Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Maden Sözleşmesi”
- Uyuşmazlık: Davalılar arasında rödövans sözleşmesi mi yoksa asıl işveren-alt işveren ilişkisi mi bulunduğu ve buna bağlı olarak davalı Türkiye Taşkömürü Kurumu Genel Müdürlüğü'nün 24.06.2010 tarihinden önceki dönem için işçilik alacaklarından sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davalılar arasında geçerli bir rödövans sözleşmesi bulunduğu, rödövans sözleşmesinin asıl işveren-alt işveren ilişkisinin unsurlarını taşımadığı ve 3213 sayılı Maden Kanunu'nun Ek 7. maddesindeki düzenlemenin yürürlük tarihinden önceki dönem için de ruhsat sahibinin işçilik alacaklarından sorumlu olmadığı gözetilerek direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının murisinin belirli bir maden sahasında ... madeni dışında diğer madenler için de buluculuk hakkının olup olmadığının tespiti.
Gerekçe ve Sonuç: Muris ile Sanayi Bakanlığı arasında imzalanan maden sözleşmesi ve düzenlenen ruhsat kaydının sadece ... madenine ilişkin olduğu ve bilirkişi raporuyla da bu durumun teyit edilmesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi'nin davacının ... madeni dışındaki diğer madenler için buluculuk hakkı olmadığı yönündeki kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesiyle devredilen maden işletmesinde çalışan işçinin işçilik alacaklarından, ruhsat sahibi şirketin ve rödövansçı şirketin hangi şartlarda sorumlu olduğu hususunda uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ve dahili davalı arasında geçerli bir rödövans sözleşmesi bulunduğu, davalıya tanınan yetkilerin denetim ve koordinasyon sınırlarını aşmadığı ve taraflar arasındaki ilişkinin asıl işveren-alt işveren ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı ruhsat sahibi ile yaptığı rödovans sözleşmesi kapsamındaki maden işletme ruhsat alanının genişletilmemesi nedeniyle uğradığı iddia edilen zararın tazmini istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin, basiretli bir tacir olarak sözleşme öncesi gerekli araştırmaları yapması gerektiği, işletme riskinin davacıya ait olduğu ve rödovans sözleşmesinde davalıya işletme izin alanının genişletilmesi yükümlülüğü getirilmediği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Akde aykırılık nedeniyle rödövans sözleşmesinin feshi ve maden sahasının iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmenin ürün kirası niteliğinde olduğu ve davalının sözleşmeye aykırı davrandığının belirlenmesi, ürün kirası sözleşmelerinde akde aykırılık halinde ihtarname gönderilmesine gerek olmaması ve bozma kapsamı dışında kalan hususların incelenememesi gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden ruhsatının devrine ilişkin satış vaadi sözleşmesinde, devir şartı olarak öngörülen iptal davasının kesinleşmesinden sonra açılan maden ruhsatının devri davasında, iptal davasının yargılama aşamasında kesinleşmesinin hükme esas alınıp alınamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Her davanın açıldığı tarihteki vakıalara göre hüküm kurulması gerektiği ve hükmün, uyuşmazlığın başladığı tarihten davanın açıldığı tarihe kadar gerçekleşmiş olayları kapsadığı, olay tarihinde ise iptal davasının kesinleşmemiş olması nedeniyle, yerel mahkemenin direnme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesinin kiracı tarafından feshedilmesi ve ödenen bedellerin iadesi talebiyle açılan menfi tespit ve alacak davasında, fesih ve ödemelerin hukuka uygunluğu.
Gerekçe ve Sonuç: Kiracı, kiralanan maden sahasının ayıplı olduğunu ve ekonomik olmadığını ileri sürerek sözleşmeyi feshetmiş ise de, ayıp ihbarında bulunmaması, basiretli bir tacir olarak sözleşme öncesinde gerekli araştırmaları yapmamış olması, sözleşmede asgari üretim miktarı üzerinden rödövans ve Devlet hakkı ödeme yükümlülüğünün açıkça düzenlenmiş olması ve davalı tarafından sözleşmenin haklı nedenle feshedilmiş olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden ruhsatı devir sözleşmesi kapsamında davalının sözleşmeye aykırı davranışları nedeniyle davacının uğradığı zararın tazmini talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıya teslim edildiğinin kanıtlanamaması ve davacının tazminat talebinin sözleşme koşullarının gerçekleşmemiş olması nedeniyle reddedilmesi gerektiği gözetilerek yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Maden arama ruhsatı ve kira sözleşmesi bulunan bir sahada, ruhsat ve sözleşme kapsamı dışında kalan kum ocağının işletilmesinin haksız işgal teşkil edip etmediği ve tazminat gerektirip gerektirmediği.
Gerekçe ve Sonuç: Maden arama ruhsatı ve kira sözleşmesinin, açıkça belirtilmediği sürece, kum ocağı işletme hakkı vermediği ve davalıların ruhsat ve sözleşme kapsamı dışında kum çıkarma faaliyetlerinin haksız işgal oluşturduğu gözetilerek, yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında imzalanan 25.12.2007 tarihli sözleşmenin rödovans sözleşmesi olup olmadığı, davalının temerrüdünün bulunup bulunmadığı ve sözleşmenin feshedilerek kiralananın tahliyesine karar verilip verilemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının sözleşmeden kaynaklanan asli edimlerini yerine getirmediği, davacının ihtarına rağmen rödovans bedellerini ödemediği ve yıllık raporları vermediği, ürün kirası sözleşmelerinde fesih için öngörülen şartların oluştuğu değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Rödövans sözleşmesine konu maden sahası işletme ruhsatının kiraya veren tarafından yenilenmemesi sebebiyle kiracının uğradığı zararın tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kiraya verenin, kiralananı sözleşme amacına uygun kullanılmaya elverişli halde bulundurma yükümlülüğünü ihlal ederek, maden ruhsatının yenilenmemesi sebebiyle sona ermesinde kusurlu olduğu ve kiracının gelir kaybı tazminatına hak kazanabileceği gözetilerek, yerel mahkemenin davanın reddine ilişkin kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.