Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“4650 Sayılı Kanunla değişik 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu”
- Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun öngördüğü uzlaşma şartlarına uyulup uyulmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 7. ve 8. maddelerinde öngörülen uzlaşma şartlarının yerine getirilmeden dava açıldığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının Bölge Adliye Mahkemesi tarafından onanması ve Yargıtay tarafından da bu kararın onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespiti davasında, belirlenen bedelin usul ve yasaya uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesinin 1. fıkrasının (g) bendi uyarınca emsal karşılaştırması yapılarak ve Yargıtay'ın önceki bozma kararında onaylanan emsal bedel gözetilerek hesaplanan kamulaştırma bedelinin belirlenmesinde isabetsizlik görülmediğinden ve bozma kararıyla kesinleşen hususlar karşı taraf lehine kazanılmış hak oluşturduğundan, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve tesciline ilişkin davada, belirlenen bedelin yüksek olduğu iddiasıyla davacı idarenin itirazı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaza, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesine uygun olarak net gelir yöntemi kullanılarak adil ve hakkaniyete uygun bir bedel tespit edildiği, aynı bölgedeki emsal taşınmazlara dair Yargıtay kararları da gözetilerek, davacı idarenin temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesinin ardından, bedele uygulanacak faizin başlangıç tarihi ve oranına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve her davanın açıldığı tarihteki hukuki duruma göre karara bağlanması ilkeleri gözetilerek, dava tarihi itibariyle yürürlükte olan 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrası uyarınca faize hükmedilmesi gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan bir taşınmazın bedelinin tespiti ve yol olarak terkini davasında, idarenin belirlenen bedelin fahiş olduğu iddiasıyla yaptığı temyiz başvurusunun incelenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metoduyla değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin davalıya ödenmesinde, taşınmazın tapu kaydının iptali ile yol olarak terkinine karar verilmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesinin ardından fark kamulaştırma bedeline uygulanacak faiz oranı ve başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve her davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasının dava açıldıktan sonra iptal edilmiş olması nedeniyle, fark bedeline dava tarihinden 4 ay sonra başlayarak yasal faiz uygulanması gerektiğine karar verilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesinin ardından, fark kamulaştırma bedeline hangi tarihten itibaren faiz uygulanacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve her davanın açıldığı tarihteki hukuki duruma göre karara bağlanması gerektiği ilkeleri gözetilerek, fark kamulaştırma bedeline davanın açıldığı tarihten dört ay sonra itibaren yasal faiz uygulanması gerektiği gerekçesiyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın tapudan terkinine ilişkin davada, bedelin doğru hesaplanıp hesaplanmadığı ve terkin edilecek alanın miktarı uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’na göre, taşınmazın olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir esas alınarak hesaplanan bedelin adil ve hakkaniyete uygun olduğu, kapitalizasyon faiz oranı ve objektif değer artış oranının yerinde olduğu, ancak terkin edilecek alanın dava dilekçesinde belirtilen miktarla uyumlu olması gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan arsa için belirlenen bedelin davalılar tarafından düşük olduğu iddiasıyla açılan kamulaştırma bedelinin tespiti davasında, Bölge Adliye Mahkemesi tarafından belirlenen bedelin hukuka uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 11. maddesi uyarınca emsal karşılaştırması yöntemiyle belirlediği kamulaştırma bedelinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gözetilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, Anayasa Mahkemesi'nin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesi kararının davaya uygulanıp uygulanmayacağı hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve her davanın açıldığı tarihteki mevzuata göre değerlendirilmesi gerektiği ilkeleri gözetilerek, 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasının iptaline dair Anayasa Mahkemesi kararının, dava açıldıktan sonra verilmiş olması nedeniyle uyuşmazlıkta uygulanamayacağı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasında, Anayasa Mahkemesinin 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasını iptal etmesi üzerine, kamulaştırma bedeline hangi tarihten itibaren faiz uygulanacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Anayasa Mahkemesi'nin iptal kararlarının geriye yürümeyeceği ve davanın açıldığı tarihteki hukuki durumun esas alınması gerektiği gözetilerek, 2942 sayılı Kanun'un 10. maddesinin 9. fıkrasının uygulanması gerektiği ve faizin davanın açıldığı tarihten 4 ay sonrasından itibaren işlemeye başlayacağı gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın yol olarak terkini davasında, davacı idarenin mahkemece belirlenen bedeli yasal süre içinde depo etmemesine rağmen, sonradan depo etmesi nedeniyle davanın reddine karar verilip verilmeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesinin 8. fıkrası uyarınca belirlenen kamulaştırma bedelinin yasal süre içinde depo edilmemesi ve davalı tarafın da işin esasına girilerek karar verilmesini istememesi gözetilerek, davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.