Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Hukuki Belirlilik ve Öngörülebilirlik”
- Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışan bir işçinin iş akdinin feshi nedeniyle açtığı davada, uygulanacak hukuk, zamanaşımı ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılıp bırakılmayacağı hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın açıldığı tarih itibarıyla Yargıtay’ın önceki içtihatlarına güvenerek dava açmaktan söz edilemeyeceği, bu nedenle yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin hükmün hatalı olduğu gözetilerek, 6100 sayılı HMK’nın 370/2. maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı Bakanlığın olumlu yetki tespit yazısının iptali istemine ilişkin yetki tespitine itiraz davasında, farklı işkollarında faaliyet gösteren işyerlerinin yetki tespiti bakımından tek işyeri olarak değerlendirilip değerlendirilemeyeceği noktasında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri gereğince uyuşmazlığın yetki tespiti başvurusu tarihindeki şartlara göre değerlendirilmesi ve başvuru tarihinde farklı iş kollarında kayıtlı işyerlerinin tek işyeri gibi kabulünün mümkün olmadığı gözetilerek, davacı işverenin farklı iş kolundaki işyerinin de yetki tespitinde dikkate alınması gerektiği yönündeki itirazının reddiyle, davanın reddine dair istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşyerinde toplu iş sözleşmesi yapmaya yetkili sendikanın tespiti amacıyla açılan yetki tespiti davasında, farklı iş kolunda kayıtlı işyerinin de yetki tespitine dahil edilip edilmeyeceği hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Farklı iş kolunda kayıtlı işyerinin yetki tespitine dahil edilmesi talebinin, 6356 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca işkolu itirazı niteliğinde olduğu ve mevcut yetki uyuşmazlığında dikkate alınamayacağı, ayrıca hukuki belirlilik ve öngörülebilirlik ilkeleri gereğince uyuşmazlığın yetki tespiti başvuru tarihindeki duruma göre değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışan bir Türk işçinin iş akdinin feshi nedeniyle açtığı davada, uygulanacak hukuk, zamanaşımı ve yargılama giderleri hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dairemizin önceki içtihatlarına güvenerek dava açanlar yönünden hukuki güvenlik ilkesi gereğince davalı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesi gerektiği kabul edilmiş ise de, davanın açıldığı tarih itibariyle davacının önceki içtihatlara güvenerek dava açtığından bahsedilemeyeceği, bu nedenle yargılama giderleri ve vekâlet ücretine ilişkin hükmün düzeltilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanması gerektiği değerlendirilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya ve Azerbaycan'da çalıştığı dönemden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, yabancı hukuktaki zamanaşımı süresinin uygulanıp uygulanmayacağı ve Türk kamu düzenine aykırılık teşkil edip etmediği noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Azerbaycan İş Kanunu'nda öngörülen 1 aylık zamanaşımı süresinin Anayasa'da güvence altına alınan hak arama özgürlüğünü ihlal ederek Türk kamu düzenine aykırı olması ve bu nedenle uygulanamayacağı, yerine Azerbaycan hukukunda genel zamanaşımı sürelerinin araştırılması, bunların da kamu düzenine aykırı olması halinde Türk hukukundaki zamanaşımı sürelerinin uygulanması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının Rusya'da çalıştığı dönemden kaynaklanan işçilik alacakları davasında, uygulanacak hukuk, davanın süresinde açılıp açılmadığı ve yargılama giderleri ile vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği hususlarında ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Uyuşmazlığa Rusya hukukunun uygulanması gerektiği, Rusya Federasyonu İş Kanunu'ndaki sürelerin zamanaşımı süresi olduğu ve dava tarihi itibarıyla zamanaşımının gerçekleştiği, ayrıca ilk derece mahkemesince yargılama giderleri ve vekâlet ücreti hususunda hatalı hüküm kurulduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasına ve ilk derece mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kıdem tazminatı alacağı için açılan davanın belirsiz alacak davası olarak açılıp açılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin belirsiz alacak davalarına ilişkin içtihat değişikliğinden önceki uygulamaya güvenerek dava açan davacının hukuki güvenlik ilkesi gözetilerek, davanın belirsiz alacak davası olarak açılabileceğine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Yurt dışında çalışmış bir işçinin açtığı kıdem, ihbar ve yıllık izin tazminatı davasında, uygulanacak hukuk ve zamanaşımı sürelerinin belirlenmesi ile yargılama giderleri ve vekâlet ücretine hükmedilip hükmedilmeyeceği hususları.
Gerekçe ve Sonuç: Uygulanacak hukukun Rusya Federasyonu ve Türkmenistan hukuku olduğu, iş sözleşmesinden kaynaklanan alacaklar için öngörülen sürelerin zamanaşımı niteliğinde olup davalı tarafından ileri sürülen zamanaşımı def'inin kabulü ile davanın reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmadığı, ancak Yargıtay'ın önceki içtihatlarına güvenerek dava açanlar yönünden hukuki güvenlik ilkesi gereğince vekâlet ücretine hükmedilmemesi gerektiği yönündeki Bölge Adliye Mahkemesi kararının, davanın Yargıtay’ın içtihat değişikliğinden sonra açılmış olması nedeniyle hatalı olduğu ve bu hususun düzeltilmesi gerektiği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: 854 sayılı Türk Deniz Ticaret Kanunu kapsamında çalışan gemiadamlarının fazla çalışma ücretlerinin, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra %25 zamlı ücret yerine %50 zamlı ücret üzerinden hesaplanıp hesaplanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: 854 sayılı Türk Deniz Ticaret Kanunu'nun özel düzenlemesi ve öncelikle uygulanması gerektiği, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 402. maddesinin gemiadamları için uygulanamayacağı, fazla mesai ücretinin %25 zamlı olarak hesaplanmasının yasal düzenlemelere uygun olduğu gözetilerek istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İşletme düzeyinde yapılan olumlu yetki tespitine işverenin itirazı üzerine, işyerinin tek işyeri mi yoksa işletme mi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak yetki tespitinin geçerliliğinin değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu işyerinin ek binasının ana işyerinin eklentisi niteliğinde olduğu ve tek bir işyeri olarak kabul edilmesi gerektiği, bu nedenle işletme düzeyinde yapılan yetki tespitinin hatalı olduğu ve çoğunluğun sağlanamadığı gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından açılan belirsiz alacak davasında fazla mesai ve hafta tatili ücretlerinin zamanaşımına uğrayıp uğramadığı ve hesaplanma şekli.
Gerekçe ve Sonuç: 6100 sayılı HMK’nın 107. maddesi gereğince belirsiz alacak davası açıldığında alacağın tamamı bakımından zamanaşımının kesildiği, talep arttırımı ile talep edilen miktarların zamanaşımına uğramadığı, davacının fazla mesai ve hafta tatili ücretlerinin hesaplanmasında ise davacı ve tanığının dinlenmesi, puantaj kayıtlarının, gece çalışmasının ve hafta tatili fazla mesai ücretinin değerlendirilmesi gerektiği gözetilerek mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının iş sözleşmesini haklı nedenle feshettiği iddiasıyla açtığı kıdem tazminatı, izin ücreti, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacakları davasında, zorunlu arabuluculuk şartının gerçekleşip gerçekleşmediği ve ulusal bayram genel tatil ücretlerinin hesabında indirim yapılıp yapılmayacağı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Yönetmelik yürürlük tarihinden önce düzenlenen arabuluculuk tutanağında, dava dilekçesinde talep edilen izin ücretinin yer almaması nedeniyle arabuluculuk şartının bu alacak bakımından gerçekleşmediği ve ulusal bayram genel tatil alacağının tanık beyanına dayanılarak hesaplandığı durumlarda uygun indirim yapılması gerektiği gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.