Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Haksız Dava Açılmasına Sebebiyet Verme”
- Uyuşmazlık: Davalı bankanın, davacıların hesabından izinsiz çekilen paranın dava açıldıktan sonra ödenmesi nedeniyle davanın konusuz kalması üzerine yargılama giderlerinden sorumlu tutulup tutulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının dava açılmadan önce davacıların ödeme talebine olumsuz yanıt vermesi ve bu tutumuyla dava açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle, davanın konusuz kalması durumunda dahi yargılama giderlerinden sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı idarenin sehven koyduğu tapu şerhinin kaldırılmasına ilişkin davada, şerh dava devam ederken kaldırıldığı için davanın konusuz kalıp kalmadığı ve vekalet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği uyuşmazlığıdır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı idarenin şerhi dava açılmadan önce kaldırmak için girişimde bulunmuş olsa da şerhin dava aşamasında kaldırılması nedeniyle davanın konusuz kalmadığı, davalı idarenin dava açılmasına sebebiyet verdiği gözetilerek yerel mahkemenin davalı idare aleyhine vekalet ücretine hükmetmesi doğru bulunarak direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Nişanın bozulması nedeniyle açılan hediyelerin geri verilmesi davasında, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davalıdan alınıp davacıya ödenmesine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının temyiz edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların bir kısmından feragat etmesi nedeniyle davalının lehine hükmedilen vekalet ücretinin Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 6. maddesi gereğince yarı oranında belirlenmesi gerekirken tam oranda hükmedilmesi ve davalının dava açılmasına sebebiyet vermesine rağmen diğer hediyelerin iadesi hususunda davacıların haklı çıkmasına rağmen yargılama giderlerinin davacılar üzerinde bırakılması ve davacılar lehine vekâlet ücretine hükmedilmemesi hatalı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konut olarak kiralanan taşınmazın işyeri olarak kullanılması nedeniyle açılan tahliye davasında, davalının dava açılmasına sebebiyet verip vermediği ve yargılama giderlerinden kimin sorumlu olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından, akde aykırılığın giderilmesi için kiracıya süre verilmeden, Türk Borçlar Kanunu'nun 316/2. maddesinde öngörülen usule aykırı olarak sözleşmenin feshedildiği ve dava açılmasına sebebiyet veren tarafın davacı olduğu gözetilerek, direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: SGK işten ayrılış bildirgesinde yer alan işten çıkış kodunun düzeltilmesi istemli davada, SGK Başkanlığı'nın dava açılmasına sebebiyet verip vermediği, husumet, SGK aleyhine hükmedilen yargılama gideri ve vekâlet ücreti hususlarında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı SGK tarafından davalı işverenden belge istenmeden davacının başvurusu hakkında işlem yapılıp çekişme yaratılarak dava açılmasına sebebiyet verildiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının sonuç itibariyle doğru olduğu kabul edilmiş ve davalı SGK’nın temyiz başvurusu reddedilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Vakıflar Bölge Müdürlüğü'nün, davacıların mülkiyet iddiasında bulunduğu taşınmazın tapuda vakıf adına tescilli kalması nedeniyle HMK 329. madde kapsamında kötüniyetli davalı sayılıp sayılamayacağı ve davacıların vekiline akdi vekâlet ücreti ödeyip ödemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün, kanunen korumakla yükümlü olduğu mazbut vakfa ait taşınmazın idari veya mahkeme kararı gibi bir dayanak olmaksızın devrini yapmamasının kötüniyet olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların vekiline akdi vekâlet ücreti ödenmesine ilişkin talebin reddine dair direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Yargılama aşamasında çekişme konusu taşınmazların davacıya devri sonucu davanın konusuz kalması nedeniyle yargılama giderlerinden kimin sorumlu olacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının yargılama aşamasında taşınmazları devrederek davanın konusuz kalmasına sebebiyet vermesi, ancak davanın açılmasına sebebiyet veren taraf da olması ve davacının davayı açmakta haklı olması gözetilerek, yargılama giderlerinden davalının sorumlu tutulması gerekirken, mahkemece aksi yönde hüküm kurulması doğru bulunmayarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, dava açıldıktan sonra borcu ödemeleri nedeniyle konusuz kalan davada, yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının, dava açılmadan önce borcunu ödememiş olması ve davanın açılmasına sebebiyet vermesi gözetilerek, davacının dava açmakta haklı olduğu ve yargılama giderleri ile vekalet ücretine hükmedilmesinin gerektiği değerlendirilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırma bedeli ödenmiş bir taşınmazın tapuda idare adına tescili için açılan davada, davalıların yargılama giderlerinden sorumlu tutulup tutulmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun mülga 17. maddesine dayalı tescil davalarında, davalıların ilk celsede davayı kabul etmeyip ferağ vermemeleri halinde yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaları gerektiği gözetilerek, davalıların bir kısmının ön inceleme duruşmasından sonra davayı kabul etmiş olmalarının yargılama giderlerinden sorumlu tutulmalarına engel teşkil etmeyeceği değerlendirilerek, direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 124. maddesine göre taraf değişikliğinden önce arabuluculuk dava şartının tamamlanıp tamamlanamayacağına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafta iradi taraf değişikliğinin yargılama esnasında yeni açılmış bir dava gibi değerlendirilmesi ve davacının taraf değişikliğinden önce yeni davalıya karşı arabuluculuğa başvurmuş olması gerektiği, aksi halde Anayasa'nın 36. maddesi ve AİHS'nin 6. maddesinde düzenlenen hakka erişim hakkının ihlal edileceği gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı idare adına tescili istemine ilişkin davada, miras yoluyla malik olan davalı hakkında eksik inceleme yapılıp yapılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kamulaştırılan taşınmazın 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 17. maddesi uyarınca idare adına tescili için, kamulaştırma işleminin tebliği ve bedelin bankaya bloke edilmesi gerektiği, miras bırakanın tezyidi bedel davası açmasıyla kamulaştırmadan haberdar olduğunun anlaşıldığı ancak miras bırakanın hissesine isabet eden bedelin bankaya bloke edilip edilmediğinin araştırılmadan karar verilmesinin eksik inceleme olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.