Özet: İcra takibine maruz kalan borçlu, vekil marifetiyle takibe itiraz ettiğinde, itiraz üzerine duran icra takibinin devamını sağlamak için alacaklının açacağı itirazın iptali davasında dava dilekçesinin asıla tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Karar Arşivi
Yargıtay içtihatlarına hızlı erişim
Arama Sonuçları
“Akrabalık İlişkisi”Anahtar Kelimeler
- Uyuşmazlık: Davacı tarafından davalıya verildiği iddia edilen ziynet eşyası ve paranın iadesi talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasında senetle ispat kuralının istisnası olan bir akrabalık durumu bulunmadığı, ibraz edilen senedin alacaklısının davacı olmadığı ve davalıya ziynet eşyası ile para verildiğinin ispatlanamadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı ile davalılar arasında adi ortaklığın bulunup bulunmadığı, bulunuyorsa tasfiyesi ve davacıya düşen payın tespiti ve tescili istemidir.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile davalılar arasında amca-yeğen ilişkisi bulunmasına rağmen, adi ortaklığın ispatı için tanık dinlenmesinin mümkün olmadığı, davacı tarafından yazılı delil başlangıcı sunulamadığı ve mevcut delillerin ortaklığı ispatlamaya yeterli olmadığı gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Murisin sağlığında aldığı borcun ödendiğine dair açılan menfi tespit davasında, davacıların ödemeyi ispatlayıp ispatlayamadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacıların, murisin davalıdan aldığı borcu ödedikleri iddiasını ispatlayacak yazılı belge sunamamaları ve taraflar arasındaki akrabalık ilişkisinin senede bağlı borçta tanık dinlenmesine engel teşkil etmemesi gözetilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davalı tarafından, davacının başlattığı icra takibine yapılan itirazın iptali talebi.
Gerekçe ve Sonuç: Taraflar arasındaki akrabalık ilişkisi nedeniyle sözleşmesel ilişkinin tanık beyanlarıyla ispat edilebileceği, dinlenen tanıkların davacının iddiasını doğruladığı, davanın zamanaşımı süresi içinde açıldığı ve HUMK 440. maddede belirtilen karar düzeltme hallerinden hiçbirinin bulunmadığı gözetilerek davalı vekilinin karar düzeltme talebinin reddine karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekilin vekaletnameyi kötüye kullanarak taşınmazı sattığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, davalının iyi niyetli olup olmadığı ve satışın geçerliliği.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı ile vekil arasındaki ilişkinin niteliği, davalının vekil ile akrabalık ilişkisi dışında kötü niyetini gösterir delil bulunmaması ve davalının kısmi de olsa satış bedelini ödemiş olması değerlendirilerek, mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın davalıya yaptığı taşınmaz devrinin muvazaalı olup olmadığına ilişkin tapu iptali ve tescil davası.
Gerekçe ve Sonuç: Bölge Adliye Mahkemesi'nin, mirasbırakanın diğer mirasçılarına herhangi bir taşınmaz vermemiş olması, davalıya devredilen taşınmazların uzun süredir davalı tarafından kullanılıyor olması, davalı ile mirasbırakan arasındaki yakın akrabalık ilişkisi ve diğer mirasçının beyanlarındaki çelişkiler gibi hususlar gözetilerek, taşınmaz devrinin muvazaalı olduğuna ve davacıların tapu iptali ve tescil taleplerinin kabulüne yönelik direnme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Kesinleşmiş bir mahkeme kararına rağmen yapılan taşınmaz devrinin yolsuz tescil olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının taşınmazı devreden kişi ile olan yakın akrabalığı, taşınmazı görmeden satın alması ve satış işlemlerindeki olağan dışı durumlar gibi olgular birlikte değerlendirilerek davalının iyi niyetli olmadığı ve 4721 sayılı TMK'nın 1023. maddesinin korumasından yararlanamayacağı gerekçesiyle yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekilin, vekaletname kapsamında davacıya ait taşınmazları davalı üçüncü kişilere devretmesi nedeniyle açılan tapu iptali ve tescil davasında, vekilin vekalet görevini kötüye kullanıp kullanmadığı ve davalı üçüncü kişilerin iyi niyetli olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Vekilin vekaletname sınırları içerisinde hareket etse dahi vekil edene karşı sadakat ve özen yükümlülüğünün bulunduğu, davalıların davacı ile akraba olmaları nedeniyle taşınmazların davacıya ait olduğunu bildikleri veya bilebilecekleri konumda oldukları, davacıya herhangi bir bedel ödenmediği ve davalılardan birinin davacının vekili olması gibi hususlar değerlendirilerek davalıların kötü niyetli oldukları ve vekilin vekalet görevini kötüye kullandığı sonucuna varılarak, yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Davacı, davalıya devrettiği taşınmazların inançlı işlem olduğunu ve borcunu ödemesine rağmen taşınmazların iade edilmediğini iddia ederek tapu iptali ve tescil istemiştir.
Gerekçe ve Sonuç: Davalının tefecilik suçundan mahkum olması, davalıların taşınmazın devri sırasındaki kötü niyeti ve davalıların akrabalık ilişkileri gözetilerek inançlı işlemin varlığını kabul eden yerel mahkeme kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Vekaletnamedeki sahtecilik nedeniyle yolsuz tescil iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil davasında davalıların iyiniyetli olup olmadığı hususu.
Gerekçe ve Sonuç: Davalıların, maliki gaip olan taşınmazların sahte vekaletname ile devredildiğini bilmeleri veya bilebilecekleri konumda oldukları, satış işlemlerindeki şüpheli durumlar ve akrabalık ilişkileri nazara alınarak iyiniyetli olmadıkları değerlendirilerek yerel mahkemenin tapu iptali ve tesciline ilişkin kararının onanmasına karar verilmiştir. - Uyuşmazlık: Mirasbırakanın mal kaçırma amaçlı satış yaptığı iddiasıyla açılan tapu iptali ve tescil davasında, taşınmazları devralanların iyiniyetli üçüncü kişi olup olmadığı uyuşmazlığı.
Gerekçe ve Sonuç: Taşınmazları devralanların mirasbırakana yapılan satışın muvazaalı olduğunu bilmeleri veya bilmeleri gereken konumda olmaları, özellikle de akrabalık ilişkisi ve komşuluk gibi yakınlıkları ile taşınmazların bulunduğu yerin küçük bir ilçe olması göz önünde bulundurularak, Türk Medeni Kanunu'nun 1023. maddesindeki iyiniyetli üçüncü kişi korumasından yararlanamayacakları değerlendirilerek yerel mahkemenin direnme kararı bozulmuştur. - Uyuşmazlık: Yolsuz tescile dayalı tapu iptali ve tescil davasında, davalılar arasındaki satış işleminin muvazaalı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: İhalenin feshi davasının sonuçlanma aşamasında taşınmazın devredilmesi, devre rağmen taşınmazın hala davalıyla aynı aileden kişilerce kullanılıyor olması ve tarafların akraba olması gibi hususlar, satışın muvazaalı olduğuna karine teşkil ettiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar verilmiştir.
Nitelikli Kararlar
Özenle seçilmiş, referans niteliğindeki kararlar
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: İş kazası sonucu açılan tazminat davasında, davacının talebini ıslah yoluyla artırması üzerine, ıslah edilen kısım için zamanaşımının kesilip kesilmediği hususunda ihtilaf bulunmaktadır.
Gerekçe ve Sonuç: Kısmi ıslahın yeni bir dava niteliğinde olmadığı, dava dilekçesindeki faiz talebinin ıslahla artırılan miktar için de geçerli olduğu ve asıl davanın açılmasıyla zamanaşımının tüm alacak için kesildiği gözetilerek direnme kararı onanmıştır.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Miras bırakanın sağlığında davalıya yaptığı taşınmaz temliğinin muris muvazaası olup olmadığı ve ecrimisil talep edilip edilemeyeceği hususunda yaşanan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Miras bırakanın davacı dışındaki mirasçılarına yaptığı temlikler, davacıya herhangi bir temlikte bulunmaması, ölünceye kadar bakma sözleşmesine rağmen sonradan davalıya satış yapılması gibi hususlar bir bütün olarak değerlendirilerek temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla yapıldığı ve muris muvazaası bulunduğu sonucuna varılarak direnme kararı bozulmuştur.
Hukuk Genel Kurulu
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacının 04.02.1997-10.12.2012 tarihleri arasında davalı apartmanda kapıcı olarak çalıştığının tespiti talebiyle açılan hizmet tespiti davasında, mahkemenin yaptığı araştırma ve incelemenin yeterli olup olmadığı ve davanın reddine ilişkin direnme kararının bozulup bozulmayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Hizmet tespiti davalarında, tarafların delilleriyle yetinilmeyip, çalışmanın varlığı her türlü delille ispat edilebileceğinden, mahkemenin re'sen araştırma yapma yükümlülüğü bulunduğu, somut olayda ise tanık beyanları arasında çelişkiler olduğu, komşu işyeri çalışanları ve diğer apartman sakinlerinin dinlenilmesi, davacının eşinin aynı dönemdeki diğer çalışmalarının niteliğinin ve davacının çalışmasının tam zamanlı veya kısmi zamanlı olduğunun araştırılması gerektiği gözetilerek direnme kararı bozulmuştur.
Yeni Kararlar
Arşive yeni eklenen kararlar
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: Davacı tarafından istinaf edilen alacak davasında, temyiz incelemesinin miktar yönünden yapılıp yapılamayacağı.
Gerekçe ve Sonuç: Davacı tarafından temyiz edilen miktarın, Bölge Adliye Mahkemesi karar tarihi itibariyle geçerli olan kesinlik sınırının altında kalması nedeniyle, 6100 sayılı HMK'nın 362. ve 366. maddeleri uyarınca temyiz dilekçesinin reddine karar verilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile kadroya geçen işçinin, kadroya geçiş esnasında imzalanan belirsiz süreli hizmet sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin nasıl belirleneceği ve davalı idarenin eksik ücret ödemesinin olup olmadığı hususunda çıkan uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Hem belirsiz süreli hizmet sözleşmesi hem de toplu iş sözleşmesi hükümleri birlikte değerlendirilerek davacının ücreti belirlenmeli ve eksik ödeme yapıldığı sonucuna varılarak, ilk derece ve bölge adliye mahkemesi kararlarının usul ve yasaya uygunluğu gözetilerek temyiz isteminin reddine ve kararın onanmasına hükmedilmiştir.
9. Hukuk Dairesi
AI Özeti
Uyuşmazlık: 696 sayılı KHK ile sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacının, kadroya geçiş tarihini müteakip, ücretinin hesabında hangi düzenlemelerin esas alınacağı ve talep ettiği ücret farkı alacağının olup olmadığına ilişkin uyuşmazlık.
Gerekçe ve Sonuç: Davacının 01.11.2020 tarihinden itibaren yetkili sendika ile işveren arasında imzalanan toplu iş sözleşmesinden yararlanabileceği, ancak bu sözleşmenin ücret zammı hükmünden değil, diğer hükümlerinden yararlanabileceği, bu nedenle de davacının 31.10.2020 tarihi itibariyle hak edilen ücret miktarının aynen korunarak 01.11.2020-31.12.2020 tarihleri arasındaki ücret farkı alacağının hesaplanması gerektiği gözetilerek, yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmiştir.
İçtihadı Birleştirme Kararları
Özet: Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu taşınmazın, tapuda yükleniciye devredilmesi ve yüklenicinin de arsa payı veya bağımsız bölümleri üçüncü kişilere satması veya ipotek tesis etmesinden sonra, sözleşmenin geçersizliğinin tespiti veya geriye etkili olarak feshedilmesi hâlinde; üçüncü kişilerin tapuya güvenerek ve iyiniyetli olarak aynî hak edindikleri İddialarının dinlenmesi, dolayısıyla iktisap edilen mülkiyet veya ipotek hakkının korunması gerekir, ancak somut olaya göre üçüncü kişilerin iyiniyetli olmadıklarının anlaşılması hâlinde taşınmazlar arsa sahibine dönebilecektir.
Özet: Kooperatifler/Yapı Kooperatifleri 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında tacir sayılırlar.
Özet: Rehinle teminat altına alınmış ve ayrıca kambiyo senedine de bağlanmış alacağın tahsili amacıyla, borçlu aleyhine tahsilde tekerrür olmamak kaydı ile aynı anda ve sıra hem rehnin paraya çevrilmesi yolu ile, hem de kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapılamayacağı.