Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Vasıflı İşçi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı işçinin aylık ücret miktarının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, emsal ücret araştırması, tanık beyanları, davacı işçinin yaşı, meslekte geçirdiği süre ve işinin niteliği gibi tüm delilleri birlikte değerlendirerek davacının aylık ücretini belirlemesinde bir isabetsizlik bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadroya geçiş sonrasında bir yıldan fazla süreyle vasıflı işte çalıştırıldığını iddia eden işçinin, işveren tarafından bağlanan toplu iş sözleşmesi hükmüne göre çalışmasının devamında vasıfsız işte çalıştırılamayacağına ilişkin açtığı davada görevli yargı yerinin adli yargı mı yoksa idari yargı mı olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın, işçi ile işveren arasında sürekli işçi kadrosuna geçişten sonra görev yerinin ve işin değiştirilmesine ilişkin olduğu ve bu nedenle davaya bakmakla görevli yargı yerinin adli yargı olduğu gözetilerek, idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine ilişkin yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, fiilen büro personeli olarak çalıştığı gerekçesiyle toplu iş sözleşmesinin vasıflı işçilere ilişkin hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerin, geçişten önceki ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebileceği ve bu nedenle fiilen büro işlerinde çalışıyor olsa dahi toplu iş sözleşmesinin vasıflı işçilere ilişkin hükümlerinden yararlanamayacağı gözetilerek istinaf kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Bir yıldan fazla süreyle vasıflı işte çalıştırılan davacının, işyerinde bağlayıcı olan toplu iş sözleşmesi gereği vasıfsız bir işte çalıştırılmasının mümkün olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 696 sayılı KHK ve 375 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçilerden olmadığı, dolayısıyla toplu iş sözleşmesinin 29. maddesinden yararlanabileceği ve bu madde gereğince vasıfsız işte çalıştırılamayacağının tespitine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının, usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Bir yıldan fazla süreyle vasıflı işte çalıştırılan işçinin, toplu iş sözleşmesi hükmü gereğince vasıfsız bir işte çalıştırılıp çalıştırılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Toplu iş sözleşmesinde vasıfsız işte çalıştırılamayacağına dair hüküm bulunsa dahi, işçinin hangi işte çalıştırılacağı konusunda işverenin yönetim hakkı bulunduğu gözetilerek, davacının vasıfsız işte çalıştırılamayacağının tespitine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadroya geçiş sonrasında bir yıldan fazla süreyle vasıflı işte çalıştırıldığını iddia eden işçinin, işveren tarafından bağıtlanan toplu iş sözleşmesinin 29. maddesinden yararlanıp yararlanamayacağına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının sürekli işçi kadrosuna geçirilirken vasıflı bir iş kapsamında alınmadığı ve görevlendirme yazıları ile vasıfsız bir işte görevlendirilmesinin yönetim hakkı kapsamında kaldığı değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadroya geçiş sonrasında bir yıldan fazla süreyle vasıflı işte çalıştırıldığını iddia eden işçinin, toplu iş sözleşmesi hükmüne göre çalışmasının devamında vasıfsız işte çalıştırılamayacağına ilişkin açtığı davada görevli yargı yerinin tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığın, işçi ile işveren arasında sürekli işçi kadrosuna geçişten sonra görev yerinin ve işin değiştirilmesine ilişkin olduğu ve bu nedenle davaya bakmakla adli yargının görevli olduğu gözetilerek, idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle davanın usulden reddine dair Bölge Adliye Mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosunda bulunan davacının, daha önce fiilen yürüttüğü vasıflı işlerden alınıp vasıfsız bir işte görevlendirilmesinin hukuka uygunluğu ve toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca yeniden vasıflı bir işte görevlendirilmesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının bir yıldan uzun süredir fiilen yürüttüğü vasıflı işlerden alınıp vasıfsız bir işte görevlendirilmesinin, işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesi hükmüne aykırı olduğu, ancak işçinin hangi işte çalışacağına dair işveren yönetim hakkı da gözetilerek, davacının vasıfsız işte görevlendirilmesinin hukuka aykırı olduğunun tespitine, yeniden vasıflı işte görevlendirilmesi talebinin ise reddine karar verilmiş, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nca da bu karar onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sürekli işçi kadrosuna geçirilen işçinin, kadroya geçişten önceki görevi olan veri giriş personeli olarak çalışmaya devam etmesi talebinin reddine ilişkin istinaf başvurusunun süresinde yapılıp yapılmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının davacı vekiline usulüne uygun olarak tebliğ edildiği ve istinaf başvurusunun yasal süresi içerisinde yapılmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesinin istinaf başvurusunun reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK gereğince sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, vasıflı işçi statüsünde büro personeli olarak çalışıp çalışmadığı ve buna bağlı olarak işyerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin 9. maddesinin (c) ve (d) bentlerinin davacı yönünden uygulanıp uygulanamayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 696 sayılı KHK’nın 127. maddesi ve 375 sayılı KHK’ya eklenen geçici 23. madde uyarınca sürekli işçi kadrolarına geçirilenlerin geçiş öncesi ihale sözleşmesi kapsamındaki hizmetleri yürütmek üzere istihdam edilebileceği, davacının kadroya geçişinden önceki hizmet alım sözleşmesinin temizlik işlerine ilişkin olduğu ve davacının SGK bildirimlerinin de beden işçisi/temizlik görevlisi olarak yapıldığı gözetilerek toplu iş sözleşmesinin 9. maddesinin (c) ve (d) bentlerinin davacıya uygulanabilirliği olmadığından Bölge Adliye Mahkemesi’nin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.