Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“İrsen İntikal”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kadastro öncesi hukuki nedene dayalı tapu iptali ve tescil davasında, kadastro tespitinin kesinleşmesinden sonra açılan davanın hak düşürücü süre yönünden değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespitinin kesinleşme tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçirilerek dava açıldığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin davayı reddeden kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacılar, Hazine adına tescilli bir taşınmazın bir kısmı üzerinde irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülkiyet hakkı iddia ederek tapu iptali ve tescil talep etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacılar tarafından ileri sürülen 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresinin ispatlanamadığı, hava fotoğrafları ve bilirkişi raporlarına göre davacılar lehine zilyetliğin kesintisiz olarak 20 yıl sürmediği değerlendirilerek davanın reddine ilişkin yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikâl iddiasına dayalı olarak davalı adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacılar murisi mirasçıları adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, deliller ve uygulanması gereken hukuk kuralları değerlendirilerek, davalı vekilinin temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi dönemde gerçekleşen miras taksimi nedeniyle davalılar adına tescil edilen taşınmazların davacılar adına tesciline karar verilip verilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazların kök murisine ait olduğunun ve davalıların iddia ettikleri taksim hususunun ispat edilemediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacının miras payı bulunduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, on yıllık hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihinden itibaren on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması ve hak düşürücü sürenin dava şartı olarak yargılamanın her aşamasında re'sen gözetilmesi gerektiği değerlendirilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi intikale dayalı tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü sürenin geçip geçmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Hükmen tescil kararının kesinleşme tarihinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, istinaf mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıların, miras yoluyla intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak açtıkları kadastro öncesi tapu kaydına dayalı tapu iptali ve tescil davasına, davalı Hazinenin kadastro tespitine esas alınan önceki tarihli Hazine adına kayıtlı tapu kaydına dayanarak itiraz etmesiyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların dayandıkları tapu kaydı ile aralarındaki ilişkinin belirlenmesi, tapu kayıtlarının doğru şekilde uygulanması ve tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi hususlarında eksik inceleme yapıldığı ve bozma ilamına uyulmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalılar adına tespit ve tescil edilen taşınmaz üzerinde davacıların da miras hakkı bulunduğu iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararının, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, delillerine, uygulanması gereken hukuk kurallarına, hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kurallarına ve kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu davalı adına tescil edilen taşınmazın bir kısmının davacıya ait olduğunun iddia edilmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının, taşınmazın kendisine intikal ettiğini ispatlayamaması ve davalının zilyetliğinin bulunduğu hususları gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro tespiti sonucu davalılar adına tescil edilen taşınmazın davacı tarafından kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, hak düşürücü süre geçip geçmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanaklarının kesinleştiği tarih ile dava tarihi arasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde belirlenen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi irsen intikal, imar-ihya ve eklemeli kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği iddialarına dayalı olarak Hazine adına kayıtlı taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, davacının miras yoluyla intikal, imar-ihya ve eklemeli zilyetlik iddialarının araştırılması ve ispatı hususunda eksik inceleme yapıldığı, toplulaştırma çalışmaları sonucu oluşan yeni durumun, hava ve uydu fotoğrafları gibi delillerin değerlendirilmediği, bu sebeple HMK’nın 428. maddesi uyarınca bozma kararı verilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı, kadastro çalışmaları sırasında dedesinden miras yoluyla intikâl ettiğini iddia ettiği taşınmazın Hazine adına tescil edilmesi üzerine tapu iptali ve tescil davası açmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmaz üzerindeki zilyetliğini ispatlayamaması, özellikle de 1986 yılından beri taşınmaz üzerinde herhangi bir tarımsal faaliyette bulunmadığının tespit edilmesi ve bu durumun zilyetliğin terkini göstermesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.