Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Bağlı Kredi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ve bağlı kredi sözleşmesinin feshi, yapılan ödemelerin iadesi, borçlu olunmadığının tespiti ve menfi zararların tazmini istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya kullandırılan kredinin bağlı kredi niteliğinde olduğu ve bankanın sorumluluğunun sadece kullandırılan kredi miktarı ile sınırlı olması gerektiği gözetilerek, ilk derece mahkemesi kararının yargılama gideri ve vekalet ücreti yönünden düzeltilerek onanmasına, bölge adliye mahkemesi kararının ise ortadan kaldırılmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Satın alınan konutun metrekare eksikliği nedeniyle uğranılan zararın, satıcı inşaat şirketiyle birlikte konut kredisini veren bankadan da tahsili konusunda bankanın sorumluluğunun olup olmadığına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka ile inşaat şirketi arasında yapılan anlaşma ve kredi sözleşmesinin, konut kredisi için gerekli ekonomik birlikteliği gösterdiği ve bağlı kredi sözleşmesi niteliğinde olduğu, dolayısıyla bankanın da konutun ayıbından sorumlu olduğu gözetilerek, yerel mahkemenin davalı bankayı da sorumlu tutan kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Konut satın almak için kullanılan bağlı kredinin akıbetinin ve bankanın sorumluluğunun kapsamının belirlenmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka tarafından davacıya kullandırılan kredinin, niteliği itibariyle bağlı kredi olması ve davalı bankanın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 35. maddesi uyarınca müteselsil sorumluluğunun kredi miktarı ile sınırlı olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı yüklenici şirket arasında imzalanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kapsamında satın alınan bağımsız bölümün teslim edilmemesi üzerine davalı bankanın davacıya kullandırdığı kredi nedeniyle sorumlu olup olmadığı ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesi ile hüküm fıkrası arasında çelişki bulunup bulunmadığına ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçesinde vekalet ücretinin maktu olarak belirlenmesinin uygun olduğu belirtilmesine rağmen hüküm fıkrasında nispi vekalet ücretine hükmedilmesi, gerekçede harcın iadesine karar verildiği belirtilmesine rağmen hüküm fıkrasında bu yönde hüküm kurulmaması ve davalı bankanın yargı harçlarından muaf olmadığı halde harç alınmasına yer olmadığına karar verilmesi nedeniyle hüküm ile gerekçe arasında çelişki bulunduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacıya satılan bağımsız bölümün teslim edilmemesi nedeniyle, davalı bankanın davacıya kullandırdığı bağlı kredi nedeniyle sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya kullandırılan kredinin bağlı kredi niteliğinde olduğu ve 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 35/2. maddesi uyarınca bankanın müteselsil sorumluluğunun bulunduğu gözetilerek, davalı bankanın temyiz itirazlarının reddiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi ve bağlı kredi sözleşmelerinin feshi, ödemelerin istirdatı ve borçlu olunmadığının tespiti talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede kararlaştırılan teslim süresinin aşılması nedeniyle feshin haklı olduğu, kullanılan kredinin bağlı kredi niteliğinde olduğu ve bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu gözetilerek, davacı vekilinin ve davalı banka vekilinin temyiz itirazları reddedilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Teslim edilmeyen bağımsız bölüm nedeniyle davacıya kullandırılan krediden dolayı davalı bankanın sorumlu olup olmadığı.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, ilk derece mahkemesinin denkleştirici adalet ilkesine göre hüküm kurmasını hatalı bulup davacının da bu yönde bir talebi olmadığını belirtmesine rağmen, ilk derece mahkemesi kararını kaldırıp davanın esası hakkında yeniden hüküm kurmak yerine karar gerekçesini düzeltmek suretiyle istinaf başvurusunu esastan reddetmesi usule aykırı görülerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalı yüklenici şirket arasında imzalanan taşınmaz satış vaadi sözleşmesi kapsamında satın alınan bağımsız bölümün teslim edilmemesi üzerine, davalı bankanın davacıya kullandırdığı kredi nedeniyle sorumlu olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı banka tarafından davacıya kullandırılan kredinin, niteliği itibariyle bir bağlı kredi olması ve davalı bankanın 6502 sayılı Kanun'un 35/2. maddesi uyarınca müteselsil sorumluluğunun kredi miktarı ile sınırlı olduğu, davalılar hakkında müşterek ve müteselsil olarak hükmedilen bedelin kredi sözleşmesindeki miktardan az olduğunun anlaşılması gözetilerek, davalı banka vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi ve bağlı kredi sözleşmelerinin feshi, takas yoluyla devredilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescili ile ödenen bedelin iadesi istemine ilişkindir.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede kararlaştırılan sürenin aşılması nedeniyle feshin haklı olduğu, kullanılan kredinin bağlı kredi olduğu ve hükme esas alınan bilirkişi raporunun da hüküm kurmaya elverişli olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin ve bağlı kredi sözleşmesinin feshi, ödenen bedelin iadesi ve borçlu olunmadığının tespiti talebiyle açılan davada, bankanın sorumluluğunun kapsamı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıya kullandırılan kredinin, belirli bir taşınmazın satın alınması amacıyla verilmiş olması ve bu iki sözleşmenin ekonomik birlik oluşturması nedeniyle bağlı kredi niteliğinde olduğu, dolayısıyla bankanın da yüklenici ile birlikte ve kredi limitiyle sınırlı olmak üzere müteselsilen sorumlu tutulması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Teslim edilmeyen konutun satış vaadi sözleşmesinden dönme ve ödenen bedelin iadesi ile bağlı kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun bulunmadığının tespiti istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalı bankanın, kredi sözleşmesinin bağlı kredi niteliğinde olduğu ve konutun teslim edilmemesi sebebiyle 4077 sayılı Kanun'un 10/B maddesi uyarınca sorumluluğunun devam ettiği gözetilerek, davalı bankanın temyiz itirazlarının reddiyle istinaf kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Teslim edilmeyen konut için davalı bankadan kullanılan kredinin bağlı kredi olup olmadığı ve banka aleyhine bedel iadesi istenip istenemeyeceği hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Sözleşmede kararlaştırılan teslim süresinin aşılması ve davalı bankadan kullanılan kredinin bağlı kredi niteliğinde olması gözetilerek, davalı bankanın da bedel iadesinden sorumlu tutulması gerektiği gerekçesiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.