Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Mera Vasfı”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Kamulaştırılan taşınmazın bedelinin tespitine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin nihai kararında hukuka aykırılık bulunmadığı ve bozma ile kesinleşen hususların tekrar incelenemeyeceği gözetilerek, davacı idarenin temyiz itirazlarının reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmazlar üzerinde davacıların zilyetlik iddiasına dayanarak tapu iptali ve tescil isteyip isteyemeyecekleri.
Gerekçe ve Sonuç: Hava fotoğrafları ve diğer delillerden davacıların zilyetlikle kazanım koşullarını sağlayacak şekilde imar ve ihya faaliyetlerinde bulunmadıkları anlaşıldığından, davacıların temyiz itirazlarının reddine ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro yenileme çalışmaları sonucu mera vasfıyla tescil edilen taşınmazlar için açılan tapu iptali ve tescil davasında hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Kadastro tespit tarihinden itibaren 10 yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı, daha önce açılan davanın da açılmamış sayılmasına karar verildiğinden hak düşürücü süre hesabında dikkate alınamayacağı gözetilerek, davanın reddine dair yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro öncesi nedene dayanarak tapu iptali ve tescil davasının açılmasında 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tespitinin 27.10.1992 tarihinde kesinleştiği ve davanın 01.03.2021 tarihinde açılmasıyla 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde düzenlenen 10 yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği gözetilerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı tarafından, imar ve ihya yoluyla kültür arazisi haline getirildiği iddia edilen ve 20 yıldan fazla süredir zilyetliğinde bulunduğu belirtilen taşınmazların tapuya tescili istemine ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının taşınmazlara komşu parsellerde paylı mülkiyeti bulunduğu hususu ve zilyetliğin tek başına tescile yeterli olup olmadığının TMK 692. maddesi kapsamında değerlendirilmemesi, ayrıca hava fotoğrafları, kadastro kayıtları ve bilirkişi incelemeleri gibi delillerin eksik ve yetersiz değerlendirilmesi nedeniyle yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Hazine adına kayıtlı taşınmazlar üzerinde davacılar tarafından ileri sürülen zilyetlikle edinim iddiasının, hava fotoğrafları ve diğer deliller ışığında değerlendirilmesi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemenin, 1954 yılına ait hava fotoğraflarında dava konusu taşınmazlarda tarımsal faaliyet bulunmadığı tespitini esas alarak zilyetlikle edinim koşullarının oluşmadığına karar vermesi ve bu kararın dosya kapsamına uygun bulunması gözetilerek temyiz isteminin reddine ve yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında Hazine adına tescil edilen taşınmaza yönelik tapu iptali ve tescil davasında zilyetliğin süresi ve koşulları ile taşınmazın hukuki durumu hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, bozma kararında belirtilen hususlara ilişkin yeterli araştırma yapılmadan, taşınmazın mera vasfı, baraj koruma alanı içinde olup olmadığı, kaçak/yitik kişilerden kalıp kalmadığı gibi hususlar araştırılmadan ve hava fotoğrafları, bilirkişi incelemeleri gibi deliller tam olarak değerlendirilmeden eksik inceleme ile hüküm kurulduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Davacılar, kadastro çalışmaları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerindeki uzun süreli zilyetliklerine dayanarak tapu iptali ve tescil talep etmişlerdir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, taşınmaz üzerinde 20 yıla ulaşan ekonomik amaca uygun zilyetliklerini ispatlayamadıkları gözetilerek, yerel mahkeme kararlarının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu mera olarak tescil edilen taşınmaz için açılan tapu iptali ve tescil davasında, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesindeki on yıllık hak düşürücü sürenin ne zaman başlayıp ne zaman dolduğu hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 12/3. maddesindeki on yıllık hak düşürücü sürenin, askı ilân süresi içinde dava açılmayan taşınmazlarda, ilânın bitimini takip eden gün olan kesinleşme tarihinden itibaren başlayacağı ve 6100 sayılı HMK'nın 92. maddesi gereğince bu sürenin, kesinleşme tarihine karşılık gelen günün tatil saatinde biteceği gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sonucu mera olarak tespit edilen taşınmazın tapu kaydının iptali ve davacı adına tescili istemiyle açılan davada, hak düşürücü sürenin geçip geçmediği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazın kadastro tutanaklarının kesinleşmesinden sonraki on yıllık hak düşürücü süre içerisinde dava açılmadığı gözetilerek, yerel mahkemenin davayı hak düşürücü süre nedeniyle usulden reddetme kararı onanmıştır. - Uyuşmazlık: Kadastro çalışmaları sırasında tespit harici bırakılan ve ihdasen Hazine adına tescil edilen taşınmaz üzerinde davacının zilyetlikle iktisap iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Mahkemece, taşınmazın mülkiyetine ilişkin tespitler için yeterli araştırma yapılmadığı, özellikle taşınmazın mera vasfında olup olmadığı, imar ve kamulaştırma durumu, kaçak/yitik kişilerden kalıp kalmadığı hususlarında gerekli incelemelerin yapılmadığı ve bozma kararına rağmen eksik araştırma ile hüküm kurulduğu gözetilerek karar bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Kadastro tespitlerine itirazda hak düşürücü sürenin geçmiş olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Dava konusu taşınmazlar üzerindeki kadastro tutanaklarının kesinleşme tarihinden itibaren 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12. maddesinin üçüncü fıkrasında öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçmiş olması gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.