Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Miktar Fazlası”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı olarak tapuda kayıtlı yüzölçümünden fazla olan miktarın Hazine adına tescili istemine ilişkin açılan davada hak düşürücü süre geçip geçmediği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kadastro tutanağının kesinleştiği tarihten itibaren 3402 sayılı Kanun'un 12/3. maddesinde belirtilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp davanın reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'ye ait taşınmazların kadastro çalışmaları sonucunda davalılar adına tescil edilmesi nedeniyle tapu iptali ve tescil davası açılması üzerine, davalıların zilyetlik iddiasında bulunarak davanın reddini istemesiyle oluşan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların ve murislerinin dava konusu taşınmaz üzerinde 100 yıldır zilyetliklerini sürdürdükleri, tapu kaydının miktar fazlası nedeniyle tesis edildiği ve davalılar yararına eklemeli zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gözetilerek mahkemenin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro sonrası tespit edilen miktar fazlası nedeniyle Hazine'nin açtığı tapu iptali ve tescil davasında, Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki 10 yıllık hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanağının kesinleşme tarihi ile dava tarihi arasında 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi tapu kaydına dayalı olarak Hazine adına tapu iptali ve tescil talebinin reddine ilişkin kararın temyiz incelemesidir.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazın kök parsele revizyon gören kaydın miktar fazlası bölümünde kalmadığı ve özel mülkiyete konu olabilecek nitelikte olduğu, ayrıca davalının iyi niyetli üçüncü kişi konumunda bulunduğu gözetilerek yerel mahkemenin ret kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından, mirasbırakanlarından devraldıkları ve uzun süredir zilyetliklerinde bulunan taşınmazın adlarına tescil edilmesi istemiyle açılan tescil davasının kabulü üzerine davalıların itirazları sonucu uyuşmazlık, taşınmazın tescilinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmıştır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazın yeri, geçmişteki durumu, kime ait olduğu, kim tarafından ve ne zamandan beri nasıl kullanıldığına dair yeterli araştırma yapılmadan ve özellikle kadastro tutanaklarına ilişkin tespitler ile itirazlar dikkate alınmadan zilyetlikle iktisap koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmeyerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tespit edilen taşınmazın mülkiyetinin kime ait olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, miktar fazlası olarak Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerinde kazandırıcı zamanaşımı yoluyla mülkiyet hakkı elde ettikleri, asli müdahilin ise iddiasını ispatlayamadığı ve usule ilişkin itirazlarının da yerinde olmadığı gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, kadastro çalışmaları sırasında davalı adına tespit edilen taşınmazın kayıt miktar fazlası olduğunu ve devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden kazanıldığını ileri sürerek açtığı tapu iptali ve tescil davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tutanağı kesinleşse de tapu kütüğü oluşturulmadığı ve taşınmazın hukuki durumu Kadastro Kanunu'na göre tespit edilmediği için uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi değil, Kadastro Mahkemesi olduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil isteminin, Hazine adına kayıtlı taşınmazın davacı tarafından zilyetlikle kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, Hazine adına kayıtlı taşınmazın mülkiyetinin davacıya geçip geçmediği konusunda yeterli araştırma ve inceleme yapmadan, özellikle de taşınmazın vergi kaydı ve sınırları hususunda detaylı bir inceleme yapmadan, zilyetliğin başlangıç tarihi ve şekli konusunda yeterli delil toplamadan hüküm kurması doğru görülmeyerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın, davacı tarafından tapu iptal ve tescil davası ile kendi adına tescilinin talep edilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, tapu ve vergi kayıtlarındaki miktarın halihazırda davacı adına tescilli olduğu ve kum sınırının zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkin kararının, usul ve kanuna uygunluğu gözetilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Hazine'nin, tapu kaydıyla davalı adına tespit ve tescil edilen taşınmazın miktar fazlası olduğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Tapu kayıtlarında belirtilen sınırların sabit hudutlu olduğu ve miktara değil hududa itibar edilmesi gerektiği, bu nedenle Hazine'nin miktar fazlası iddiasının ispatlanamadığı gözetilerek yerel mahkemenin ret kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi tapu kaydı bulunan davacı ile Hazine arasında, miktar fazlası olarak Hazine adına tespit edilen taşınmazın zilyetlikle kazanılıp kazanılmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluşmadığı, taşınmaz üzerindeki faaliyetlerin ekonomik amaca uygun zilyetlik olarak kabul edilemeyeceği ve delillerin takdirinde hataya düşüldüğü gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazın bir kısmının davalıya ait parsel içerisinde kaldığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davanın kabulü ile tapu kaydının iptaline ve Hazine adına tesciline dair verilen kararın davalı vekilince temyiz edilmesi uyuşmazlığa konu olmuştur.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, önceki bozma kararına uygun olarak, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda uyuşmazlık konusu taşınmazın etrafının taş duvarla çevrili olması, taş duvarların eski Rumlar zamanında yapılmış olması, davalıya ait parselin tapu kaydının miktar fazlasına tekabül etmesi ve Hazineye ait taşınmazın bitişiğinde bulunması sebebiyle davalıya ait tapu kaydının iptali ve Hazine adına tesciline karar verilmesi usul ve yasaya uygun görülerek hükmün onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.