Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Ortaklığın Sona Ermesi”
- Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan adi ortaklık sözleşmesinin fiilen uygulanıp uygulanmadığı ve buna bağlı olarak tasfiye işlemlerinin yapılıp yapılmayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Yerel mahkemece, davacı tarafından teklif edilen ve davalı tarafından eda edilen yeminin kesin delil olarak kabul edilmesi hatalı olup, ispat yükü davacıya yüklenmemesi, ayrıca yemin metni ve usulüne ilişkin hükümlere aykırılık ve adi ortaklığın tasfiyesi işlemlerinin TBK hükümlerine göre yapılmaması hususları gözetilerek, direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın sona ermesi üzerine yapılan tasfiye sonucu davacının alacağının miktarı ve faizin başlangıç tarihi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklığın sona erdiği tarih itibariyle aktif ve pasif değerler hesaplanarak tasfiye memurundan alınacak sonuç bilançoya göre karar verilmesi, ayrıca ortaklığın sona erme tarihi olan 26/08/2015'ten itibaren faiz işletilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile hüküm kurulması gözetilerek ilk derece mahkemesi kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında adi ortaklığın sona ermesiyle davacıya düşen kâr payının tespiti için, tasfiye prosedürünün uygulanıp uygulanmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklığın sona ermesiyle tasfiye aşamasına girilmesi gerektiği, tasfiyenin Türk Borçlar Kanunu'nun 642. ve devamı maddelerine göre yapılması gerektiği, mahkemece davalı tarafın ödeme iddialarının incelenmeden hüküm kurulduğu ve Özel Daire bozma kararında yer alan bir ifadenin maddi hataya dayandığı gözetilerek direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalı ile davacı ve diğer ortaklar arasında kurulan kum ocağı işletmesinden kaynaklanan kar payı alacağı davasında, davaya konu adi ortaklığın sona erip ermediği ve dava dışı diğer ortakların davaya dahil edilip edilmeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklığın fiilen sona erdiğinin taraf iradelerinden anlaşıldığı, ortaklığın tasfiyesi aşamasına geçilmesi gerektiği, tüm ortakları ilgilendiren kar payı alacağı davasında dava dışı ortakların da davaya dahil edilmesi gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi davasında, tasfiye işlemlerinin ve mal paylaşımının usul ve yasaya uygun olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Ortaklığın, bir ortağın ölümüyle kendiliğinden sona erdiği ve tasfiye aşamasına girdiği, tasfiye raporunun hukuka uygun olduğu ve tüm ortaklık mallarının tasfiyeye dahil edilmesi gerektiği gözetilerek, davacı ve davalıların karar düzeltme talepleri reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi, kar payı ve cezai şart alacağı taleplerinin reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının temyizi.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklığın dava tarihinden önce sona erip ermediğinin tespit edilmemesi, sona ermiş ise bu tarihe göre, ermemiş ise davanın açıldığı tarih itibariyle tasfiye işlemlerinin yapılması ve davacının tasfiye alacağı isteminin 6098 sayılı Kanun’un 639. maddesinin 7. fıkrası uyarınca ortaklığın haklı sebeple feshi ve tasfiyesi olduğu gözetilerek değerlendirilmesi gerekirken eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davalıların, davacının adi ortaklıktan kaynaklanan alacağına ilişkin başlattığı icra takibine yaptığı itirazın iptali davasında, zamanaşımı definin kabul edilip edilmeyeceği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının icra takibine konu alacağının ortaklığın tasfiye payı alacağı niteliğinde olduğu ve zamanaşımı süresinin ortaklığın sona ermesiyle başlayacağı, ancak somut olayda ortaklığın fiilen sona erdiğine dair bir delil bulunmadığı, davacının senetleri takibe koymasının ortaklığın feshine yönelik bir irade beyanı olarak değerlendirilemeyeceği gözetilerek ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın fesih ve tasfiyesi talebine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, adi ortaklığın feshi ile ortaklığın tasfiyesinin ayrı ayrı hukuki işlemler olduğu, tarafların sona eren ortaklığın tasfiyesi hususunda anlaşamadıkları gözetilerek, ortaklığın sona ermesinin yasal sonucu olan tasfiyenin de bizzat mahkemece yapılması gerekirken, bu hususlar dikkate alınmadan sadece ortaklığın fesih ve tasfiyesi ile tasfiye memuru tayinine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın tasfiyesi davasında, mahkemece tasfiye sürecinin usul ve yasaya uygun yürütülüp yürütülmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki sözleşme hükümleri, ortaklığın fesih tarihi, davacı tarafından yapılan giderlerin niteliği ve ortaklığın tasfiyesine ilişkin yasal hükümler gözetilerek, yerel mahkemenin tasfiye işlemlerini usul ve yasaya uygun şekilde yürütmediği gerekçesiyle direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın kar-zarar paylaşımı ve tasfiyesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adi ortaklığın, amacın gerçekleşmesiyle sona erdiği ve tasfiye aşamasına girdiği, ortaklığın gelir ve giderlerinin tespiti için bilirkişi incelemesi yaptırılması gerektiği gözetilerek, eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmeyerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın sona ermesi sebebiyle ortaklık ve kar paylarının tahsili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, önceki bozma kararında belirtilen hususlara uygun davranmayarak, ortaklığın sona erme tarihini hatalı kabul etmesi, davalı tarafından sunulan ve davacı tarafından itiraz edilen hesap raporunu esas alarak eksik inceleme yapması, davacının ortaklıkta maaş karşılığı çalıştığı yönündeki iddiasını ispatladığını hatalı değerlendirmesi ve asıl ve birleşen davalar hakkında ayrı ayrı hüküm kurmaması sebepleriyle karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Adi ortaklığın sona ermesi nedeniyle ortaklık ve kar paylarının tahsili istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının ortaklığa emeğini sermaye olarak koyduğu, bozma ilamında belirtilen usule göre adi ortaklığın tasfiyesinin yapılması gerektiği ve aynı davada işçilik alacakları yönünden ikinci defa ıslah yoluna başvurulamayacağı gözetilerek davacı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.