Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“2942 Sayılı Kanun Madde 36”
- Uyuşmazlık: İmar uygulaması sırasında bedele dönüştürülen davacı payına takdir edilen karşılığın artırılması davasında, bedelin tespiti ve vekâlet ücretine hüküm yönünden uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ile 2942 sayılı Kanun'a eklenen geçici 12. madde uyarınca, arsa niteliğindeki taşınmaza uygulanan bedelin tespitinde ve güncellenmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak vekâlet ücretine maktu olarak hükmedilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bir kısmının sonradan davalıya satılması nedeniyle, davacı idare tarafından açılan kamulaştırmadan sonra alınan tapu kaydının iptali ve idare adına tescili isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazdaki hissenin, ortaklığın giderilmesi davasındaki satış işleminden önce kamulaştırıldığı ve bu nedenle davalıya ihale edilmesinin isabetsiz olduğu gözetilerek, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36. maddesi uyarınca yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması neticesinde bedele dönüştürülen davacı hissesine biçilen bedelin yetersiz olduğu iddiasıyla açılan dava.
Gerekçe ve Sonuç: 6745 sayılı Kanun'un 35. maddesi ve 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'na eklenen geçici 12. madde uyarınca, uygulamanın tapuda tescil tarihi esas alınarak emsal değer tespiti ve bu değerin dava tarihine güncellenmesi suretiyle hesaplanan bedelin uygun olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra açılan irtifak hakkı tescil davasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitlerinin 13.08.1973 tarihinde kesinleştiği ve irtifak hakkının kadastro tutanaklarında yer almadığı, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin üçüncü fıkrasındaki 10 yıllık hak düşürücü süre gözetilerek davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadığından, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, bedelin miktarı, faiz başlangıç tarihi ve haciz/ipoteklerin bedelden düşülüp düşülmeyeceği hususlarında anlaşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ilgili maddeleri, Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararı ve Yargıtay içtihatları gözetilerek, mahkemenin kamulaştırma bedelini eksik hesaplaması, faiz başlangıç tarihini hatalı belirlemesi ve haciz/ipotekleri dikkate almaması nedeniyle karar düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın idare adına tescili davasında, Anayasa Mahkemesinin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesi üzerine, bedele hangi faizin uygulanacağı hususunda ihtilaf.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesinin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve her davanın açıldığı tarihteki hukuki duruma göre karara bağlanması ilkeleri gözetilerek, bedele davanın açıldığı tarihten 4 ay sonrasından itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği, ancak bu husustaki hatanın yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği değerlendirilerek, ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti kesinleştikten sonra 2942 sayılı Kanun'un 36. maddesi uyarınca pilon yeri ve irtifak hakkının tescili talebinde bulunulması üzerine açılan davanın reddine ilişkin temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca kadastro tespit tutanağının kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve bozma ilamı ile oluşan kesin hüküm nedeniyle davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı idare, kamulaştırma işlemlerinin tamamlanmasından sonra davalılar adına tapu tesisi yapıldığını iddia ederek, 2942 sayılı Kanun'un 36. maddesi uyarınca tapu kaydının iptali ve yol olarak terkini istemektedir.
Gerekçe ve Sonuç: Bilirkişi raporlarına dayanılarak, dava konusu taşınmazın kamulaştırılan kısım içerisinde yer almadığının tespit edilmesi ve 2942 sayılı Kanun'un 36. maddesindeki koşulların oluşmadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, Yargıtay'ın bozma kararına uyularak verilen kararın temyiz incelemesidir.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun ilgili maddeleri ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun temyiz incelemesine ilişkin hükümleri uyarınca, taşınmaza gelir metoduyla değer biçilmesinin, adil ve hakkaniyete uygun bedelin ödenmesinin, üretim masraflarının brüt gelirin 1/3'ü oranında alınmasının ve uygulanan kapitalizasyon faizi, objektif değer artışı ve azalışı oranlarının yerinde olduğu değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma işleminin ardından davalı adına tapu tescili yapılan taşınmaz için davacı idare tarafından açılan kamulaştırmadan sonra alınan tapu kaydının iptali ve yol olarak terkini davasının reddine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 36. maddesinde belirtilen koşulların oluşmadığı, bilirkişi raporlarıyla dava konusu taşınmazın kamulaştırılan alan içinde olmadığının tespit edilmesi gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İmar uygulaması iptal edilen ve geri dönüşüm işlemleri yapılan taşınmazda, kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat istenen davada, 7221 sayılı Kanun'un 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 18. maddesine eklenen yeni fıkranın dava şartı olarak kabul edilip edilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Her davanın açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilmesi gerektiği, dava konusu taşınmazın niteliğinin belirlenerek emsal veya gelir yöntemiyle değerinin tespit edilmesi gerekirken, 7221 sayılı Kanun'un ilgili hükmünün dava şartı olarak kabul edilerek kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat talebinin reddine karar verilmesinin hatalı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Enerji nakil hattı geçirilen taşınmaz için kamulaştırmasız el atma tazminatı ile 2942 sayılı Kanun'un 36. maddesine dayalı tescil davasının birlikte açılması ve bu davalarda verilen kararların temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminata hükmedilmesi halinde, aynî hakkın tescilinin bu dava türünün doğal sonucu olduğu ve tescil hükmünün kurulmasının sonuç itibarıyla doğru olduğu gözetilerek, tescil davası yönünden temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.