taşlık olarak tespit dışı bırakılan yerlerin orman kadastrosu yapılana kadar orman sayılacağı, davaya konu taşınmazın da orman kadastrosu kesinleşene kadar orman niteliğinde olduğu ve bu nedenle davacıların zilyetliğine değer verilemeyeceği gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.