Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Örtülü Feragat”
- Uyuşmazlık: Davacının, işvereninin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamına geçiş talebini reddetmesi üzerine açtığı idari dava sonucu lehte karar çıkmasına rağmen, işverenin eksik ödeme yapması nedeniyle açtığı alacak davasında, taleplerin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve davalı kurumun sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, zamanaşımı süresi dolduktan sonra davacıya bir kısım ödeme yapmasının, zamanaşımından örtülü feragat anlamına geldiği ve bu nedenle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine ilişkin hükmün hatalı olduğu gözetilerek bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Zamanaşımı süresi dolduktan ve dava açıldıktan sonra borçlunun 6552 sayılı Kanun kapsamında yapılandırma başvurusunda bulunması ve ilk taksiti ödemesinin zamanaşımı definden feragat anlamına gelip gelmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının haciz baskısı altında ve 6552 sayılı Kanun'da düzenlenen yapılandırma olanaklarından yararlanabilmek amacıyla yaptığı başvurunun ve ilk taksit ödemesinin, zamanaşımına uğramış borcu kabul ettiği anlamına gelmediği ve davadan feragat şartı da yerine getirilmediğinden bu eylemlerin zamanaşımı definden feragat olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacının kanun hükmü gereği feragat ettiği davada, davalı lehine vekalet ücretine hükmedilip hükmedilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK'nın feragat halinde yargılama giderlerinin davacıya yükletileceğine ilişkin 312. maddesinin lafzı ile hareket edilerek, kanun hükmü gereği yapılan feragatlerde de uygulanmasının negatif eşitlik ilkesine aykırı olduğu ve kanunun amacıyla uyuşmayacağı, bu durumda kanunda örtülü boşluk bulunduğu, davacının kanunun emredici hükmü gereği davasından feragat etmiş olması sebebiyle anılan maddenin amaca uygun sınırlandırma yöntemi ile olaya uygulanmaması gerektiği ve bu nedenle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararındaki vekalet ücretine hükmedilen kısımlar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından kanun hükmü gereği yapılan davadan feragat üzerine davalı lehine vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 5510 sayılı Kanun'un geçici 90. maddesi gereği davadan feragat etmek zorunda olması ve bu nedenle 6100 sayılı HMK'nın 312. maddesinin amaca uygun sınırlandırma yöntemiyle davaya uygulanmaması gerektiği, örtülü kanun boşluğu bulunduğu ve negatif eşitlik ilkesi gereği davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gözetilerek, istinaf başvurusunun reddine ve ilk derece mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İş sözleşmesinin feshinden sonra taraflar arasında imzalanan sözleşmenin ikale mi yoksa tasfiye sözleşmesi mi olduğu ve davanın reddine ilişkin hükmün bu sözleşme kapsamında doğru olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İş sözleşmesinin feshinden sonra yapılan sözleşmenin, ikale değil, işçinin feshi kabul ettiği ve işe iade davası açmaktan örtülü olarak feragat ettiği anlamına gelen bir tasfiye sözleşmesi olarak nitelendirilmesi ve ayrıca birlikte istihdam durumunda işe iade edilecek şirketin karar hükmünde belirtilmemesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı üniversitenin, davalı Kurum tarafından yapılan kesintilerden kaynaklanan faiz alacağına ilişkin davasından kanun gereği feragat etmesi nedeniyle davalı lehine vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının kanunun emredici hükmü gereği davasından feragat etmiş olması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 312. maddesinin birinci fıkrasının amaca uygun sınırlandırma yöntemiyle uygulanmaması ve davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı belediyenin, davacı sendikanın üyelerinden kesinti yoluyla tahsil ettiği sendika aidatlarını eksik ve/veya hiç ödememesi nedeniyle açılan alacak davasında, davalı tarafından yapılan ödemelerin hangi kalemlerden (faiz veya anapara) mahsup edileceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı belediyenin ödeme yapmayı kabul ettiği sendika aidatlarının, davacı sendikanın talebi ve taraflar arasındaki protokol hükümleri uyarınca öncelikle işlemiş faizden, kalan kısmının ise anaparadan mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sendika aidat alacağı davasında, davalı tarafından yapılan ödemelerin mahsup şekli ve alacağın miktarının tespiti uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından yapılan ödemelerin hangi alacağa mahsuben yapılacağı hususunda taraflar arasında bir anlaşma olmadığı, dolayısıyla ödemelerin öncelikle faize mahsubunun yapılması gerektiği, hükme esas alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya uygun olduğu ve bozma ilamına uygun şekilde hesaplama yapıldığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Takip kesinleştikten sonra borcun zamanaşımına uğradığı iddiasıyla icranın geri bırakılması talebine konu kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, bonoya dayalı alacak hakkının vadeden itibaren üç yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu ve somut olayda takip kesinleştikten sonraki dönemde üç yıl süreyle hiçbir takip işlemi yapılmadığı, zamanaşımını kesen bir nedenin de bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin icranın geri bırakılmasına dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Tüketici kredisinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, alacağın zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve davalının borcu ikrar edip etmediği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının imzaladığı protokolün borç ikrarı niteliğinde olup olmadığının ve bu ikrarın zamanaşımından feragat anlamına gelip gelmediğinin değerlendirilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle protokolün imzalandığı tarihte alacağın zamanaşımına uğradığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Geçici görev yolluğu (harcırah) talebinin ücret alacağı mı yoksa tazminat niteliğinde mi olduğu ve buna bağlı olarak hangi zamanaşımı süresine tabi olduğuna ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Harcırah alacağının iş sözleşmesinden kaynaklanan ve ücretin eki niteliğinde olan bir ödeme olması nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunu'nun 32/son maddesi uyarınca beş yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, yerel mahkemenin bu hususta yanılgıya düştüğü ve direnme kararının gerçekte yeni bir hüküm niteliğinde olduğu gözetilerek dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.