Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“ATK Raporu”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Vekalet ilişkisinden kaynaklı hekim hatası iddiasına dayalı maddi ve manevi tazminat davası.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece alınan Adli Tıp Kurumu raporu ve ceza yargılamasında alınan bilirkişi kurul raporlarının uyumlu olması, meydana gelen tıbbi sonucun hekim hatası olarak nitelendirilmesi ve davacıların sosyal ekonomik durumu ile olayın meydana geliş şekli gözetilerek hükmedilen manevi tazminat tutarlarının dosya kapsamına uygun bulunması nedeniyle, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı doktor ve hastanenin vekillik sözleşmesinden kaynaklanan özen borcuna aykırılık iddiasıyla, doğumdan kaynaklı oluşan fiziksel engel nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların davalı hastane ve doktora başvurduklarında gebeliğin 26. haftasının dolmuş olduğu, fetal anomali taramasının ise 20-22. haftalarda yapılması önerildiğinin ATK raporunda belirtilmesi ve dosya kapsamına göre davalıların kusurlu davranışının tespit edilememesi gözetilerek, temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hekim hatası nedeniyle bacağının kesildiğini iddia eden davacının maddi ve manevi tazminat talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece alınan ATK ve bilirkişi raporlarına göre davalıların kusurlu eylemlerinin olmadığı, meydana gelen sonucun komplikasyon niteliğinde olduğu ve davalı hastane ile doktoruna sorumluluk yüklenemeyeceği değerlendirilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Fındık satımından kaynaklanan alacak için başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından sunulan tanık beyanı, elektronik ortamdaki yazışmalar, telefon mesajları ve Adli Tıp Kurumu raporu birlikte değerlendirildiğinde, davalı ...’in fındık alımını kabul ettiği ve borcun varlığının ispatlandığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı reddeden kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı doktorun tıbbi uygulama hatası nedeniyle hastanın ölümünden sorumlu tutulup tutulamayacağı ve tazminat ödenip ödenmeyeceğine ilişkin hukuki uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davanın vekalet akdine dayanması ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle Tüketici Mahkemesi'nin görevli olduğu gözetilerek, bölge adliye mahkemesinin esasa girerek karar vermesi usul ve yasaya aykırı bulunarak bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Babalık davasında, davalının davacının biyolojik babası olup olmadığı ve davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Adli Tıp Kurumu raporuna göre davalının davacının biyolojik babası olduğunun %99,99 ihtimalle tespit edilmesi ve davalı tarafça raporun hata ihtimaline ilişkin somut bir iddia ortaya konulmaması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Küçük çocuğun babasının davalı olup olmadığına ilişkin açılan soybağının reddi davasında, davanın kabulü koşullarının oluşup oluşmadığı ve hak düşürücü süre içinde dava açılıp açılmadığı noktasında uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile eşinin biyolojik çocuklarının, davalı halası ve eniştesi tarafından kendi çocukları gibi nüfusa kaydettirilmesi nedeniyle nüfus kaydının düzeltilmesi talebinin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların biyolojik ebeveynliği ATK raporu ve tanık beyanlarıyla sabit olup, davalının da çocuğu kendi çocuğu gibi gösterdiğini kabul etmesi, çocuğun doğum tarihinde davacıların evli olması ve TMK 285'deki babalık karinesi gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, davalıların çocuğunun biyolojik babası olmadığını iddia ederek açtığı soybağının reddine ilişkin davada, davanın kabul koşullarının oluşup oluşmadığı ve hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının, tarafların iddia ve savunmaları, deliller, uygulanabilir hukuk kuralları, hukuki ilişkinin nitelendirilmesi, dava şartları, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olduğu değerlendirilerek temyiz isteminin reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından babalığı reddedilen çocuk için açılan babalık davasının kabul edilip, nafaka ve manevi tazminata hükmedilmesine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Adli Tıp Kurumu raporu ile babalığın %99,99 ihtimalle sabit olması, soybağının kurulması ile birlikte babanın bakım borcunun doğması ve hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyete uygunluğu gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının, çocuğun kendisinden olmadığını öğrenmesinden sonra açtığı soybağının reddi davasında, davanın hak düşürücü süre içerisinde açılıp açılmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının çocuğun kendisinden olmadığını öğrenme tarihi ve dava açma tarihi gözetilerek, davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı ve ATK raporunun yeterli ve denetlenebilir nitelikte olduğu değerlendirilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacının çalıştığı işyerinde yakalandığı astım hastalığının meslek hastalığı olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: ATK raporlarında davacının hastalığının mesleki olduğunun belirtilmesi ve ATK 2. Üst Kurulu mütalaasının bağlayıcı nitelikte olması gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.