Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Adli Sicil Kaydı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı ile davalı Kurum arasında görmeye yardımcı tıbbi malzemeler tip sözleşmesinin imzalanmamasına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 103. maddesinde belirtilen sözleşme imzalanmasına engel teşkil eden koşulları taşıdığı gözetilerek, davacının muarazanın önlenmesi talebinin reddine ve istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilmişken, denetim süresi içinde işlediği yeni bir suçtan dolayı tekrar HAGB kararı verilip verilemeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 231/8. maddesi uyarınca, denetim süresi içinde kasıtlı bir suçtan dolayı tekrar HAGB kararı verilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkemenin sanık hakkında HAGB'na yer olmadığına dair kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında tekerrüre esas alınan hükmün doğru belirlenip belirlenmediğine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyet hükmünün, adli sicil kaydındaki ikinci kez mükerrirliğe esas teşkil eden ve daha ağır cezaya hükmedilen başka bir mahkumiyet hükmü olduğu gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı kabul edilmiş ve yerel mahkeme kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kasten yaralama suçundan verilen mahkûmiyet hükmünde, tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) koşullarının oluşup oluşmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adli sicil kaydında yer alan mahkumiyetin HAGB'ye engel teşkil ettiği, ancak tekerrüre esas alınan mahkumiyetin sanığa ait olmadığının tespiti üzerine, tekerrür hükümlerinin uygulanmasının kanuna aykırı olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kurulan mahkûmiyet hükmünde tekerrüre esas alınan hükmün hatalı belirlenip belirlenmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında tekerrüre esas alınan hükmün kesin nitelikte olan ve tekerrüre esas alınamayan bir hüküm olduğu, ancak sanığın adli sicil kaydında tekerrüre esas alınabilecek başka bir mahkûmiyet hükmünün bulunduğu gözetilerek, yerel mahkeme hükmünün bu hususta düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair merci kararına karşı yapılan kanun yararına bozma isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olup, bu kararın kesinleşme tarihinden itibaren başlayan beş yıllık denetim süresi içinde, sanığın işlediği kasten yaralama suçu nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği, suçun denetim süresinden önce işlenmiş olmasının bu sonucu değiştirmeyeceği gözetilerek kanun yararına bozma isteminin reddedilmesine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilmişken, denetim süresi içinde işlediği başka bir suçtan dolayı tekrar hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılamayacağı hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 231/8. maddesi uyarınca, denetim süresi içinde sanık hakkında kasıtlı bir suçtan dolayı tekrar hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemeyeceği gözetilerek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir. - Uyuşmazlık: Mahkemenin, hükümlünün adli sicil kaydının silinmesine karar vermesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun geçici 2. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, 11.04.2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü tarafından yapılması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin adli sicil kaydının silinmesine ilişkin verdiği karar, kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Hükümlünün adli sicil kaydı bulunmamasına rağmen tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında tekerrüre esas alınan mahkûmiyet hükmünün başka bir kişi hakkında verildiği ve sanığın adli sicil kaydının bulunmadığı gözetilerek, tekerrür hükümlerinin uygulanması ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmaması yönündeki yerel mahkeme kararının kanun yararına bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair karar verilmiş olması nedeniyle, hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebinin reddedilmesinin hukuka uygun olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: 5271 sayılı CMK'nın 231. maddesinin 8. fıkrası hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının ancak denetim süresi içinde *kasıtlı* bir suç nedeniyle bir daha uygulanamayacağını öngördüğünden, sanığın sabıka kaydı bulunmaması ve adli sicil kaydının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmemesi gözetilerek yerel mahkemenin kararı kanun yararına bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında kurulan kasten yaralama suçundan mahkûmiyet hükmüne karşı yapılan temyiz incelemesinde, sanığın daha önce aldığı cezanın tekerrüre esas alınıp alınamayacağı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sanığın adli sicil kaydındaki cezanın tekerrüre esas alınması gerektiği ancak yerel mahkeme tarafından sanığa ait olmayan başka bir hükmün tekerrüre esas alındığı tespit edilerek bu husus düzeltilmiş ve hüküm bu kısım yönünden düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararı verilmiş olmasına rağmen, sonradan kamu davasının düşürülmesi nedeniyle HAGB hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Sanık hakkında daha önce HAGB kararı verilmiş olsa da, sonradan uzlaşma ile kamu davasının düşürülmesi nedeniyle bu kararın HAGB'nin uygulanmasına engel teşkil etmediği, ancak mahkemenin sanığın yeniden suç işlemeyeceği konusunda olumlu kanaate varamaması nedeniyle HAGB'nin reddine ilişkin kararının yerinde olduğu gözetilerek Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma istemi reddedilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.