Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Tapu İptal ve Tescil Davası”
- Uyuşmazlık: Tapu kaydı orman vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmazlar için açılan tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkin tazminat talebinde zamanaşımı olup olmadığı ile tazminat miktarının belirlenmesi uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu iptali kararının kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde dava açılmadığı, Anayasa Mahkemesi'nin 25.07.2017 tarihli ve 2014/6673 başvuru numaralı kararının, zamanaşımı süresi daha önce dolmamış olan davalar bakımından uygulanmayacağı, tazminat miktarının ise taşınmazın arsa vasfı dikkate alınarak belirlenmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mükerrer kadastro nedeniyle oluşan tapu kaydına dayalı olarak açılan tazminat davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmaza ilişkin mükerrer tapu kaydı nedeniyle tapu iptal ve tescil davası açılmadan ve mevcut tapu kaydı da halen geçerliliğini korurken, tazminat davasının kabulünün hatalı olduğu gözetilerek, mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: İptal edilen ihale nedeniyle davacının uğradığı zararın kapsamı ve tazmin yükümlülüğü.
Gerekçe ve Sonuç: İhalenin davalı idarenin kusuru nedeniyle iptal edilmesi sonucu davacının, akdin ifasının imkansız hale geldiği tarihteki taşınmazın rayiç değerini talep edebileceği gözetilerek, mahkemece davalı adına tapu tesciline karar verilen davanın kesinleşme tarihindeki taşınmazın rayiç değerinin tespit edilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerektiğinden, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Belediye ile müteahhit arasında yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi üzerine, konut alıcılarının müteahhit ve belediyeye karşı açtığı, dairelerin teslimi, tapu iptal ve tescili veya bedel iadesi ile kira ve manevi tazminat taleplerini içeren davalardaki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, belediyenin projeye olan güvence sağlamasından kaynaklanan sorumluluğu ve müteahhidin sözleşmeyi ifa edememesinden kaynaklanan sorumluluğu nedeniyle bedel iadesi taleplerinin yerinde olduğu, ancak diğer taleplerinin hukuki dayanağının bulunmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların bedel iadesi taleplerini kısmen kabulüne, diğer taleplerinin reddine ilişkin kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Aile konutu niteliğindeki taşınmaz üzerinde eşin rızası olmadan tesis edilen ipotek ve yapılan satış işleminin geçersizliği nedeniyle ipoteğin kaldırılması ve tapu iptal-tescil davasının kabulü ile birlikte, davalı bankanın yargılama giderlerine katılıp katılmayacağı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın aile konutu olduğu ve davalı eşin rızası olmadan ipotek tesis edilip satıldığı, davalı bankanın da bu durumdan haberdar olması gerektiği gözetilerek, ipoteğin kaldırılması ve tapu iptal-tescil davasının kabulüne, ancak bankanın tapu iptal-tescil davası hususunda pasif husumeti bulunmadığından yargılama giderlerine katılma yükümlülüğü olmadığına karar verilerek, yerel mahkeme kararının onanmıştır. - Uyuşmazlık: Aile konutu olarak kullanılan taşınmaz üzerinde eşlerden birinin rızası olmadan konulan ipotek nedeniyle yapılan cebri icra yoluyla taşınmazı satın alan bankaya karşı açılan tapu iptal ve tescil davasının kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Aile konutu şerhi, ipotek tesisi tarihinden sonra konulduğu ve davalı bankanın kötü niyetli olduğuna dair bir delil bulunmadığı, ayrıca cebri icra yoluyla taşınmaz mülkiyetinin kazanılmasının tescile tabi olmayıp aslen kazanma niteliğinde olduğu, bu nedenle de tapu iptal ve tescil davasının reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi hatalı görülerek bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Mirasçılar tarafından, mirasbırakanlarına ait taşınmazların kadastro çalışmaları sonucu davalıya tescil edildiği iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalıların tapu maliki sıfatının bulunup bulunmadığı ve önceki bozma kararına uygun hüküm kurulup kurulmadığı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, önceki bozma kararında davalı ...’ın tapu maliki olmadığı ve aleyhine dava açılmadığı belirtilmesine rağmen, tapu iptali ve tescile karar verilmesi ve karar başlığında davalı olarak gösterilmesi doğru olmadığından, bozma kararına uyulmayarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro sırasında tespit harici bırakılan ancak daha sonra tapuya tescil edilen taşınmazlar üzerinde zilyetlik iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazların tapuya tescil edilmiş olmasının davanın niteliğini değiştirip değiştirmediği ve mahkemenin bu durumu dikkate alıp almadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, davaya konu taşınmaz bölümlerinin tapuya tescil edildiğini ve davanın tapu iptali ve tescil davasına dönüştüğünü göz ardı ederek sadece tescil kararı vermesi ve tapu kaydı bulunan parsellerin oluşumuna ilişkin gerekli araştırmayı yapmaması usul ve yasaya aykırı bulunarak karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı, taşınmazını trampa karşılığı devrettiğini ancak karşı tarafın trampa taahhüdünü yerine getirmediğini iddia ederek tapu iptali ve tescil davası açmış, davalı ise bedelin ödendiği ve trampa sözleşmesinin olmadığını savunmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının hileye dayalı tapu iptali ve tescil talebinin, resmi senette satış bedelinin alındığına dair beyana rağmen ve hile iddiasını ispatlayamaması nedeniyle reddine, bedeli eksik alması halinde ise tapu iptali yerine alacak davası açabileceği gözetilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi miras yoluyla intikal eden taşınmazlar üzerinde tapu iptali ve tescil ile bedel davası üzerine, mirasçı olmayan davalılar aleyhine açılan davanın usulden reddine ilişkin kararın temyiz incelemesi.
Gerekçe ve Sonuç: Terekeye dahil taşınmazlar üzerinde mirasçı olmayan 3. kişiler aleyhine miras payı davası açılamayacağı ve davacıların bu davalılar yönünden dava ehliyetinin bulunmadığı gözetilerek, yargılama giderlerinin paylaştırılmasına ilişkin hükmün düzeltilmesi suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararıyla davacılar lehine tapu iptali ve tescili kararı verilen taşınmazın, davalılardan biri tarafından sonradan kazanılması ve tapuya tescil ettirilmesi nedeniyle yolsuz tescil iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmaz üzerinde davacılar lehine verilmiş kesinleşmiş mahkeme kararının tapuya şerh edilmiş olması ve davalının bu şerhe rağmen taşınmazı edinmesinden dolayı iyiniyet iddiasında bulunamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin davacıların tapu iptali ve tescil talebini kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro davası devam ederken davalıların murisi adına yapılan tapu tescilinin yolsuz olup olmadığı ve davacı adına tapu iptal ve tescili ile bedel talebinin yerindeliğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro davası devam ederken yapılan tapu tescilinin yolsuz olduğu, davalıların tapuda güven ilkesine dayanmasının mümkün olmadığı ve ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.