Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Araç Mülkiyeti”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Aracın devrinin, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 20. maddesinin (d) bendi uyarınca resmi şekilde yapılmaması nedeniyle davacı tarafından sunulan adi yazılı belgenin geçersiz kabul edilmesi ve davalının da mülkiyetin davacıya ait olduğuna dair bir beyanda bulunmaması gözetilerek, davanın reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı şirketin, davalı adına kayıtlı aracın inançlı işlem yoluyla kendisine ait olduğunu ileri sürerek mülkiyetinin tespitini istediği davada, inançlı işlemin varlığı ve geçerliliği uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı şirketin kuruluşundan önce davalı adına tescil edilen aracın, henüz tüzel kişiliği olmayan şirket adına inançlı işlem yoluyla edinilmiş olmasının mümkün olmadığı ve hayatın olağan akışına aykırı olduğu gözetilerek, yerel mahkeme kararları bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından Suriye'de bir şirketten satın alındığı iddia edilen ancak davalı adına kayıtlı olan bir otobüsün mülkiyetinin ve bedelinin davacıya teslimine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Araç mülkiyetinin devrinin resmi şekil şartına tabi olduğu ve davacının aracı davalıdan veya yetkili bir kişiden resmi şekilde satın aldığını ispatlayamaması, ayrıca satışa dair fatura ve diğer belgelerin geçerliliğinin kanıtlanamaması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davayı reddeden ve istinaf mahkemesinin de bu kararı onayan kararları onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, ölen oğlu adına kayıtlı aracın inançlı işlem yoluyla kendisine ait olduğu iddiasıyla açılan araç mülkiyetinin iptali ve tescil davasının reddine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: İnançlı işlem iddiasının yazılı delil veya yazılı delil başlangıcı ile ispatlanması gerektiği, davacı tarafından sunulan banka dekontları ve makbuzların tek başına ispata yeterli olmadığı ve davacının iddiasını ispatlayamadığı gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletname ile yapılan araç satışının hile nedeniyle geçersizliği ve aracın mülkiyetinin tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davaya konu aracın davacının elinden davalıların hileli eylemleri ile ve rızası dışında çıktığı, dolayısıyla davalıların iyi niyetli olup olmadığının ve sicile güven ilkesinin önem taşımadığı gözetilerek, ilk derece mahkemesinin aracı davacıya ait olduğuna dair tespit kararı vermesi usul ve yasaya uygun bulunarak onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davalı, araç mülkiyeti davasında lehine karar verilmesine rağmen aleyhine vekalet ücreti hükmedilmesi nedeniyle mahkemenin tavzih talebini reddetmesine itiraz etmiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkeme kararında açık yazı ve hesap hatası bulunmadığı, davada haklı çıkan taraf lehine hüküm kurulduğu ve vekalet ücretinin de bu taraf yararına hükmedildiği, ayrıca HMK 305/2 hükmü uyarınca tavzih yoluyla kararda değişiklik yapılamayacağı gözetilerek, yerel mahkemenin tavzih talebinin reddine ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından inançlı işleme dayalı olarak satın alındığı iddia edilen aracın mülkiyetinin davacı adına tescili talebinin reddi üzerine açılan temyiz davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı tarafından imzalanan ve araç mülkiyetinin davacıya ait olduğunu gösteren yazılı belgenin, inançlı işlem sözleşmesinin varlığını ispatlamaya yeterli bir delil başlangıcı sayıldığı, ayrıca davacının talebinin araç mülkiyetinin tespiti yönünden hukuki yararı bulunduğu gözetilerek yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Taraflar arasında resmi şekilde yapılmayan trampa ve satış sözleşmesine dayalı olarak aracın iadesi veya bedelinin tahsili ile tazminat isteminin kabul edilip edilmeyeceği.
Gerekçe ve Sonuç: Araç mülkiyetinin devrine ilişkin sözleşmelerin resmi şekilde yapılması şartının geçerlilik şartı olduğu, somut olayda bu şartın sağlanamadığı ve davacı tarafça taraflar arasında trampa ve satış sözleşmesi yapıldığı iddiasının da ispatlanamadığı gözetilerek mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacıya ait aracın sahte kimlik kullanılarak davalılar tarafından satılmasından kaynaklanan araç mülkiyetinin tespiti ve tazminat istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı noterin, sahte nüfus cüzdanı kullanılarak yapılan araç satış işleminde ispat külfetini yerine getirememesi ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması nedeniyle davacının maddi zararından sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkemenin davacı lehine vekalet ücretine hükmetmesi dışında kararı düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: İnanç sözleşmesine dayalı olarak davacı tarafından davalı şirket adına tescil ettirilen araçların mülkiyetinin tespiti davası.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı şirket yetkilisinin emniyet ifadesinde araçların gerçekte davacıya ait olduğunu beyan etmesinin mahkeme dışı ikrar niteliğinde olduğu ve davacı tanıklarının da bu yöndeki iddiaları desteklediği gözetilerek yerel mahkemenin davayı kabulüne ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin vefatı üzerine, inançlı işleme dayalı olarak bir aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının inançlı işlem ilişkisini yazılı delil veya delil başlangıcı ile ispatlayamaması, mirasçılardan bazılarının davayı kabul etmesinin elbirliği mülkiyetinde sonuca etkili olmaması ve aracın mülkiyetinin devrinin resmi şekil şartına bağlı olması gözetilerek, ilk derece mahkemesinin davanın reddine ilişkin kararının gerekçesi düzeltilerek onanmıştır. - Uyuşmazlık: Davacılar tarafından satın alındığı iddia edilen ancak davalı şirket adına tescil edilen araçların mülkiyetinin kime ait olduğu ve araç bedellerinin tahsiline ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı ...’in, ceza yargılamasında araçların davacılara ait olduğunu ikrar etmesi ve bu ikrarın kesin delil niteliği taşıması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nin araçların mülkiyetinin davacılara ait olduğunu tespit eden ve davalı şirketten araç bedellerini tahsile hükmeden kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.