Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hayat Sigortası Primi”
- Uyuşmazlık: Davacılar, murisleri tarafından kullanılan konut kredisi sözleşmesi kapsamında, banka tarafından hayat sigortası yaptırılmaması nedeniyle, ölümün ardından ödenen kredi borcunun iadesi ve borçlu olmadıklarının tespiti talebinde bulunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi sözleşmesi ve taahhütname hükümleri ile Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği'nin 6. maddesi birlikte değerlendirilerek, hayat sigortası yaptırılmamasında tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve buna göre sonucuna uygun karar verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konut kredisi kullanan murisin ölümü üzerine mirasçıları tarafından, hayat sigortası yapılmadığı iddiasıyla, kredi borcundan sorumlu olmadıklarının tespiti ve ödenen primlerin iadesi istemiyle açılan dava.
Gerekçe ve Sonuç: Murisin krediye ilişkin düzenlenen "Kredi Bağlantılı Sigorta Müşteri Tercih Formu"nda el yazısıyla ferdi kaza sigortası yapılmasını tercih ettiğinin ve hayat sigortası yaptırmadığının anlaşılması üzerine, bankanın bilgilendirme yükümlülüğünü ihlal ettiğine dair iddianın yerinde olmadığı gözetilerek, davanın reddine dair istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar, murislerinin davalı bankadan kullandığı konut kredisi sırasında bankanın hayat sigortası yaptırma yükümlülüğünü ihlal ettiğini iddia ederek, ödenen kredi borcunun iadesi ve borçlu olmadıklarının tespitini talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Bireysel Kredilerle Bağlantılı Sigortalar Uygulama Esasları Yönetmeliği'nin ilgili hükümleri ve taraflar arasındaki sözleşme değerlendirilerek, hayat sigortasının yaptırılmamasında tarafların müterafik kusurlu olduğu ve mahkemenin kusur oranlarını belirleyerek sonucuna uygun karar vermesi gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kâr paylı karma hayat sigortası poliçesinde ödenecek tazminat miktarının, sözleşmenin imzalanmasından itibaren geçen süre de gözetildiğinde, uyarlanarak belirlenip belirlenemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı sigorta şirketinin, sözleşme öncesi ve sözleşme süresince dürüstlük kuralından kaynaklanan koruma yükümlülüklerini ihlal etmesi, davacıda poliçenin kâr paylı olması ve tazminatın enflasyon karşısında erimeyeceği yönünde haklı bir güven oluşturması ve davacının bu güvene dayanarak 30 yıl boyunca primlerini ödemesi gözetilerek tazminat miktarının uyarlanabileceği gerekçesiyle yerel mahkemenin direnme kararı onanmış, ancak tazminat miktarının belirlenmesi hususunun Özel Daire tarafından incelenmesi için dosya Yargıtay’a gönderilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici kredisi kullanan kişinin ölümü üzerine, kredi sözleşmesine bağlı hayat sigortası poliçesindeki beyan yükümlülüğü ihlali iddiasıyla bankanın sigorta şirketine değil de mirasçılara başvurup başvuramayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Özel Daire’nin, yerel mahkemenin ilk kararında değinilmeyen konulara atıfta bulunarak maddi hataya dayalı bir bozma kararı verdiği, bu nedenle direnme kararının da hüküm ifade etmeyeceği gözetilerek, Özel Daire bozma kararı ve direnme kararının kaldırılıp dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici konut kredisi sözleşmesi kapsamında ödenen hayat sigortası priminin ve diğer masrafların haksız şart niteliğinde olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hayat sigortası priminin ödenmesinin tüketiciye de fayda sağladığı, dolayısıyla açık bir haksızlık ve oransızlık bulunmadığı; diğer yandan, bankanın sadece zorunlu, makul ve belgeli masrafları talep edebileceği, bu hususta yeterli inceleme yapılmadığı gözetilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konut kredisi sözleşmesi kapsamında hayat sigortasının yenilenmemesi nedeniyle, ödenen kredi taksitlerinin iadesi talep edilip edilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Kredi sözleşmesi ve ilgili yönetmelik hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, hayat sigortasının yenilenmesi konusunda bankanın müşteriyi bilgilendirme yükümlülüğü bulunduğu, ancak kredi sözleşmesinde sigorta yenileme sorumluluğunun müşteride olduğu belirtildiğinden, tarafların müterafik kusurlu olduğu gözetilerek, ilk derece mahkemesinin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Vefat eden kredi borçlusunun hayat sigortası ile güvence altına alındığı iddia edilen konut kredisi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve ödenen taksitlerin iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Konut kredisi için yapılan hayat sigortasının ihtiyari sigorta kapsamında olması ve mevcut olmayan hayat sigortası nedeniyle sırf aydınlatma yükümlülüğü ihlal edildiğinden davalı bankanın sorumlu tutulamayacağı değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Tüketici kredisi kullanan murisin vefatı üzerine, mirasçılarına karşı başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali davasında, hayat sigortası poliçesinin bulunması nedeniyle bankanın öncelikle sigorta şirketine başvurup başvurmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tüketici kredisi sözleşmesiyle birlikte hayat sigortası yapılmış olması ve bankanın lehtar olması nedeniyle, dürüstlük kuralı gereği bankanın öncelikle sigorta şirketinden alacağını talep etmesi gerektiği, aksi halde mirasçılara karşı dava açma hakkının bulunmadığı gözetilerek yerel mahkemenin kısmen kabul kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Konut kredisi borçlusunun vefatı üzerine, krediye bağlı hayat sigortası teminatının kredi borcunu karşılamaması nedeniyle banka aleyhine açılan menfi tespit ve alacak davasında, bankanın bilgilendirme yükümlülüğüne aykırı davranıp davranmadığı ve kusur oranının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, hayat sigortası teminat limitlerini kontrol etme yükümlülüğüne rağmen krediye uygun teminat limitli poliçe düzenletmediği ve bilgilendirme yükümlülüğünü yerine getirmediği, davacının ise düşük teminatlı poliçeyi kabul ederek kusurlu olduğu gözetilerek, taraf kusur oranlarının belirlenmesi ve dava sırasında kredi borcunun ödenmesi nedeniyle menfi tespit talebi hakkında da hüküm kurulması gerektiği gerekçesiyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hayat sigortası poliçesi düzenlenmemesinden kaynaklanan zararın tazmini isteminin kabul edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: İşyeri kredisi için imzalanan bireysel kredi sözleşmelerinde hayat sigortasının ihtiyari sigorta kapsamında olması ve mevcut olmayan hayat sigortası nedeniyle sırf aydınlatma yükümlülüğü ihlal edildiğinden bahisle bankanın sorumlu tutulamayacağı değerlendirilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut kredisi sözleşmesi kapsamında hayat sigortası yenilenmemesi nedeniyle, kredi borcundan sorumlu olup olunmadığının tespiti ve ödenen tutarın iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, hayat sigortasının yenilenmemesine ilişkin bildirim yükümlülüğünü ihlal ettiği ve bu nedenle kredi borcundan sorumlu tutulamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine verdiği kısmi kabul kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.